|
- Any possible benefits are far outweighed by the costs.
- Olası faydalar, maliyetlerden çok daha ağır basmaktadır.
- This objective surely outweighs other minor or contrived objections to Nice.
- Bu hedef, Nice'e yönelik diğer küçük ya da yapmacık itirazlardan kesinlikle daha ağır basmaktadır.
- The advantages of time zones cannot possibly outweigh the benefits of standardisation!
- Zaman dilimlerinin avantajları, standardizasyonun faydalarından daha ağır basamaz!
- Given the minimal risk, the cost of this measure clearly outweighs the benefit.
- Minimum risk göz önüne alındığında, bu tedbirin maliyeti açıkça faydasından daha ağır basmaktadır.
- The opportunities outweigh the problems, however, although obviously we do need to solve the problems.
- Bununla birlikte, sorunları çözmemiz gerektiği açık olsa da, fırsatlar sorunlardan daha ağır basmaktadır.
- In the case of excessive distances, for example, the environmental burden outweighs the benefit.
- Örneğin aşırı mesafeler söz konusu olduğunda çevresel yük faydadan daha ağır basmaktadır.
- However, I believe that the advantages outweigh the disadvantages.
- Bununla birlikte avantajların dezavantajlardan daha ağır bastığına inanıyorum.
- I think the advantages to all sides of these accessions outweigh the disadvantages.
- Bu katılımların tüm taraflar için avantajlarının dezavantajlarından daha ağır bastığını düşünüyorum.
- The costs outweigh the benefits.
- Masraflar faydalardan daha ağır basıyor.
- The benefits outweigh the costs.
- Faydaları maliyetlerinden daha ağır basıyor.
Show More (7)
|
