Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
buse cendrée
spring return
glance (at)
Geçmiş
Cümleler
"glance (at)"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 1 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
glance (at)
f.
(yazı veya konuşmada) bir konuya kısaca veya dolaylı olarak değinmek
"glance (at)"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 82 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
glance at
f.
göz atmak
Tom
glanced at
the paper.
Tom belgeye
göz attı.
More Sentences
2
Genel
glance at
f.
göz gezdirmek
He
glanced at
the headlines.
Manşetlere
göz gezdirdi.
More Sentences
Phrasals
3
Öbek Fiiller
glance at
f.
göz atmak
Tom
glanced at
the book.
Tom kitaba bir
göz attı.
More Sentences
Computer
4
Bilgisayar
at a glance
expr.
bir bakışta
She saw
at a glance
that her daughter had been crying.
Bir bakışta
kızının ağladığını gördü.
More Sentences
General
5
Genel
glance at
i.
ima
6
Genel
contents at a glance
i.
bir bakışta içindekiler
7
Genel
life at a glance
i.
bir bakışta hayat
8
Genel
throw a glance at
f.
şöyle bir bakmak
9
Genel
take a glance at
f.
göz gezdirmek
10
Genel
take a glance at
f.
göz atmak
11
Genel
throw a glance at
f.
bakış atmak
12
Genel
take in the scene at a glance
f.
durumu hemen kavramak
13
Genel
glance at the watch
f.
saate bakmak
14
Genel
see at a glance
f.
ilk bakışta görmek
15
Genel
at a single glance
zf.
bir bakışta
16
Genel
at first glance
zf.
ilk bakışta
17
Genel
at a single glance
zf.
tek bakışta
Phrasals
18
Öbek Fiiller
steal a glance at someone
f.
birine gözünün ucuyla bakmak
19
Öbek Fiiller
glance at
f.
gözünün ucuyla bakmak
20
Öbek Fiiller
glance at
f.
göz ucuyla bakmak
21
Öbek Fiiller
glance at (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) şöyle bir bakmak
22
Öbek Fiiller
glance at (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) hızlıca göz atmak/bakmak
23
Öbek Fiiller
glance at (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) hızlıca bir bakış atmak/göz gezdirmek
24
Öbek Fiiller
glance back at (someone or something)
f.
arkasındaki (birine/bir şeye) bir göz atmak
25
Öbek Fiiller
glance back at (someone or something)
f.
arkasındaki (birini/bir şeyi) hızlıca kolaçan etmek
26
Öbek Fiiller
glance back at (someone or something)
f.
dönüp (birine/bir şeye) bakmak
27
Öbek Fiiller
glance back at (someone or something)
f.
hızlıca dönüp arkasındaki (birine/bir şeye) bakmak
28
Öbek Fiiller
glance back at (someone or something)
f.
bakışlarını (birine/bir şeye) çevirmek
29
Öbek Fiiller
glance back at (someone or something)
f.
bakışlarını (birine/bir şeye) yöneltmek
30
Öbek Fiiller
glance down (at something)
f.
aşağıdaki (bir şeye) bakmak
31
Öbek Fiiller
glance down (at something)
f.
başını eğip (bir şeye) bakmak
32
Öbek Fiiller
glance down at (someone or something)
f.
aşağıdaki (birine/bir şeye) bakmak
33
Öbek Fiiller
glance down at (someone or something)
f.
başını eğip (birine/bir şeye) bakmak
34
Öbek Fiiller
glance over at (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) göz ucuyla bakmak
35
Öbek Fiiller
glance over at (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) göz atmak
36
Öbek Fiiller
glance over at (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) hızla göz atmak
37
Öbek Fiiller
glance over at (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) şöylesine bir bakmak
38
Öbek Fiiller
glance over at (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) hızlıca göz atmak
Phrases
39
İfadeler
health at a glance
expr.
sağlığa kısa bir bakış
40
İfadeler
at a glance
expr.
kısa bir bakışla
41
İfadeler
at a glance
expr.
özet olarak
42
İfadeler
at a glance
expr.
genel bir bakışla
Idioms
43
Deyim
know at a glance that
f.
bir bakışta bilmek/anlamak
44
Deyim
dart a glance at
f.
bir an için hızla bakmak
45
Deyim
know at a glance that
f.
görür görmez bilmek/tanımak
46
Deyim
dart a glance at
f.
göz atmak
47
Deyim
dart a glance at
f.
şöyle bir göz atmak
48
Deyim
dart a glance at
f.
şöyle bir göz gezdirmek
49
Deyim
steal a glance (at somebody/something)
f.
(birine/bir şeye) göz ucuyla bakmak
50
Deyim
steal a glance (at somebody/something)
f.
(birine/bir şeye) bir an bakıp geri dönmek
51
Deyim
steal a glance (at somebody/something)
f.
(birine/bir şeye) hızlıca bir bakış atmak
52
Deyim
steal a glance (at somebody/something)
f.
(birine/bir şeye) çaktırmadan bir bakış atmak
53
Deyim
steal a glance (at somebody/something)
f.
(birine/bir şeye) çaktırmadan göz ucuyla bakıvermek
54
Deyim
dart a glance at (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) hızlı bir bakış atmak
55
Deyim
dart a glance at (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) şöyle bir bakmak
56
Deyim
dart a glance at (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) anlık bir bakış atmak
57
Deyim
dart a glance at (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) şöyle bir göz atmak
58
Deyim
dart a glance at (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) şöyle bir göz gezdirmek
59
Deyim
dart a glance at (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) bir an için hızla bakmak
60
Deyim
know at a glance that (something is the case)
f.
(durumun ne olduğunu/aslını) bir bakışta bilmek/anlamak/görmek
61
Deyim
know at a glance that (something is the case)
f.
(durumun ne olduğunu/aslını) görür görmez tanımak/anlamak/fark etmek
62
Deyim
steal a glance at
f.
-e gözünün ucuyla bakmak
63
Deyim
steal a glance at
f.
-e bir an bakıp geri dönmek
64
Deyim
steal a glance at
f.
-e bir an bakıp geri dönmek
65
Deyim
steal a glance at
f.
'-e çaktırmadan bir bakış atmak
66
Deyim
steal a glance at
f.
'-e çaktırmadan göz ucuyla bakıvermek
67
Deyim
throw a glance at (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) bakış atmak
68
Deyim
throw a glance at (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) şöyle bir bakmak
69
Deyim
at first glance
expr.
ilk bakışta
70
Deyim
at the first glance
expr.
ilk görünüşte
71
Deyim
at the first glance
expr.
ilk bakışta
72
Deyim
at first glance
expr.
ilk başta
73
Deyim
at first glance
expr.
ilk incelemede
74
Deyim
at first glance
expr.
ilk izlenim olarak
75
Deyim
at first glance
expr.
ilk izlenime göre
76
Deyim
at first glance
expr.
değerlendirmede
77
Deyim
at first glance/sight
expr.
ilk bakışta
78
Deyim
at first glance/sight
expr.
ilk görüşte
79
Deyim
at first glance/sight
expr.
ilk izlenime göre
80
Deyim
at first glance/sight
expr.
ön değerlendirmede
81
Deyim
at first glance/sight
expr.
ilk incelemede
82
Deyim
at first glance/sight
expr.
ilk başta
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of glance (at)
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy