Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
external measurement
Geçmiş
İngilizce
Türkçe
1
unsuspecting
masum
adj.
Predators always prey on
unsuspecting
victims.
Yırtıcılar her zaman
masum
kurbanları avlar.
The cat sneaked up on the
unsuspecting
bird.
Kedi
masum
kuşa sinsice yaklaştı.
Show More (-1)
2
unsuspecting
hiçbir şeyin farkında olmayan
adj.
The
unsuspecting
tourists fell victim to the pickpocket's scheme.
Hiçbir şeyin farkında olmayan turistler, yankesicinin tuzağına kurban gitti.
Show More (-2)