Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
sidesplitting
Geçmiş
İngilizce
Türkçe
1
stony
taş gibi
adj.
Despite her plea for help, he remained
stony.
Yardım diye yalvarmasına rağmen adam
taş gibi
durmaya devam etti.
Tom's joke was met with
stony
silence.
Tom'un şakası
taş gibi
bir sessizlikle karşılandı.
Show More (-1)
2
stony
taşlık
adj.
The path through the mountains was covered in
stony
terrain.
Dağlardan geçen yol
taşlık
araziyle kaplıydı.
Show More (-2)