|
- My grandfather succumbed to a terminal cancer this year.
- Dedem bu yıl ölümcül bir kansere yenik düştü.
- In Russian, nouns of foreign origin generally don't succumb to integration.
- Rusça'da yabancı kökenli isimler genellikle bütünleşmeye yenik düşmezler.
- He was weak enough to succumb to temptation.
- O, günaha yenik düşecek kadar zayıf.
- Mary succumbed to Tom's influence.
- Mary Tom'un etkisine yenik düştü.
- Mary succumbed to Tom's influence.
- Mary, Tom'un etkisine yenik düştü.
- He was weak enough to succumb to temptation.
- Günaha yenik düşecek kadar zayıftı.
- My grandfather succumbed to a terminal cancer this year.
- Büyükbabam bu yıl ölümcül bir kansere yenik düştü.
Show More (4)
|
