|
- Fish are a universally scarce resource.
- Balık evrensel olarak kıt bir kaynaktır.
- I think this is a position which is universally shared.
- Bence bu evrensel olarak paylaşılan bir tutumdur.
- Today, however, what is universally advocated is a policy of liberalisation.
- Ancak bugün evrensel olarak savunulan şey liberalleşme politikasıdır.
- Those sort of rights are universally valid.
- Bu tür haklar evrensel olarak geçerlidir.
- This information must be universally accessible.
- Bu bilgiler evrensel olarak erişilebilir olmalıdır.
- Expectations in those countries are universally high.
- Bu ülkelerdeki beklentiler evrensel olarak yüksektir.
- The universally adulated individual assessment suddenly does not apply to national people's representatives.
- Evrensel olarak benimsenen bireysel değerlendirme aniden ulusal halk temsilcileri için geçerli değildir.
Show More (4)
|