|
- We want to maintain the reduced rates of VAT on hairdressers, bicycle repairmen and cobblers.
- Kuaförlere, bisiklet tamircilerine ve ayakkabıcılara uygulanan indirimli KDV oranlarını muhafaza etmek istiyoruz.
- I have nothing against hairdressers, but why should we subsidise them?
- Kuaförlere karşı değilim ama neden onları sübvanse edelim?
- She went to the new hairdresser in town.
- Kasabasındaki yeni kuaföre gitti.
- Mary's hairdresser is Dutch.
- Mary'nin kuaförü Hollandalıdır.
- She went to the hairdresser's to have her hair done.
- Saçını yaptırmak için kuaföre gitti.
- I visited the hairdresser.
- Kuaförü ziyaret ettim.
- I got a hair-clipper to save myself from spending money on a hairdresser.
- Kuaföre para harcamaktan kurtulmak için bir saç kesme makinesi aldım.
- The best hairdressers are gay.
- En iyi kuaförler eşcinseldir.
- The hairdresser cut the guest's hair.
- Kuaför misafirin saçını kesti.
- Mary used to be a hairdresser.
- Mary eskiden kuafördü.
- My sister has her hair done at the hairdresser two or three times a week.
- Kız kardeşim haftada iki ya da üç kez kuaförde saçını yaptırır.
- Mary is a hairdresser.
- Mary bir kuafördür.
- Mary's hairdresser is Dutch.
- Mary'nin kuaförü Hollandalı.
- Once a month, I go to the hairdresser.
- Ayda bir kez kuaföre giderim.
- Yesterday I went to the hairdresser's.
- Dün kuaföre gittim.
- I used to want to be a hairdresser, or a fashion designer.
- Eskiden kuaför ya da moda tasarımcısı olmak isterdim.
- I gave all the money I had left to the hairdresser.
- Elimde kalan tüm parayı kuaföre verdim.
- The best hairdressers are gay.
- En iyi kuaförler eşcinsel.
- Tom is a hairdresser.
- Tom bir kuaför.
- I used to want to be a hairdresser, or a fashion designer.
- Bir kuaför yada moda tasarımcısı olmak istiyordum.
- She went to the new hairdresser in town.
- Şehirdeki yeni kuaföre gitti.
- I go monthly to the hairdresser.
- Her ay kuaföre giderim.
- She always has her hair done by a famous hairdresser.
- O her zaman saçını ünlü bir kuaföre yaptırır.
- Is there a hairdresser in the hotel?
- Otelde kuaför var mı?
- She went to the hairdresser's to have her hair done.
- Saçlarını yaptırmak için kuaföre gitti.
- Tom isn't a hairdresser.
- Tom kuaför değil.
- Mary used to be a hairdresser.
- Mary eskiden bir kuafördü.
- My sister has her hair done at the hairdresser two or three times a week.
- Kız kardeşim saçını haftada iki ya da üç kez bir kuaförde yaptırır.
- She went to the hairdresser's.
- Kuaföre gitti.
- The hairdresser cut the guest's hair.
- Kuaför konuğun saçını kesti.
Show More (27)
|
