| İngilizce | Türkçe | |
|---|---|---|
| Colloquial | ||
| Konuşma Dili | that figures expr. | akla yatkın |
| Konuşma Dili | that figures expr. | mantıklı |
| İngilizce | Türkçe | |||
|---|---|---|---|---|
| Colloquial | ||||
| Konuşma Dili | (one) figures (that) expr. | (biri şöyle) düşünüyor | ||
|
These figures are extremely high, considering what they mean for individual people. Bu rakamlar, tek tek insanlar için ne anlama geldikleri düşünüldüğünde son derece yüksektir. More Sentences |
||||
| Konuşma Dili | (one) figures (that) expr. | (biri şöyle) tahmin ediyor | ||
|
Last week's M3 growth figures were higher than predicted. Geçen haftanın M3 büyüme rakamları tahmin edilenden daha yüksekti. More Sentences |
||||
| Konuşma Dili | (one) figures (that) expr. | (biri şöyle) öngörüyor | ||
| Konuşma Dili | (one) figures (that) expr. | (biri) tahmin ediyor/öngörüyor ki | ||
| Konuşma Dili | (one) figures (that) expr. | (biri şöyle) hesap ediyor | ||
| Konuşma Dili | (one) figures (that) expr. | (birinin) hesabına göre | ||
| Konuşma Dili | (one) figures (that) expr. | (birinin) düşüncesine göre | ||
