open up - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
open up açmak v.
  • That is how our society will work in new directions, opening up new paths.
  • Toplumumuz bu şekilde yeni yönlerde çalışacak, yeni yollar açacaktır.
  • This new company model is intended to open up Europe as a business location and make it more attractive.
  • Bu yeni şirket modeli, Avrupa'yı bir iş yeri olarak açmayı ve daha cazip hale getirmeyi amaçlamaktadır.
  • We need to open up and connect the energy and transport markets and develop Europe's broadband networks.
  • Enerji ve ulaştırma piyasalarını açıp birbirine bağlamamız ve Avrupa'nın geniş bant ağlarını geliştirmemiz gerekiyor.
Show More (110)
open up açılmak v.
  • In fact, I have always been opposed to the opening up of airports.
  • Aslında ben havaalanlarının açılmasına her zaman karşı olmuşumdur.
  • The next reform is, then, to open up the Council's deliberations to the public.
  • O halde bir sonraki reform, Konsey müzakerelerinin halka açılmasıdır.
  • This is a key plank in the opening up of the financial services market.
  • Bu, mali hizmetler piyasasının açılmasında kilit bir öneme sahiptir.
Show More (7)
open up başlatmak v.
  • The prospect of opening up accession negotiations with Turkey has thereby come a step closer.
  • Böylece Türkiye ile katılım müzakerelerinin başlatılması ihtimali bir adım daha yaklaşmıştır.
  • I do not want to open up a whole debate.
  • Büyük bir tartışma başlatmak istemiyorum.
  • We need to open up a dialogue.
  • Bir diyalog başlatmalıyız.
Show More (1)
open up geliştirmek v.
  • The programme has not been opened up to third countries in order to help them develop their manpower.
  • Program, insan gücünü geliştirmelerine yardımcı olmak amacıyla üçüncü dünya ülkelerine açılmamıştır.
  • It opens up the opportunity to develop results-based management and activity-based budgeting.
  • Sonuçlara dayalı yönetim ve faaliyet bazlı bütçelemenin geliştirilmesi için fırsat yaratır.
Show More (-1)