Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
mural
like for like
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Geçmiş
Cümleler
"like for like"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 1 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Phrases
1
İfadeler
like for like
expr.
benzer nitelikte
"like for like"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 54 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
foam-like plastic material used for insulation
i.
strafor
2
Genel
(for somebody) like (something)
f.
hoşa gitmek
3
Genel
(for somebody) like (something)
f.
hoşuna gitmek
4
Genel
like turkeys voting for christmas
f.
bile bile lades demek
5
Genel
like turkeys voting for an early christmas
f.
bile bile lades demek
6
Genel
for all the world like
s.
tıpatıp aynı
Phrases
7
İfadeler
for all the world like somebody/something
expr.
sanki (bir şey) yapmış/olmuş gibi
8
İfadeler
for all the world like somebody/something
expr.
sanki tamamen (bir şeymiş) gibi
9
İfadeler
like-for-like
expr.
aynı özellikte
10
İfadeler
like-for-like
expr.
benzer nitelikte
11
İfadeler
like for like-basis
expr.
benzer biçimde
Colloquial
12
Konuşma Dili
like looking for a needle in a haystack
expr.
samanlıkta iğne aramak gibi
13
Konuşma Dili
for no reason except because they feel like it
expr.
sebepsiz yere sadece canları istediği için
Idioms
14
Deyim
look like a candidate for a pair of wings
f.
bir gözü toprağa bakmak
15
Deyim
look like a candidate for a pair of wings
f.
bir ayağı çukurda olmak
16
Deyim
look like a candidate for a pair of wings
f.
gidici olmak
17
Deyim
feel like a penny waiting for change
f.
kendini işe yaramaz hissetmek
18
Deyim
feel like a penny waiting for change
f.
kendini beşpara etmez hissetmek
19
Deyim
feel like a penny waiting for change
f.
kendini değersiz hissetmek
20
Deyim
be like looking for a needle in a haystack
f.
samanlıkta iğne aramak gibi olmak
21
Deyim
look for all the world like
f.
tıpatıp aynı olmak
22
Deyim
look for all the world like
f.
tıpatıp benzemek
23
Deyim
look for all the world like
f.
sanki bir kopyası olmak
24
Deyim
look for all the world like
f.
bire bir benzemek/aynı olmak
25
Deyim
look for all the world like (someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) tıpatıp aynısı olmak
26
Deyim
look for all the world like (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) tıpatıp benzemek
27
Deyim
look for all the world like (someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) sanki bir kopyası olmak
28
Deyim
look for all the world like (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) bire bir benzemek/aynı olmak
29
Deyim
look like a (dead) ringer for (someone)
f.
(birinin) hık demiş burnundan düşmüş olmak
30
Deyim
look like a (dead) ringer for (someone)
f.
(birine) çok benzemek
31
Deyim
look like a (dead) ringer for (someone)
f.
(birinin) tıpatıp aynısı olmak
32
Deyim
like turkeys voting for an early christmas
expr.
bile bile lades dercesine
33
Deyim
like turkeys voting for an early christmas
expr.
bile bile lades deme
34
Deyim
like turkeys voting for christmas
expr.
bile bile lades deme
35
Deyim
like turkeys voting for an early christmas
expr.
bile bile lades der gibi
36
Deyim
looking like a dead ringer for someone
expr.
hık demiş burnundan düşmüş
37
Deyim
like turkeys voting for christmas
expr.
eceline susamışçasına
38
Deyim
like turkeys voting for an early christmas
expr.
eceline susamışçasına
39
Deyim
like turkeys voting for christmas
expr.
olumsuz sonuçlanacağını bile bile
40
Deyim
like turkeys voting for an early christmas
expr.
olumsuz sonuçlanacağını bile bile
41
Deyim
for all the world like
expr.
sanki bir kopyası
42
Deyim
for all the world like
expr.
tıpatıp
43
Deyim
like looking for a needle in a haystack
expr.
samanlıkta iğne aramak gibi
Speaking
44
Konuşma
I know it's bad for me but I like it
expr.
atın ölümü arpadan olsun
45
Konuşma
I really don't feel like I'm up for it
expr.
bunun için gerçekten kendimi iyi hissetmiyorum
46
Konuşma
for a sinner like me
expr.
benim gibi bir günahkar için
47
Konuşma
there's no place like this out there for us
expr.
bizim için dışarıda bunun gibi başka bir yer yok
48
Konuşma
they like going for walks together
expr.
beraber yürüyüşe çıkmayı seviyorlar
49
Konuşma
I just like the fact that we both share a love for soccer
expr.
ikimizin de futbol seviyor olmamız çok hoşuma gitti
50
Konuşma
I just like the fact that we both share a love for soccer
expr.
ikimizin de futbolu seviyor olmamız çok hoşuma gitti
51
Konuşma
for the first time I feel like I am alone
expr.
ilk defa kendimi yapayalnız hissediyorum
52
Konuşma
I felt like a penny waiting for change
expr.
kendimi değersiz/beş para etmez hissettim
53
Konuşma
I'd like for you to meet him
expr.
(birilerini tanıştırırken) onunla tanışmanı istiyorum
54
Konuşma
I'd like for you to meet her
expr.
(birilerini tanıştırırken) onunla tanışmanı istiyorum
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of like for like
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy