isolate - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
isolate izole etmek v.
  • We do not need to isolate him, but we must make it clear where Europe's sympathies lie.
  • Onu izole etmemize gerek yok, ancak Avrupa'nın sempatisinin nerede yattığını açıkça ortaya koymalıyız.
  • Naturally, it is important not to isolate Iran.
  • Doğal olarak İran'ı izole etmemek önemlidir.
  • The European Union cannot afford to isolate Iran.
  • Avrupa Birliği İran'ı izole etmeyi göze alamaz.
Show More (26)
isolate yalnızlaştırmak v.
  • Tougher sanctions must be used in order even further to isolate Mugabe internationally.
  • Mugabe'yi uluslararası alanda daha da yalnızlaştırmak için daha sert yaptırımlar uygulanmalıdır.
Show More (-2)
isolate tecrit etmek v.
  • I am fed up with imperfect people, so I've decided to isolate myself for a while.
  • Ben kusurlu insanlardan bıktım, bu yüzden bir süre kendimi tecrit etmeye karar verdim.
Show More (-2)