Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
Geçmiş
İngilizce
Türkçe
1
egotist
egoist
n.
Tom is an
egotist.
Tom bir
egoisttir.
That man is an
egotist
through and through.
O adam tümüyle bir
egoist.
I don't like
egotists.
Egoistleri
sevmem.
Tom is an
egotist.
Tom bir
egoist.
I don't like
egotists.
Ben
egoistleri
sevmiyorum.
That man is an
egotist
through and through.
O adam baştan aşağı
egoist.
Show More (3)
2
egotist
benmerkezci tip
n.
She doesn't like talking with
egotists.
Benmerkezci tiplerle konuşmayı sevmez.
Show More (-2)