fond - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
fond meraklı adj.
  • Both my father and my brother are fond of gambling.
  • Babam da kardeşim de kumara meraklıdır.
  • I'm not fond of her face.
  • Onun yüzünün meraklısı değilim.
  • Both my father and my brother are fond of gambling.
  • Hem babam hem de kardeşim kumara meraklıdır.
Show More (1)
fond hoşlanan adj.
  • She seems to be fond of talking about herself.
  • Kendisi hakkında konuşmaktan hoşlanıyor gibi görünüyor.
  • Tom seems to be fond of doing that.
  • Tom bunu yapmaktan hoşlanıyor gibi görünüyor.
Show More (-1)