compatible - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
compatible uyumlu adj.
  • This printer is not compatible with mobile devices.
  • Bu yazıcı mobil cihazlarla uyumlu değildir.
  • They spent time together to see if they were compatible as a couple.
  • Bir çift olarak uyumlu olup olmadıklarını görmek için birlikte zaman geçirdiler.
  • We must work towards making the various actions of the Commission compatible and coherent with European policies.
  • Komisyon'un çeşitli eylemlerini Avrupa politikalarıyla uyumlu ve tutarlı hale getirmek için çalışmalıyız.
Show More (26)
compatible bağdaşır adj.
  • Is such discrimination between EU citizens compatible with the rules on EU citizenship?
  • AB vatandaşları arasında böyle bir ayrımcılık yapılması AB vatandaşlık kurallarıyla bağdaşır mı?
Show More (-2)