Anglais | Turc | |
---|---|---|
General | ||
General | work place n. | çalışma yeri |
Politics | ||
Politics | work place n. | çalışma yeri |
Anglais | Turc | |||
---|---|---|---|---|
Phrasals | ||||
Phrasals | work at (something or some place) v. | (bir şeyde/bir şirkette/bir yerde) çalışmak | ||
I hadn't intended to work at this company this long. Bu şirkette bu kadar uzun süre çalışmaya niyetim yoktu. More Sentences |
||||
Idioms | ||||
Idioms | work (one's) way into (something or some place) v. | (bir şeye/bir yere) kıvrılarak/eğilip bükülerek girmek | ||
Idioms | work (one's) way into (something or some place) v. | yavaş yavaş (bir şeye/bir yere) adım atmak | ||
Idioms | work (one's) way into (something or some place) v. | (bir işe, sektöre, role) girmek için gerekenleri yapmak/gereken aşamalardan geçmek | ||
Idioms | work (one's) way into (something or some place) v. | (bir işe, sektöre, role) girmek için bir yolda ilerlemek | ||
Technical | ||||
Technical | work place conditions n. | iş yeri şartları | ||
Technical | place of work n. | iş yeri | ||
Technical | acrylonitrile concentration in work place n. | işyeri havasındaki akrilonitril derişimi |