arguing - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
arguing tartışma n.
  • We will continue arguing in order to give some real impetus to international solidarity.
  • Uluslararası dayanışmaya gerçek bir ivme kazandırmak için tartışmaya devam edeceğiz.
  • I'm sick of hearing Tom and Mary arguing.
  • Tom ve Mary'nin tartışmalarını duymaktan bıktım.
  • I'm too tired of arguing.
  • Tartışmaktan çok bıktım.
Show More (69)