yerine getirilmiş

Sens de "yerine getirilmiş" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 8 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
Common Usage
1	Common Usage	yerine getirilmiş	fulfilled adj.
Europol naturally has an important role in fulfilling this area. Europol doğal olarak bu alanın yerine getirilmesinde önemli bir role sahiptir. More Sentences
General
2	General	yerine getirilmiş	exercised adj.
This directive and the report on brominated flame retardants are good examples of this responsibility's being exercised. Bu yönerge ve bromlu alev geciktiricilere ilişkin rapor, bu sorumluluğun yerine getirilmesine iyi birer örnektir. More Sentences
3	General	yerine getirilmiş	implemented adj.
We now have to concentrate on Marrakesh and putting all the legal texts in place so that these can be implemented. Şimdi Marakeş'e ve bunların uygulanabilmesi için tüm yasal metinlerin yerine getirilmesine odaklanmalıyız. More Sentences
4	General	yerine getirilmiş	carried out adj.
The least that can be asked is that the Council and the Commission ensure that the demand is carried out in practice. En azından Konsey ve Komisyon'dan talebin pratikte yerine getirilmesini sağlamaları istenebilir. More Sentences
5	General	yerine getirilmiş	executed adj.
That was very well executed. O çok iyi yerine getirildi. More Sentences
6	General	yerine getirilmiş	performed adj.
7	General	yerine getirilmiş	victorious adj.
Literature
8	Literature	yerine getirilmiş	unrecalling adj.

Sens de "yerine getirilmiş" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 8 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	tamamen yerine getirilmiş	perfected adj.
2	General	tamamlanış/yerine getirilmiş	consummated adj.
3	General	güvenli ve kayıtsız şartsız bir şekilde yerine getirilmiş	effected adj.
4	General	her isteği yerine getirilmiş	spoon-fed adj.
Colloquial
5	Colloquial	enerjisi yerine getirilmiş	pepped adj.
6	Colloquial	enerjisi yerine getirilmiş	pepped up adj.
Idioms
7	Idioms	yan yana getirilmiş anekdotlar bilimsel araştırma verilerinin yerine geçemez	the plural of anecdote is not data expr.
Law
8	Law	yerine getirilmiş akit	executed covenant n.