|
- The stray dogs chased him down the road.
- Sokak köpekleri onu yolun aşağısına kadar kovaladı.
- I screamed and called for help and chased the perpetrators as far as the park.
- Bağırdım, yardım çağırdım ve failleri parka kadar kovaladım.
- I screamed and called for help and chased the perpetrators as far as the park.
- Çığlık atıp yardım istedim ve failleri parka kadar kovaladım.
- We all know that the main problem is too many fishermen chasing too few fish.
- Hepimiz biliyoruz ki asıl sorun çok az balığı kovalayan çok fazla balıkçıdır.
- It's probably got something to do with the kid they're chasing.
- Muhtemelen kovaladıkları çocukla ilgili bir mesele vardır.
- This question never gives me any peace and I've become like a hungry dog chasing everywhere for an answer.
- Bu soru hiç aklımdan çıkmıyor ve cevap peşinde her yeri kovalayan aç köpeklere döndüm.
- Tom chased the cats away.
- Tom kedileri kovaladı.
- My dog chased a lizard and snapped its tail off.
- Köpeğim bir kertenkeleyi kovaladı ve kuyruğunu kopardı.
- Tom chased the cats out of his house.
- Tom evindeki kedileri kovaladı.
- The cat loves to chase mice.
- Kedi fareleri kovalamayı sever.
- The squirrels ran and chased each other.
- Sincaplar koşup birbirlerini kovaladılar.
- Tom chased Mary.
- Tom Mary'yi kovaladı.
- The policeman chased the burglar.
- Polis hırsızı kovaladı.
- Dan chased the mugger and caught him.
- Dan soyguncuyu kovaladı ve yakaladı.
- The convenience store employee chased the thief and was stabbed to death.
- Market çalışanı hırsızı kovaladı ve bıçaklanarak öldürüldü.
- Sami gave up the chase.
- Sami kovalamacayı bıraktı.
- The dog chased the rabbit.
- Köpek tavşanı kovaladı.
- The world chased, but never caught me.
- Dünya kovaladı ama beni asla yakalayamadı.
- The cat chased the mouse, but couldn't catch it.
- Kedi fareyi kovaladı ama yakalayamadı.
- The police chased the escaped convict.
- Polis kaçan mahkumu kovaladı.
- A gust of wind blew Curdken's hat away, and he had to chase it over hill and dale.
- Bir rüzgâr Curdken'in şapkasını uçurdu ve Curdken şapkayı tepeden tırnağa kovalamak zorunda kaldı.
- My dog chased a lizard and snapped its tail off.
- Köpeğim bir kertenkeleyi kovaladı ve kuyruğunu ısırıp kopardı.
- You cannot chase a bullet.
- Bir kurşunu kovalayamazsın.
- Tom chased Mary all the way to the station.
- Tom, Mary'yi istasyona kadar kovaladı.
- Tom started chasing Mary around the playground.
- Tom oyun alanında Mary'yi kovalamaya başladı.
- Tom chased the cats out of his house.
- Tom kedileri evin dışına kovaladı.
- I chased the thief, but I wasn't able to catch him.
- Hırsızı kovaladım ama onu yakalayamadım.
- The kitten loved to chase rolling coins.
- Kedi yavrusu yuvarlanan sikkeleri kovalamayı severdi.
- Whether it's white or black, a cat that chases mice is a good cat.
- Beyaz ya da siyah olsun, fareleri kovalayan bir kedi iyi bir kedidir.
- The dog chased me.
- Köpek beni kovaladı.
- And then, he chased the cattle, the sheep and everyone out of the temple.
- Ve sonra o, sığırları, koyunları ve tapınağın dışındaki herkesi kovaladı.
- The monster chased me.
- Canavar beni kovaladı.
- They chased others away.
- Diğerlerini kovaladılar.
- At last the hyenas chased the lions from their prey.
- Sonunda sırtlanlar avdan gelen aslanları kovaladı.
- Tom chased the mugger and caught him.
- Tom soyguncuyu kovaladı ve yakaladı.
- Sami gave up the chase.
- Sami kovalamaktan vazgeçti.
- The dog chased the squirrel.
- Köpek sincabı kovaladı.
- Tom chased the mugger and caught him.
- Tom soyguncuyu kovalayıp yakaladı.
- After a long high-speed chase, the police officer shot and killed Tom.
- Uzun ve hızlı bir kovalamacadan sonra, polis memuru Tom'u vurup öldürdü.
- I chased the thief, but I wasn't able to catch him.
- Hırsızı kovaladım ama yakalayamadım.
- Tom's mother chased Tom as he ran naked around the lobby.
- Tom lobide çıplak koşarken annesi onu kovaladı.
- The brave mouse chased the cat.
- Cesur fare kediyi kovaladı.
- The two squirrels chased each other around the trunk of a large tree.
- İki sincap büyük bir ağacın gövdesinin etrafında birbirlerini kovaladılar.
- Harrison's men continued to chase the enemy.
- Harrison'nun adamları düşmanı kovalamaya devam etti.
- A person who chases two rabbits won't catch either.
- İki tavşanı kovalayan biri ikisini de yakalayamaz.
- He chased the thief.
- O hırsızı kovaladı.
- Whether it's white or black, a cat that chases mice is a good cat.
- İster beyaz ister siyah olsun, fareleri kovalayan bir kedi iyi bir kedidir.
- After a long high-speed chase, the police officer shot and killed Tom.
- Uzun süren hızlı bir kovalamacadan sonra polis memuru, Tom'u vurup öldürdü.
- Harrison's men continued to chase the enemy.
- Harrison'ın adamları düşmanı kovalamaya devam etti.
- At last the hyenas chased the lions from their prey.
- Sonunda sırtlanlar aslanları avlarından kovaladı.
- His mother chased him as he ran naked around the house.
- Evin içinde çıplak koşarken annesi onu kovaladı.
- The man chased the robber into the street.
- Adam soyguncuyu sokağa kadar kovaladı.
- The policeman chased the burglar.
- Polis, hırsızı kovaladı.
- This cat doesn't chase rats.
- Bu kedi sıçanları kovalamaz.
- He chased the thief.
- Hırsızı kovaladı.
- The two squirrels chased each other around the trunk of a large tree.
- İki sincap büyük bir ağacın gövdesinin etrafında birbirini kovaladı.
- The dogs chased Tom through the woods.
- Köpekler Tom'u ormanda kovaladı.
- The policeman chased the robber.
- Polis hırsızı kovaladı.
- The kitten loved to chase rolling coins.
- Kedi yavrusu yuvarlanan paraları kovalamaya bayılırdı.
- My dog likes chasing squirrels.
- Köpeğim sincapları kovalamaktan hoşlanıyor.
- My dog likes chasing squirrels.
- Köpeğim sincapları kovalamayı seviyor.
- The brave mouse chased the cat.
- Cesur fare, kediyi kovaladı.
- Dan chased the mugger and caught him.
- Dan soyguncuyu kovaladı ve onu yakaladı.
- His mother chased him as he ran naked around the house.
- Annesi onu evde çıplak vaziyette koşturduğu için kovaladı.
- The dog chased the cat up a tree.
- Köpek, kediyi ağacın tepesine kadar kovaladı.
- The policeman chased the thief.
- Polis hırsızı kovaladı.
- The dogs chased Tom through the woods.
- Köpekler ormanda Tom'u kovaladı.
- Tom chased the thief.
- Tom hırsızı kovaladı.
- They chased others away.
- Onlar diğerlerini kovaladı.
- This cat doesn't chase rats.
- Bu kedi fareleri kovalamıyor.
- Sami gave up the chase.
- Sami kovalamayı bıraktı.
- Tom chased Mary down the street.
- Tom, Mary'yi sokakta kovaladı.
- The police chased the stolen car.
- Polis çalıntı arabayı kovaladı.
- You cannot chase a bullet.
- Sen bir mermiyi kovalayamazsın.
- This is the dog that chased the cat that stalked the mouse that lived in the house that Jack built.
- Bu, Jack'in inşa ettiği evde yaşayan fareyi takip eden kediyi kovalayan köpek.
- Tom's mother chased Tom as he ran naked around the lobby.
- Tom'un annesi Tom'u holde çıplak gezdiği için kovaladı.
Show More (73)
|
