Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
ümitle beklemek
correlation table
cold nose
amniotic fluid
reproducibilidad de la evaluación
pluriannuel
Geçmiş
İngilizce
Türkçe
1
monstrous
korkunç
adj.
Murder is a
monstrous
act.
Cinayet
korkunç
bir eylem.
The tip led the police to a
monstrous
crime.
İhbar polisi
korkunç
bir suça yönlendirdi.
Murder is a
monstrous
act.
Cinayet
korkunç
bir eylemdir.
Show More (0)