Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
Geçmiş
İngilizce
Türkçe
1
quiver
sadak
n.
The
quiver
was red.
Sadak
kırmızıydı.
Where is my
quiver?
Sadağım
nerede?
When he was about to shoot the thirtieth arrow, the archer realised that his
quiver
was empty.
Otuzuncu oku atmak üzereyken okçu
sadağının
boş olduğunu fark etti.
Show More (0)
2
quiver
titretmek
v.
This could make any girl
quiver.
Bu her kızı
titretebilir.
Show More (-2)