roaming - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
roaming dolaşım n.
  • Tom can't use his cell phone here because he has very expensive roaming charges.
  • Tom cep telefonunu burada kullanamıyor çünkü çok pahalı dolaşım ücretleri var.
  • Tom can't use his cell phone here because he has very expensive roaming charges.
  • Tom çok pahalı dolaşım ücretleri olduğu için burada cep telefonunu kullanamıyor.
Show More (-1)
roaming (internet bağlantısı) dolaşım n.
  • While travelling abroad, he had to enable international roaming on his phone.
  • Yurtdışına seyahat ederken telefonunda uluslararası dolaşımı etkinleştirmek zorunda kalıyordu.
Show More (-2)
roaming roaming n.
  • We also need more transparency, especially in roaming and international tariffs.
  • Ayrıca özellikle roaming ve uluslararası tarifelerde daha fazla şeffaflığa ihtiyacımız var.
Show More (-2)
İngilizce Türkçe
roaming roaming n.
  • We also need more transparency, especially in roaming and international tariffs.
  • Ayrıca özellikle roaming ve uluslararası tarifelerde daha fazla şeffaflığa ihtiyacımız var.
Show More (-2)