|
- My audience was, and this is striking in this day and age, attentive, interested, and also unperturbed.
- Dinleyicilerim dikkatli, ilgili ve aynı zamanda sakindiler, ve bu durum günümüzde ve çağımızda çok çarpıcı.
- The Spanish Presidency was particularly attentive during times of serious crisis in the Middle East.
- İspanya Dönem Başkanlığı, Orta Doğu'da ciddi krizlerin yaşandığı dönemlerde özellikle dikkatli davranmıştır.
- My audience was, and this is striking in this day and age, attentive, interested, and also unperturbed.
- Dinleyicilerim, bugün ve bu çağda dikkat çekici bir şekilde, dikkatli, ilgili ve aynı zamanda tedirgin değildi.
- He's certainly attentive.
- O kesinlikle dikkatli.
- I'm attentive.
- Ben dikkatliyim.
- You're attentive.
- Sen dikkatlisin.
- Tom is quite attentive.
- Tom oldukça dikkatlidir.
- He says that I'm attentive.
- Dikkatli olduğumu söylüyor.
- Tom asked Mary to be attentive during meetings.
- Tom, Mary'den toplantılar sırasında dikkatli olmasını istedi.
- You need to be more attentive in class.
- Sınıfta daha dikkatli olmalısın.
- Tom is very attentive.
- Tom çok dikkatli.
- It looked like you were attentive.
- Dikkatli görünüyordun.
- Tom is attentive.
- Tom dikkatlidir.
- Tom doesn't seem to be as attentive in class as the other students.
- Tom sınıfta diğer öğrenciler kadar dikkatli görünmüyor.
- You need to be attentive during the interview and grab any opportunity that presents itself.
- Görüşme sırasında dikkatli olmalı ve karşınıza çıkan her fırsatı değerlendirmelisiniz.
- Tom asked me to be attentive.
- Tom benden dikkatli olmamı istedi.
- He says that I'm attentive.
- O benim dikkatli olduğumu söylüyor.
- Were you attentive?
- Dikkatli miydin?
- Tom was attentive.
- Tom dikkatliydi.
- He's certainly attentive.
- Kesinlikle çok dikkatli.
- You need to be more attentive.
- Daha dikkatli olmalısın.
- Tom was very attentive.
- Tom çok dikkatliydi.
- Be attentive.
- Dikkatli ol.
- Tom seems attentive.
- Tom dikkatli görünüyor.
- I'm not as attentive as I should be.
- Olmam gerektiği kadar dikkatli değilim.
- You're very attentive.
- Çok dikkatlisin.
- Be attentive.
- Dikkatli olun.
- Tom wasn't very attentive.
- Tom pek dikkatli değildi.
- Tom looked like he was attentive.
- Tom dikkatli görünüyordu.
- Thanks for being so attentive.
- Bu kadar dikkatli olduğunuz için sağ olun.
- You're so attentive.
- Çok dikkatlisin.
- Wake up and be more attentive!
- Uyanın ve daha dikkatli olun!
- He asks me to be attentive.
- Dikkatli olmamı istiyor.
- Tom is quite attentive.
- Tom oldukça dikkatli.
- Tom asked Mary to be attentive during meetings.
- Tom Mary'den toplantılar sırasında dikkatli olmasını istedi.
- Tom seemed to be attentive.
- Tom dikkatli görünüyordu.
- Tom seemed attentive.
- Tom dikkatli görünüyordu.
Show More (34)
|