protectionism - Turc Anglais Dictionnaire

protectionism

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Sens de "protectionism" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 11 résultat(s)

Anglais Turc
General
protectionism n. korumacılık
The first way involves national tensions or, in other words, undeclared protectionism.
Birinci yol ulusal gerilimleri ya da başka bir deyişle ilan edilmemiş korumacılığı içermektedir.

More Sentences
Trade/Economic
protectionism n. korumacılık
Our refusal to break through our protectionism structurally undermines poor countries' own food supplies.
Korumacılığımızı aşmayı reddetmemiz, yoksul ülkelerin kendi gıda kaynaklarını yapısal olarak zayıflatmaktadır.

More Sentences
protectionism n. korumacılık
The link with European agricultural protectionism is nevertheless very distressing in this case as well.
Avrupa tarımsal korumacılığı ile olan bağlantı bu durumda da çok üzücüdür.

More Sentences
Politics
protectionism n. korumacılık
The first way involves national tensions or, in other words, undeclared protectionism.
Birinci yol ulusal gerilimleri ya da başka bir deyişle ilan edilmemiş korumacılığı içerir.

More Sentences
protectionism n. korumacılık
Protectionism must have its wings clipped, whatever the cost.
Korumacılığın kanatları kırpılmalıdır, bedeli ne olursa olsun.

More Sentences
General
protectionism n. yerli ekonomiyi koruma yöntemi
protectionism n. yerli sanayii koruma politikası
protectionism n. himayecilik
Trade/Economic
protectionism n. himayecilik
Politics
protectionism n. himayecilik
protectionism n. koruma yöntemi

Sens de "protectionism" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 6 résultat(s)

Anglais Turc
Trade/Economic
external protectionism n. dış korumacılık
new protectionism n. yeni korumacılık
neo-protectionism n. yeni korumacılık
Politics
financial protectionism n. finansal korumacılık
g20 standstill pledge on protectionism n. g20 korumacılığı artırmama taahhüdü
local protectionism n. yerel korumacılık