distrust - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
distrust güvensizlik n.
  • This instils in the public a sense of distrust in politics.
  • Bu, kamuoyunda siyasete karşı bir güvensizlik duygusu uyandırmaktadır.
  • This instils in the public a sense of distrust in politics.
  • Bu da halkta siyasete karşı bir güvensizlik duygusu uyandırmaktadır.
  • They regard us with distrust, rightly or wrongly.
  • Doğru ya da yanlış, bize güvensizlikle bakıyorlar.
Show More (7)
distrust kuşkulanmak v.
  • I've always distrusted him.
  • Ondan her zaman kuşkulandım.
Show More (-2)