|
- The fire spread and licked the neighboring house.
- Yangın yayıldı ve komşu evi yaladı.
- The city lies on the border of the coastal area and the neighboring highland.
- Şehir, kıyı bölgesi ile komşu yaylanın sınırında yer alıyor.
- The city lies on the border of the coastal area and the neighboring highland.
- Kent, kıyı bölgesi ve komşu dağlar arasındaki sınırda yer alıyor.
- The police charged him with leaking information to a neighboring country.
- Polis onu, komşu bir ülkeye bilgi sızdırmakla suçladı.
- For the time being, he's staying at a neighboring hotel.
- Şu an için, o bir komşu otelde kalıyor.
- The fire spread and licked the neighboring house.
- Yangın komşu eve kadar yayıldı.
- The local boys got into a fight with a rival group from a neighboring town.
- Yerel çocuklar komşu bir kasabadan gelen rakip bir grupla kavga ettiler.
- For the time being, he's staying at a neighboring hotel.
- Şimdilik komşu bir otelde kalıyor.
Show More (5)
|
