|
- Tom is charismatic, isn't he?
- Tom karizmatik, değil mi?
- They're charismatic.
- Onlar karizmatikler.
- Tom is charismatic.
- Tom karizmatiktir.
- Tom isn't very charismatic.
- Tom çok karizmatik değil.
- Tom is quite charismatic.
- Tom oldukça karizmatik.
- Mary is a charismatic performer, and really knows how to captivate her audience.
- Mary karizmatik bir sanatçı ve seyircisini nasıl büyüleyeceğini gerçekten biliyor.
- Tom said he thought I was charismatic.
- Tom benim karizmatik olduğumu düşündüğünü söyledi.
- You're charismatic.
- Sen karizmatiksin.
- Tom said that he thought that I was charismatic.
- Tom benim karizmatik olduğumu düşündüğünü söyledi.
- Tom is handsome and charismatic.
- Tom yakışıklı ve karizmatik.
- Tom isn't a charismatic leader.
- Tom karizmatik bir lider değil.
- Tom isn't a charismatic leader.
- Tom karizmatik bir lider değildir.
- Your grandfather is very charismatic.
- Büyükbaban çok karizmatik.
- Tom is good looking and charismatic.
- Tom yakışıklı ve karizmatik.
- Tom is a very charismatic man.
- Tom çok karizmatik bir adam.
- I think Tom is charismatic.
- Bence Tom karizmatik.
- He's not a charismatic leader.
- O karizmatik bir lider değil.
- Tom didn't seem to be as charismatic as Mary seemed to be.
- Tom, Mary kadar karizmatik görünmüyordu.
- Tom said he thought I was charismatic.
- Tom karizmatik olduğumu düşündüğünü söyledi.
- Tom is very charismatic.
- Tom çok karizmatik.
- Mary is a charismatic performer, and really knows how to captivate her audience.
- Mary karizmatik bir sanatçıdır ve seyircisini nasıl cezbedeceğini gerçekten biliyor.
- Tom isn't charismatic.
- Tom karizmatik değil.
- Tom isn't very charismatic.
- Tom pek karizmatik değil.
- Everybody says you're very charismatic.
- Herkes senin çok karizmatik olduğunu söylüyor.
- Tom is good looking and charismatic.
- Tom iyi görünümlü ve karizmatiktir.
- Everybody says you're very charismatic.
- Herkes çok karizmatik olduğunuzu söylüyor.
- They're charismatic.
- Karizmatikler.
- Tom said he thought that I was charismatic.
- Tom benim karizmatik olduğumu düşündüğünü söyledi.
- Tom is very charismatic.
- Tom çok karizmatiktir.
- He's not a charismatic leader.
- Karizmatik bir lider değil.
- Tom said he thought that I was charismatic.
- Tom karizmatik olduğumu düşündüğünü söyledi.
- Tom said that he thought that I was charismatic.
- Tom karizmatik olduğumu düşündüğünü söyledi.
Show More (29)
|