dirty - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
dirty kirli adj.
  • They are all tarred with the same dirty brush!
  • Hepsi aynı kirli fırçayla katrana bulandı!
  • Will we find, due to the application of this Regulation, some recently built dirty vessels with double hulls?
  • Bu Tüzüğün uygulanması nedeniyle yeni inşa edilmiş çift gövdeli bazı kirli gemiler bulacak mıyız?
  • There is a popular saying that politics is a dirty business.
  • Siyasetin kirli bir iş olduğuna dair popüler bir söz vardır.
Show More (281)
dirty pis adj.
  • Tom's hair is always greasy and dirty.
  • Tom'un saçı daima yağlı ve pis.
  • It's dirty work, but someone has to do it.
  • Pis bir iş ama biri bunu yapmak zorunda.
  • Gosh, what a dirty customer!
  • Tanrım, ne pis bir müşteri!
Show More (26)
dirty edepsiz adj.
  • He tells dirty jokes even to children.
  • Çocuklara bile edepsiz şakalar yapar.
  • You're dirty.
  • Edepsizsin.
  • You sure are dirty.
  • Sen kesinlikle edepsizsin.
Show More (13)
dirty kirletmek v.
  • Don't dirty it!
  • Bunu kirletmeyin!
  • I dirtied one.
  • Ben bir tanesini kirlettim.
  • I dirtied one.
  • Birini kirlettim.
Show More (1)
dirty iğrenç adj.
  • Don't give in to such a dirty method of interrogation.
  • Böyle iğrenç bir sorgulama yöntemine teslim olmayın.
  • Layla is a dirty slut.
  • Leyla iğrenç bir sürtük.
  • I really hate his dirty jokes.
  • Gerçekten onun iğrenç şakalarından nefret ediyorum.
Show More (0)
dirty açık saçık adj.
  • I don't like dirty jokes, but I get a kick out of it when you tell them.
  • Açık saçık şakaları sevmem ama sen anlatınca çok hoşuma gidiyor.
  • I never listen to dirty jokes.
  • Asla açık saçık fıkralar dinlemem.
  • I know dirty jokes, but I never tell them.
  • Açık saçık fıkralar bilirim ama asla onları anlatmam.
Show More (0)
dirty pislik n.
  • You're very dirty.
  • Seni pislik götürüyor.
Show More (-2)
dirty müstehcen adj.
  • This is a dirty movie.
  • Bu müstehcen bir film.
Show More (-2)