uphill - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
uphill yokuş yukarı adv.
  • We are playing uphill on a very sloping playing field against the United States.
  • Amerika Birleşik Devletleri'ne karşı çok eğimli bir oyun alanında yokuş yukarı oynuyoruz.
  • This is an uphill road.
  • Bu yol yokuş yukarı.
  • It was an uphill struggle.
  • Yokuş yukarı bir mücadeleydi.
Show More (2)
uphill çetin adj.
  • The challenges facing the EU constitute a decidedly uphill task.
  • AB'nin karşı karşıya olduğu güçlükler kesinlikle çetin bir görev teşkil etmektedir.
  • She faces a tremendous uphill struggle.
  • Kendisi muazzam ve çetin bir mücadele ile karşı karşıyadır.
  • Greenpeace is fighting an uphill battle to save the environment.
  • Greenpeace çevreyi kurtarmak için çetin bir savaş veriyor.
Show More (1)