walker - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
walker yürüyüşçü n.
  • Sarah enjoys being a walker and explores nature trails.
  • Sarah, yürüyüş yapmaktan ve doğal parkurlarını keşfetmekten keyif alıyor.
  • Walkers are commonly called witch's tanks.
  • Yürüyüşçülere çoğunlukla cadının tankları denilmektedir.
  • I'm a fast walker.
  • Ben hızlı bir yürüyüşçüyüm.
Show More (5)
walker yürüteç n.
  • She gets about with the help of a walker.
  • Bir yürüteç yardımıyla hareket ediyor.
  • Walkers are commonly called witch's tanks.
  • Yürüteçlere genellikle cadı tankı denir.
Show More (-1)
walker (bebek) yürüteç n.
  • The baby happily moved around in the walker.
  • Bebek yürüteçle etrafta mutlu bir şekilde dolaşıyordu.
Show More (-2)
walker (engelli, yaşlı) yürüteç n.
  • Grandma used a walker to assist her in walking.
  • Büyükannem, yürümesini desteklemek için bir yürüteç kullanıyordu.
Show More (-2)
walker yaya n.
  • Tom is a fast walker.
  • Tom hızlı bir yayadır.
Show More (-2)