Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
rush something
kimyasal çevre
put into action
mallas anidadas
manual starter
Geçmiş
İngilizce
Türkçe
1
troop
birlik
n.
Although there has been some slippage, I trust that the remaining Israeli
troop
redeployments will materialise soon.
Bazı kaymalar olsa da, kalan İsrail
birliklerinin
yeniden konuşlandırılmasının yakında gerçekleşeceğine inanıyorum.
Show More (-2)
2
troop
grup
n.
But we are about to destroy the bridge, and these are very green
troops.
Fakat köprüyü havaya uçurmak üzereyiz ve bunlar oldukça acemi bir
grup.
Show More (-2)