|
- Furthermore, the President's disregard for the rule of law became evident.
- Dahası, Başkan'ın hukukun üstünlüğünü hiçe saydığı da açıkça ortaya çıkmıştır.
- Saddam Hussein has shown a reckless disregard, not just for his international obligations, but for his own people.
- Saddam Hüseyin sadece uluslararası yükümlülüklerini değil, kendi halkını da pervasızca hiçe saymıştır.
- This shows utter disregard for everyone.
- Bu herkesi hiçe saymaktır.
- It is precisely these values that Bush is scorning, with his warmongering cronies and his disregard for Europe.
- Bush'un savaş çığırtkanlığı yapan yandaşları ve Avrupa'yı hiçe saymasıyla küçümsediği tam da bu değerlerdir.
Show More (1)
|