|
- Tom is better at science than anyone else in his class.
- Tom, fen derslerinde sınıftaki herkesten daha iyi.
- I don't sit next to Tom in science class anymore.
- Artık fen dersinde Tom'un yanında oturmuyorum.
- Tom is better at science than anyone else in his class.
- Tom, fen dersinde kendi sınıfındaki herkesten daha iyidir.
- This book is of great value to students of science.
- Bu kitap fen öğrencileri için çok değerli.
- I like both science and math.
- Hem feni hem matematiği severim.
- The students used a magnet in science class.
- Öğrenciler fen dersinde bir mıknatıs kullandılar.
- Many students struggle with math and science.
- Birçok öğrenci matematik ve fen derslerinde zorlanıyor.
- Chris risks falling behind in the science class.
- Chris fen dersinde geriye düşme riskinde.
- Tom used to sit on my right in science class.
- Tom fen sınıfımda sağ tarafımda otururdu.
- The lesson is science.
- Dersimiz fen.
- Tom and Mary sit next to one another in science class.
- Tom ve Mary fen dersinde yan yana oturuyorlardı.
- Tom and Mary sit next to one another in science class.
- Tom ve Mary fen dersinde yan yana oturdular.
- I have a science test in the morning.
- Sabah bir fen sınavım var.
- He is better at science than anyone else in his class.
- Fen derslerinde sınıftaki herkesten daha iyi.
- I got a D on my science test.
- Fen sınavından D aldım.
- Tom left his science textbook at home.
- Tom fen kitabını evde unutmuş.
- Tom likes both science and math.
- Tom hem fen hem de matematikten hoşlanıyor.
- I have a science test in the morning.
- Sabah fen sınavım var.
- Tom used to sit on my right in science class.
- Tom fen dersinde benim sağımda otururdu.
- Such extra-curricular classes are available only for children who have difficulties in science.
- Böyle müfredat dışı dersler yalnızca fende zorluk çeken çocuklar için geçerlidir.
- Tom got a good grade in science.
- Tom fen dersinden iyi bir not aldı.
- Tom asked Mary if she could help him with his science homework.
- Tom, Mary'ye fen ödevinde ona yardım edip edemeyeceğini sordu.
- We observed osmosis in today's science experiment.
- Bugünkü fen deneyinde osmozu gözlemledik.
- I get good grades in science.
- Fen dersinden iyi notlar alıyorum.
- In science class, we drew pictures of cells.
- Fen dersinde hücrelerin resimlerini çizdik.
- Tom doesn't want to be a doctor, although he's very good at science.
- Tom, fen alanında çok iyi olmasına rağmen doktor olmak istemiyor.
- Which are you better at, math or science?
- Hangisinde daha iyisin, matematik mi fen mi?
- Chris risks falling behind in the science class.
- Chris fen dersinden geri kalma riskiyle karşı karşıya.
- Tom got a good grade in science.
- Tom fen dersinde iyi bir not aldı.
- I don't know much about science.
- Fenle ilgili fazla şey bilmiyorum.
- I don't sit next to Tom in science class anymore.
- Artık fen sınıfında Tom'un yanında oturmuyorum.
- He has to take two science classes.
- İki fen dersi almak zorunda.
Show More (29)
|
