|
- It is understandable why Members are concerned.
- Üyelerin neden endişe duydukları anlaşılabilir.
- Since 11 September, approaches have been adopted that may be understandable but are nevertheless dangerous.
- 11 Eylül'den bu yana, anlaşılabilir ancak yine de tehlikeli yaklaşımlar benimsenmiştir.
- I am sure that this is perfectly understandable in principle, but it always ends up being about questions of detail.
- Bunun prensipte son derece anlaşılabilir olduğundan eminim, ancak her zaman ayrıntılarla ilgili sorularla sonuçlanır.
- That is understandable, though, and there is always frank and constructive discussion.
- Ancak bu anlaşılabilir bir durumdur ve her zaman samimi ve yapıcı tartışmalar yaşanmaktadır.
- That is understandable, that is legitimate.
- Bu anlaşılabilir, meşru bir durum.
- This young woman we are talking about is naturally rather confused, which is understandable of course.
- Bahsettiğimiz bu genç kadının kafası doğal olarak oldukça karışık, bu da anlaşılabilir bir durum elbette.
- It is, therefore, understandable that the Council finds it difficult to agree.
- Bu nedenle Konsey'in aynı fikirde olmayı zor bulması anlaşılabilir bir durumdur.
- This is understandable, based on her line of thinking.
- Bu, onun düşünce tarzına göre anlaşılabilir bir durumdur.
- The Commission cannot, at this stage, agree with Parliament's position, as is understandable.
- Komisyon, anlaşılabilir olduğu üzere, bu aşamada Parlamento'nun tutumuna katılamamaktadır.
- The Austrian initiative is therefore understandable, and it is also necessary.
- Bu nedenle Avusturya'nın girişimi anlaşılabilir ve aynı zamanda gereklidir.
- The concerns about environmental pollution and public health are understandable.
- Çevre kirliliği ve halk sağlığına ilişkin endişeler anlaşılabilir.
- The scant importance accorded to Parliament's reports on monetary policy is understandable.
- Parlamento'nun para politikasına ilişkin raporlarına verilen önemin azlığı anlaşılabilir.
- This is a long-standing issue and it arouses understandable emotions.
- Bu uzun süredir devam eden bir konudur ve anlaşılabilir duygular uyandırmaktadır.
- The rapporteur's request to coordinate a number of matters at European level is understandable.
- Raportörün bir dizi konuyu Avrupa düzeyinde koordine etme talebi anlaşılabilir.
- This young woman we are talking about is naturally rather confused, which is understandable of course.
- Bahsettiğimiz bu genç kadının kafası doğal olarak oldukça karışık, bu da elbette anlaşılabilir bir durum.
- Since 11 September, approaches have been adopted that may be understandable but are nevertheless dangerous.
- 11 Eylül'den bu yana anlaşılabilir ancak yine de tehlikeli yaklaşımlar benimsenmiştir.
- This led to great hilarity, which to some extent is perfectly understandable.
- Bu durum büyük bir şamataya yol açmıştır ki bu bir dereceye kadar anlaşılabilir bir durumdur.
- That is certainly an understandable point of view, which I share.
- Bu kesinlikle anlaşılabilir bir bakış açısıdır ve ben de bunu paylaşıyorum.
- I am sure that this is perfectly understandable in principle, but it always ends up being about questions of detail.
- Bunun prensipte son derece anlaşılabilir olduğundan eminim, ancak her zaman ayrıntılarla ilgili sorularla sonuçlanıyor.
- Mr Purvis' reasoning is perfectly understandable and logical.
- Bay Purvis'in gerekçeleri tamamen anlaşılabilir ve mantıklıdır.
- Once again, an understandable attitude.
- Bir kez daha anlaşılabilir bir tutum.
- Industry has been lobbying hard, with arguments which are understandable but which I believe cannot be honoured.
- Endüstri, anlaşılabilir ancak onurlandırılamayacağına inandığım argümanlarla sıkı bir lobi faaliyeti yürütüyor.
- Believe me, the purpose of that is not understandable.
- İnanın bana, bunun amacı anlaşılabilir değil.
- That's understandable.
- Bu anlaşılabilir.
- It's an understandable mistake.
- Bu anlaşılabilir bir hata.
- Your anger is understandable.
- Öfken anlaşılabilir.
- The reasons are understandable.
- Nedenleri anlaşılabilir.
- It's perfectly understandable.
- Bu tamamen anlaşılabilir.
- For understandable reasons, they have been rejected.
- Anlaşılabilir nedenlerden dolayı reddedildiler.
- It's understandable that you should feel this way.
- Böyle hissetmeniz anlaşılabilir.
- It was an understandable decision.
- Anlaşılabilir bir karardı.
- That's quite understandable.
- Oldukça anlaşılabilir.
- I do think this is understandable.
- Bunun anlaşılabilir olduğunu düşünüyorum.
- That's quite understandable.
- O oldukça anlaşılabilir.
- It was understandable.
- O anlaşılabilirdi.
- That's completely understandable.
- Bu tamamen anlaşılabilir bir şey.
- That's totally understandable.
- O tamamen anlaşılabilir.
- This fear is understandable.
- Bu korku anlaşılabilir.
- It's understandable that you should feel this way.
- Bu şekilde hissetmeniz anlaşılabilir bir şeydir.
- That's totally understandable.
- Bu tamamen anlaşılabilir.
- The reasons are understandable.
- Sebepler anlaşılabilir.
- That's completely understandable.
- Bu tamamen anlaşılabilir.
- His anger is understandable.
- Öfkesi anlaşılabilir.
- That's perfectly understandable.
- Bu tamamen anlaşılabilir.
- It was an understandable accusation.
- O anlaşılabilir bir suçlamaydı.
- It was an understandable accusation.
- Bu anlaşılabilir bir suçlamaydı.
- Their concern is understandable.
- Endişeleri anlaşılabilir.
- Her anger is understandable.
- Kızgınlığı anlaşılabilir.
- I do think this is understandable.
- Ben bunun anlaşılabilir olduğunu düşünüyorum.
- Your speech is not at all understandable to me.
- Senin konuşman benim için hiç anlaşılabilir değil.
- I think that's understandable.
- Bence bu anlaşılabilir.
- That seems understandable.
- O anlaşılabilir görünüyor.
- His anger is understandable.
- Onun kızgınlığı anlaşılabilirdir.
- Your anger is understandable.
- Senin öfken anlaşılabilir.
- That seems understandable.
- Bu anlaşılabilir görünüyor.
- That's understandable.
- O anlaşılabilir.
- Their concern is understandable.
- Onların endişeleri anlaşılabilir.
- That's pretty understandable.
- Bu oldukça anlaşılabilir.
- It was understandable.
- Anlaşılabilirdi.
- I think that's understandable.
- Ben onun anlaşılabilir olduğunu düşünüyorum.
- The question is understandable.
- Soru anlaşılabilir.
- Their confusion is understandable.
- Kafa karışıklıkları anlaşılabilir.
- Her anger is understandable.
- Onun öfkesi anlaşılabilirdir.
Show More (60)
|