set down - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
set down koymak v.
  • Tom set down the empty glass.
  • Tom boş bardağı yere koydu.
  • Tom set down his spoon.
  • Tom kaşığını yere koydu.
  • Tom set down his cup.
  • Tom fincanını yere koydu.
Show More (2)
set down bırakmak v.
  • Tom set down his cup.
  • Tom bardağını bıraktı.
  • I finished the wine and set down the glass.
  • Şarabı bitirdim ve kadehi yere bıraktım.
  • Tom set down his spoon.
  • Tom kaşığını yere bıraktı.
Show More (1)
set down belirlemek v.
  • The European Council exists to set down policy guidelines.
  • Avrupa Konseyi politika yönergeleri belirlemek için vardır.
  • In our opinion, a verdict on the minority policy cannot be a verdict on what has been set down on paper.
  • Kanaatimizce azınlık politikasına ilişkin bir karar, kağıt üzerinde belirlenmiş olana ilişkin bir karar olamaz.
Show More (-1)
set down inmek v.
  • He brought our TV set down to the cellar.
  • TV setimizi aşağıya bodruma indirdi.
Show More (-2)