| 1 |
dazed |
sersemlemiş |
adj. |
|
- She felt dazed.
- O sersemlemiş hissediyordu.
- Tom said he felt a little dazed.
- Tom biraz sersemlediğini söyledi.
- Tom felt a little dazed.
- Tom biraz sersemlemiş hissetti.
- I felt dazed when I got up.
- Kalktığımda sersemlemiş hissettim.
- Tom is still dazed.
- Tom hala sersemlemişti.
- Tom seemed dazed.
- Tom sersemlemiş görünüyordu.
- I feel a little dazed.
- Biraz sersemlemiş hissediyorum.
- You looked a bit dazed.
- Biraz sersemlemiş görünüyordun.
- You look dazed.
- Sersemlemiş görünüyorsun.
- Tom looked a bit dazed.
- Tom biraz sersemlemiş görünüyordu.
- Tom said he felt a little dazed.
- Tom biraz sersemlemiş hissettiğini söyledi.
- Tom seems dazed.
- Tom sersemlemiş görünüyor.
- Tom looks a bit dazed.
- Tom biraz sersemlemiş görünüyor.
- You look a bit dazed.
- Biraz sersemlemiş gibi görünüyorsun.
- She felt dazed.
- Sersemlemiş hissetti.
- Tom said I looked a bit dazed.
- Tom biraz sersemlemiş göründüğümü söyledi.
- Tom looked a little dazed.
- Tom biraz sersemlemiş görünüyordu.
- You look dazed.
- Sen sersemlemiş görünüyorsun.
- I felt dazed when I got up.
- Ayağa kalktığımda kendimi sersemlemiş hissettim.
Show More (16)
|
| 2 |
dazed |
şaşkın |
adj. |
|
- Tom looks dazed.
- Tom şaşkın görünüyor.
- Tom said I looked a bit dazed.
- Tom biraz şaşkın göründüğümü söyledi.
- Tom looked a bit dazed.
- Tom biraz şaşkın görünüyordu.
- Tom is still dazed.
- Tom hala şaşkın.
- People seemed dazed.
- İnsanlar şaşkın görünüyordu.
- You looked a bit dazed.
- Biraz şaşkın görünüyordun.
- Tom seemed dazed.
- Tom şaşkın görünüyordu.
- Tom is still in a daze.
- Tom hala şaşkın.
- Tom looks a bit dazed.
- Tom biraz şaşkın görünüyor.
- You look a bit dazed.
- Biraz şaşkın görünüyorsun.
- Tom is still dazed.
- Tom hala şaşkındı.
- Tom looked a little dazed.
- Tom biraz şaşkın görünüyordu.
Show More (9)
|
| 3 |
dazed |
kafası karışmış |
adj. |
|
- Tom was dazed and confused.
- Tom sersemlemiş ve kafası karışmıştı.
- Tom seemed dazed and confused.
- Tom sersemlemiş ve kafası karışmış görünüyordu.
- Sami appeared dazed and confused.
- Sami sersemlemiş ve kafası karışmış görünüyordu.
Show More (0)
|
| 4 |
dazed |
sersem |
adj. |
|
- Tom is still dazed.
- Tom hala sersem.
Show More (-2)
|
