quarrels - Turc Anglais Dictionnaire

quarrels

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Sens de "quarrels" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 50 résultat(s)

Anglais Turc
Common Usage
quarrel n. münakaşa
I was involved in the quarrel.
Ben münakaşaya karıştım.

More Sentences
quarrel n. kavga
Our quarrel is not with them.
Bizim kavgamız onlarla değil.

More Sentences
quarrel v. dalaşmak
The two boys always quarrel over their toys.
İki çocuk oyuncakları yüzünden sürekli dalaşıyorlar.

More Sentences
quarrel v. tartışmak
When the permanent members quarrel, these difficult decisions are left to countries such as Ghana, Cameroon and Angola.
Daimi üyeler tartıştığında bu zor kararlar Gana, Kamerun ve Angola gibi ülkelere bırakılıyor.

More Sentences
General
quarrel n. çekişme
Would you not agree that trade is a wonderful way of breaking through political quarrels?
Ticaretin siyasi çekişmeleri aşmanın harika bir yolu olduğu konusunda hemfikir değil misiniz?

More Sentences
quarrel n. anlaşmazlık
I have no quarrel with Tom.
Tom'la bir anlaşmazlığım yok.

More Sentences
quarrel n. tartışma
Jane quit her job due to a quarrel with her manager.
Jane, müdürüyle tartıştığı için işinden ayrıldı.

More Sentences
quarrel n. ağız dalaşı
I know better than to quarrel.
Ağız dalaşına girmemem gerektiğini biliyorum.

More Sentences
quarrel n. sorun
The department has no quarrel with his teaching methods.
Bölümün onun öğretim yöntemleriyle bir sorunu yok.

More Sentences
quarrel v. kavga etmek
We have quarrelled, engaged in discussion and reached agreement.
Kavga ettik, tartıştık ve anlaşmaya vardık.

More Sentences
Law
quarrel n. anlaşmazlık
I have no quarrel with Tom.
Tom'la bir anlaşmazlığım yok.

More Sentences
Common Usage
quarrel n. dalaşma
quarrel n. ağız kavgası
quarrel v. çekişmek
General
quarrel n. maraza
quarrel n. dalaş
quarrel n. ağız kavgası
quarrel n. bozuşma
quarrel n. hırgür
quarrel n. hır
quarrel n. çıngar
quarrel n. cidal
quarrel n. niza
quarrel n. haraza
quarrel n. hırıltı
quarrel n. atışma
quarrel n. kafası dört köşeli ok
quarrel n. kafesli penceredeki elmas veya şeklindeki küçük cam
quarrel n. kare başlıklı alet
quarrel v. kapışmak
quarrel v. münakaşa etmek
quarrel v. didişmek
quarrel v. sözlü olarak kavga etmek
quarrel v. dırlaşmak
quarrel v. becelleşmek
quarrel v. boğuşmak
quarrel v. hırgür etmek
quarrel v. çekişmek
quarrel v. küsmek
quarrel v. kavgalı olmak
quarrel v. maraza etmek
quarrel v. çatışmak
quarrel v. bozuşmak
quarrel v. haraza çıkarmak
quarrel v. atışmak
Law
quarrel n. ihtilaf
Technical
quarrel n. ağız kavgası
Military
quarrel n. boğuşma
Hunting
quarrel n. yaylı tüfek sürgüsü
Ottoman Turkish
quarrel n. rezm

Sens de "quarrels" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 92 résultat(s)

Anglais Turc
Phrasals
quarrel with (something) v. (bir şeyden) şikayet etmek
Don't quarrel with your bread and butter.
Hayat standartlarından şikayet etme.

More Sentences
General
quarrel over giving or not giving pass n. yol verdin yol vermedin kavgası
noisy quarrel n. gürültü
quarrel over not giving pass n. yol vermedin kavgası
noisy quarrel n. arbede
drunken quarrel n. sarhoş kavgası
seek a quarrel v. sürtünmek
pick a quarrel v. kavga çıkarmak
have a quarrel v. kavga etmek
quarrel with one's bread and butter v. hayat standartlarından şikayet etmek
quarrel with v. bozuşmak
start a quarrel v. hır çıkarmak
pick a quarrel v. aranmak
start a quarrel v. hırgür çıkarmak
take up a quarrel v. kavgaya katılmak
quarrel with each other v. takışmak
provoke a quarrel v. maraza çıkarmak
provoke a quarrel v. kavga çıkarmak
shout and quarrel v. curcunayı koparmak
seek a quarrel v. aranmak
embitter a quarrel v. bir kavgayı körüklemek
quarrel with v. papaz olmak
settle a quarrel v. bir kavgada arayı bulmak
Phrasals
quarrel with someone over someone v. birisi için biriyle tartışmak
quarrel out v. tartışmak
quarrel out v. tartışmaya girmek
quarrel out v. tartışmaya tutuşmak
quarrel (with one) over (something) v. (biriyle bir şey) üzerine tartışmak
quarrel over v. üzerine tartışmak
quarrel with (something) v. (bir şeye) karşı çıkmak
quarrel with (something) v. (bir şeye) itiraz etmek
quarrel with (something) v. (bir şeye) katılmamak
quarrel with (something) v. (bir şeyle) aynı fikirde olmamak
Proverb
it takes two to make a quarrel bu işte senin de kusurun olmuş olmalı
it takes two to make a quarrel bu işte senin de hatan var
it takes two to make a quarrel sende de hata var
Idioms
pick a quarrel v. bilerek kavga çıkarmak
pick a quarrel v. çıngar çıkarmak
quarrel with one's bread and butter v. ekmek parası ile oynamak
quarrel with one's bread and butter v. ekmeğiyle oynamak
patch a quarrel up v. kavgaya son vermek
quarrel with one's bread and butter v. rızkıyla oynamak
patch a quarrel up v. (tartışan/kavga eden tarafları) barıştırmak
patch a quarrel up v. kavgaya son vermek
patch a quarrel up v. kavga etmeyi bırakmak
patch a quarrel up v. (tartışan/kavga eden tarafları) barıştırmak
patch a quarrel up v. barışmak
patch a quarrel up v. uzlaştırmak/uzlaşmak
patch a quarrel up v. anlaşmazlığı gidermek
patch the quarrel up v. kavgaya son vermek
patch the quarrel up v. kavga etmeyi bırakmak
patch the quarrel up v. (tartışan/kavga eden tarafları) barıştırmak
patch the quarrel up v. barışmak
patch the quarrel up v. uzlaştırmak/uzlaşmak
patch the quarrel up v. anlaşmazlığı gidermek
patch one's quarrel up v. kavgaya son vermek
patch one's quarrel up v. kavga etmeyi bırakmak
patch one's quarrel up v. (tartışan/kavga eden tarafları) barıştırmak
patch one's quarrel up v. barışmak
patch one's quarrel up v. uzlaştırmak/uzlaşmak
patch one's quarrel up v. anlaşmazlığı gidermek
patch up a quarrel up v. kavgaya son vermek
patch up a quarrel up v. kavga etmeyi bırakmak
patch up a quarrel up v. (tartışan/kavga eden tarafları) barıştırmak
patch up a quarrel up v. barışmak
patch up a quarrel up v. uzlaştırmak/uzlaşmak
patch up a quarrel up v. anlaşmazlığı gidermek
patch up the quarrel up v. kavgaya son vermek
patch up the quarrel up v. kavga etmeyi bırakmak
patch up the quarrel up v. (tartışan/kavga eden tarafları) barıştırmak
patch up the quarrel up v. barışmak
patch up the quarrel up v. uzlaştırmak/uzlaşmak
patch up the quarrel up v. anlaşmazlığı gidermek
patch up one's quarrel up v. kavgaya son vermek
patch up one's quarrel up v. kavga etmeyi bırakmak
patch up one's quarrel up v. (tartışan/kavga eden tarafları) barıştırmak
patch up one's quarrel up v. barışmak
patch up one's quarrel up v. uzlaştırmak/uzlaşmak
patch up one's quarrel up v. anlaşmazlığı gidermek
pick a quarrel with (one) v. (biriyle) arasında kavga/tartışma çıkarmak
pick a quarrel with (one) v. (birini) kavgaya/tartışmaya sürüklemek
pick a quarrel with (one) v. (birini) kışkırtıp kavga/tartışma çıkarmak
Law
double quarrel n. bir üst makama yapılan temyiz niteliğinde şikayet
Social Sciences
lovers' quarrel n. eş kavgası
lovers' quarrel n. eş tartışması
lovers' quarrel n. eşler arasında yaşanan kavga/tartışma
domestic quarrel n. eş kavgası
domestic quarrel n. eş tartışması
domestic quarrel n. eşler arasında yaşanan kavga/tartışma
lovers' quarrel n. karı-koca tartışması/kavgası
domestic quarrel n. karı-koca tartışması/kavgası
Star Wars
sgs-45 quarrel n. sgs-45 dalaşma