|
- With regard to the issue of reciprocity, this is not something we want to see.
- Mütekabiliyet konusuna gelince, bu görmek istediğimiz bir şey değil.
- However, I want to see how farmers are to become businessmen.
- Bununla birlikte, çiftçilerin nasıl iş adamı olacaklarını görmek istiyorum.
- What did we want to see?
- Ne görmek istiyorduk?
- That is the Europe that the hundreds of thousands of demonstrators in Barcelona want to see.
- Barselona'daki yüz binlerce göstericinin görmek istediği Avrupa işte budur.
- The Estonians, who also want to see themselves participating in NATO soon, are aware of this.
- Kendilerini yakın zamanda NATO'da görmek isteyen Estonyalılar da bunun farkında.
- That is what Parliament approved and what we want to see.
- Parlamento bunu onayladı ve biz de bunu görmek istiyoruz.
- That is precisely what we want to see for aircraft too.
- Uçaklar için de görmek istediğimiz şey tam olarak budur.
- Basically, we want to see what happens and what decisions the Security Council will take.
- Temel olarak, neler olacağını ve Güvenlik Konseyi'nin hangi kararları alacağını görmek istiyoruz.
- We also want to see earmarking money for lesser-used languages within relevant existing programmes.
- Ayrıca az kullanılan diller için ilgili mevcut programlarda para ayrıldığını da görmek istiyoruz.
- We want to see that follow-through to a much greater extent in future.
- Gelecekte bunun çok daha büyük ölçüde takip edildiğini görmek istiyoruz.
- The decision-makers want to see good environmental decisions made by their local authorities.
- Karar alıcılar, yerel yönetimleri tarafından iyi çevresel kararlar alındığını görmek istiyorlar.
- We all want to see democracy restored in Pakistan.
- Hepimiz Pakistan'da demokrasinin yeniden tesis edildiğini görmek istiyoruz.
- We want to see a reduction in the use of pesticides and herbicides.
- Pestisit ve herbisit kullanımında bir azalma görmek istiyoruz.
- I told him that Parliament did indeed want to see the programme wound up.
- Ona Parlamentonun gerçekten de programın sona erdiğini görmek istediğini söyledim.
- What, finally, do we want to see as the first steps?
- Son olarak, ilk adımlar olarak ne görmek istiyoruz?
- We want to see political accountability in Europe.
- Avrupa'da siyasi hesap verebilirlik görmek istiyoruz.
- The last thing we want to see is a new rift between East and West.
- Görmek istediğimiz son şey Doğu ve Batı arasında yeni bir çatlağın oluşmasıdır.
- The public want to see results, and we can obtain those results with the new Constitution.
- Halk sonuç görmek istiyor ve bu sonuçları yeni Anayasa ile elde edebiliriz.
- I want to see closer cooperation between Europol and EU law enforcement.
- Europol ve AB kolluk kuvvetleri arasında daha yakın bir işbirliği görmek istiyorum.
- What improvements do we want to see?
- Ne gibi gelişmeler görmek istiyoruz?
- This House is the true democratic forum of our continent and we want to see its rights respected.
- Bu Meclis kıtamızın gerçek demokratik forumudur ve haklarına saygı duyulduğunu görmek istiyoruz.
- Everyone is looking after number one, and that is not what we want to see.
- Herkes bir numaranın peşinde ve görmek istediğimiz şey bu değil.
- But they are forgetting, or do not want to see, that this competence must be coordinated with economic policies.
- Ancak bu yetkinliğin ekonomi politikalarıyla eşgüdümlü olması gerektiğini unutuyorlar ya da görmek istemiyorlar.
- We want to see an insurance system.
- Bir sigorta sistemi görmek istiyoruz.
- With regard to the issue of reciprocity, this is not something we want to see.
- Mütekabiliyet konusuna gelince, bu bizim görmek istediğimiz bir şey değil.
- So I want to see this agenda being driven forward.
- Dolayısıyla bu gündemin ileriye götürüldüğünü görmek istiyorum.
- However, it will take more time to achieve the excellent and exemplary administration we all want to see.
- Bununla birlikte, hepimizin görmek istediği mükemmel ve örnek yönetime ulaşmak daha fazla zaman alacaktır.
- This too is a priority for this House, and we want to see this reflected in the budget figures for next year.
- Bu da bu Meclis için bir önceliktir ve bunun gelecek yılın bütçe rakamlarına yansıdığını görmek istiyoruz.
- We want to see that reserve lifted.
- Bu rezervin kaldırıldığını görmek istiyoruz.
- We want to see insects and wild plants flourish in our countryside.
- Kırsal alanlarımızda böceklerin ve yabani bitkilerin geliştiğini görmek istiyoruz.
- We must ask if people are against the European Public Prosecutor, then what alternative do they want to see?
- Eğer insanlar Avrupa Cumhuriyet Savcısına karşı iseler, o zaman hangi alternatifi görmek istediklerini sormalıyız.
- The public would certainly not want to see the prohibition of an exemplary practice.
- Kamuoyu kesinlikle örnek bir uygulamanın yasaklandığını görmek istemeyecektir.
- We do not want to see that happen.
- Bunun gerçekleştiğini görmek istemiyoruz.
- They want to see action after 2003, not merely more words.
- Onlar 2003'ten sonra sadece daha fazla söz değil, eylem görmek istiyorlar.
- We should want to see more jobs, not less.
- Daha fazla iş görmek istemeliyiz, daha az değil.
- We want to see insects and wild plants flourish in our countryside.
- Böceklerin ve yabani bitkilerin kırsal alanlarımızda geliştiğini görmek istiyoruz.
- We want to see the expansion of 24-hour hotlines and electronic watchtowers.
- Yirmi dört saat hizmet veren yardım hatlarının ve elektronik gözetleme kulelerinin yaygınlaştığını görmek istiyoruz.
- We want to see CAP reform being discussed.
- OTP reformunun tartışıldığını görmek istiyoruz.
- We want to see practical results.
- Pratik sonuçlar görmek istiyoruz.
- I want to see sensible measures go through and not be lost.
- Mantıklı tedbirlerin hayata geçirildiğini ve kaybolmadığını görmek istiyorum.
- That is something that we in Europe never want to see again!
- Bu, Avrupa'da bir daha asla görmek istemediğimiz bir şey!
- We want to see a binding system in all Member States in order to underpin the objective described in point 2.
- Madde 2'de açıklanan hedefi desteklemek üzere tüm Üye Devletlerde bağlayıcı bir sistem görmek istiyoruz.
- I want to see total implementation.
- Tam bir uygulama görmek istiyorum.
- We want to see a legal framework for them because we believe that this is far too much like secret law-making.
- Bunlar için yasal bir çerçeve görmek istiyoruz çünkü bunun çok fazla gizli yasa yapmaya benzediğine inanıyoruz.
- All of us want to see less poverty and more social justice.
- Hepimiz daha az yoksulluk ve daha fazla sosyal adalet görmek istiyoruz.
- We do not want to see any more accidents like this one.
- Bunun gibi başka kazalar görmek istemiyoruz.
- This is the last thing our citizens want to see.
- Bu, vatandaşlarımızın görmek isteyeceği son şeydir.
- We want to see two states living side by side, peaceful and prosperous.
- Yan yana, barış ve refah içinde yaşayan iki devlet görmek istiyoruz.
- We also want to see some more immediate measures.
- Biz de daha acil tedbirler görmek istiyoruz.
- Nor do I want to see the Competition Directorate-General's role in competition policy weakened.
- Rekabet Genel Müdürlüğü'nün rekabet politikasındaki rolünün zayıfladığını da görmek istemiyorum.
- We want to see results.
- Sonuç görmek istiyoruz.
- This is a perfect example of the sort of work we do not want to see.
- Bu, görmek istemediğimiz türden bir çalışmanın mükemmel bir örneğidir.
- Even if we hear nothing else, we know that is going in the right direction in terms of the reforms that we want to see.
- Başka bir şey duymasak bile, görmek istediğimiz reformlar açısından bunun doğru yönde ilerlediğini biliyoruz.
- I should like to point out that the United States does not want to see exemption from prosecution, either.
- Amerika Birleşik Devletleri'nin de kovuşturmadan muafiyet görmek istemediğini belirtmek isterim.
- We want to see this approach taken in the ACP agreements as well.
- Bu yaklaşımın ACP anlaşmalarında da benimsendiğini görmek istiyoruz.
- We want to see a limited and efficient EU dealing with cross-border problems.
- Sınır ötesi sorunlarla ilgilenen sınırlı ve etkin bir AB görmek istiyoruz.
- That does not mean we do not all want to see them rise.
- Bu, hepimizin onların yükseldiğini görmek istemediğimiz anlamına gelmiyor.
- I want to see a pluralistic Europe.
- Çoğulcu bir Avrupa görmek istiyorum.
- That possibility does not exist and it is a possibility I want to see created.
- Bu olasılık mevcut değil ve yaratıldığını görmek istediğim bir olasılık.
- Forces of progress who want to see a less cruel form of Islamic society exist and they are growing in numbers.
- Daha az zalim bir İslam toplumu görmek isteyen ilerleme güçleri mevcuttur ve sayıları giderek artmaktadır.
- Even the majority of those in the art trade want to see common resale rights.
- Sanat ticareti yapanların çoğunluğu bile ortak yeniden satış haklarını görmek istiyor.
- I absolutely do not want to see a weakening of competition policy in general.
- Genel olarak rekabet politikasının zayıfladığını kesinlikle görmek istemiyorum.
- We want to see a system in which refunds are made on the basis of actual costs.
- Geri ödemelerin gerçek maliyetler temelinde yapıldığı bir sistem görmek istiyoruz.
- The same applies to chemicals policy, where we want to see strict wordings.
- Aynı durum, katı ifadeler görmek istediğimiz kimyasallar politikası için de geçerlidir.
- We want to see the Turkish Cypriot community with us.
- Kıbrıs Türk toplumunu yanımızda görmek istiyoruz.
- We want to see a European development fund become integral to Parliament.
- Bir Avrupa kalkınma fonunun Parlamento'nun ayrılmaz bir parçası haline geldiğini görmek istiyoruz.
- We know that many citizens want to see a clear constitution.
- Pek çok vatandaşın net bir anayasa görmek istediğini biliyoruz.
- Of course, I want to see farmers get the fairest and highest possible premium.
- Tabii ki çiftçilerin mümkün olan en adil ve en yüksek primi aldığını görmek istiyorum.
- I do not want to see a two-tier European Union built.
- İki katmanlı bir Avrupa Birliği'nin inşa edildiğini görmek istemiyorum.
- We want to see CAP reform being discussed.
- CAP reformunun tartışıldığını görmek istiyoruz.
- On the contrary, we want to see Europe at the top, and for that we need GALILEO.
- Aksine Avrupa'yı zirvede görmek istiyoruz ve bunun için GALILEO'ya ihtiyacımız var.
- We do not want to see American conditions here at home.
- Amerikan koşullarını burada, evimizde görmek istemiyoruz.
- We want to see results.
- Sonuçları görmek istiyoruz.
- I do not want to see an expansion of public spending at European level.
- Avrupa düzeyinde kamu harcamalarında bir genişleme görmek istemiyorum.
- That is something that we in Europe never want to see again.
- Bu, Avrupa'da bir daha asla görmek istemediğimiz bir şey.
- Well, I want to see them fight.
- Ben onların savaştığını görmek istiyorum.
- Would he not share my view that this is the sort of bold proposal we want to see?
- Bunun görmek istediğimiz türden cesur bir teklif olduğu görüşümü paylaşmıyor mu?
- You guys want to see a real star, look over here.
- Gerçek bir yıldız görmek istiyorsanız, buraya bakın.
- I'm sure I never want to see him again, no.
- Onu bir daha görmek istemediğime eminim, hayır.
- I'm sure I never want to see him again, no.
- Onu bir daha asla görmek istemediğime eminim, hayır.
- Sometimes, one does not want to see himself so clearly.
- Bazen insan kendini bu kadar net görmek istemiyor.
- I have a passion for music and want to see how far I can go with it.
- Müzik tutkum var ve bu konuda ne kadar ileri gidebileceğimi görmek istiyorum.
- So, I want to see how our bodies cope with this blazing heat.
- Bu yüzden vücudumuzun bu yakıcı sıcaklıkla nasıI başa çıktığını görmek istiyorum.
- I want to see an LGBTQ+ president before I die.
- Ölmeden önce bir LGBTQ+ başkanı görmek istiyorum.
- I have a passion for music and want to see how far I can go with it.
- Müzik tutkum var ve bununla nereye kadar gideceğimi görmek istiyorum.
- I have a passion for music and want to see how far I can go with it.
- Müzik tutkum var ve bununla ne kadar ileri gidebileceğimi görmek istiyorum.
- I want to see an LGBTQ+ president before I die.
- Ölmeden önce LGBTİ+ bir cumhurbaşkanı görmek istiyorum.
- So I want to see how things work and what's happening.
- Bu yüzden işlerin nasıl yürüdüğünü ve neler olduğunu görmek istiyorum.
- So, I want to see how our bodies cope with this blazing heat.
- Bu yüzden vücudumuzun bu kavurucu sıcaklıkla nasıl başa çıktığını görmek istiyorum.
- I want to see an LGBTQ+ president before I die.
- Ölmeden önce LGBTQ+ bir başkan görmek istiyorum.
- Tom just didn't want to see me.
- Tom sadece beni görmek istemedi.
- I want to see you now.
- Seni şimdi görmek istiyorum.
- Tom and Mary want to see us.
- Tom ve Mary bizi görmek istiyor.
- I want to see my brother.
- Erkek kardeşimi görmek istiyorum.
- Don't you want to see Tom and Mary?
- Tom ve Mary'yi görmek istemiyor musunuz?
- I want to see what's on the other side.
- Diğer tarafta ne olduğunu görmek istiyorum.
- Maybe you're seeing what you want to see.
- Belki de görmek istediğin şeyi görüyorsundur.
- Tom doesn't want to see it.
- Tom bunu görmek istemiyor.
- What do you want to see while you're here?
- Buradayken ne görmek istersin?
- Tom didn't want to see it.
- Tom bunu görmek istemedi.
- He is the last man I want to see.
- Görmek isteyeceğim son adam o.
- Do you want to see?
- Görmek ister misin?
- I don't want to see him now.
- Onu şimdi görmek istemiyorum.
- I thought you might want to see this.
- Bunu görmek isteyebileceğini düşündüm.
- Why does Tom want to see me?
- Tom neden beni görmek istiyor?
- They want to see you hurt.
- Senin incindiğini görmek istiyorlar.
- Don't you want to see what I just made?
- Ne yaptığımı görmek istemiyor musun?
- I don't want to see them now.
- Şimdi onları görmek istemiyorum.
- I want to see the roses.
- Gülleri görmek istiyorum.
- We want to see Tom.
- Tom'u görmek istiyoruz.
- I want to see the sights in Akiruno city.
- Akiruno şehrindeki manzaraları görmek istiyorum.
- I want to see your house.
- Evini görmek istiyorum.
- I thought you might want to see Tom right away.
- Tom'u hemen görmek isteyebileceğini düşündüm.
- I didn't want to see them.
- Onları görmek istemedim.
- I figured you'd probably never want to see me again.
- Beni muhtemelen tekrar görmek istemeyeceğini düşündüm.
- I want to see everything!
- Her şeyi görmek istiyorum!
- We want to see her.
- Onu görmek istiyoruz.
- I want to see the scene in slow motion.
- Sahneyi ağır çekimde görmek istiyorum.
- Mary doesn't want to see me, but I have to find an excuse for talking to her.
- Mary beni görmek istemiyor ama onunla konuşmak için bir bahane bulmalıyım.
- Did you want to see me about something?
- Beni bir şey için mi görmek istedin?
- I don't want to see him today.
- Bugün onu görmek istemiyorum.
- I want to see them again.
- Onları tekrar görmek istiyorum.
- Do you want to see a picture of Tom when he was baby?
- Tom'un bebek olduğu zamana ait bir resim görmek ister misin?
- Tom says he doesn't want to see Mary anymore.
- Tom, Mary'yi artık görmek istemediğini söylüyor.
- I want to see your boss.
- Patronunu görmek istiyorum.
- I want to see you again.
- Sizi tekrar görmek istiyorum.
- I want to see the manager.
- Ben yöneticiyi görmek istiyorum.
- I thought you'd want to see this.
- Bunu görmek isteyeceğini düşündüm.
- I don't want to see them naked.
- Onları çıplak görmek istemiyorum.
- Don't you want to see this?
- Bunu görmek istemiyor musun?
- Do you want to see my scar?
- Yara izimi görmek ister misin?
- Do you want to see my room?
- Odamı görmek ister misin?
- We want to see the king.
- Kralı görmek istiyoruz.
- Tom doesn't want to see us.
- Tom bizi görmek istemiyor.
- I don't want to see you disappointed.
- Seni hayal kırıklığına uğramış görmek istemiyorum.
- Do you really want to see Tom cry?
- Gerçekten Tom'u ağlarken görmek istiyor musunuz?
- I told Tom he should tell Mary he didn't want to see her anymore.
- Tom'a Mary'ye onu artık görmek istemediğini söylemesini söyledim.
- I want to see what's going to happen.
- Ne olacağını görmek istiyorum.
- Tell Tom I want to see him.
- Tom'a onu görmek istediğimi söyle.
- I want to see you in an hour.
- Seni bir saat içinde görmek istiyorum.
- I don't want to see him.
- Onu görmek istemiyorum.
- Do you want to see some of my paintings?
- Resimlerimden bazılarını görmek ister misin?
- I want to see who's in the classroom.
- Sınıfta kim olduğunu görmek istiyorum.
- They want to see you.
- Onlar seni görmek istiyor.
- I never want to see you here ever again!
- Seni bir daha asla burada görmek istemiyorum!
- I don't really want to see you suffer.
- Acı çektiğini görmek istemiyorum.
- Mary doesn't want to see me, but I have to find an excuse for talking to her.
- Mary beni görmek istemiyor, fakat onunla konuşmak için bir bahane bulmak zorundayım.
- I didn't want to see Tom again.
- Tom'u tekrar görmek istemedim.
- I want to see Tom first.
- Önce Tom'u görmek istiyorum.
- Do you want to see what I've got?
- Neyim var görmek ister misin?
- I want to see your real face.
- Gerçek yüzünü görmek istiyorum.
- I want to see you in my office this afternoon.
- Bu öğleden sonra seni ofisimde görmek istiyorum.
- I want to see Tom hit a home run.
- Tom'un sayı yaptığını görmek istiyorum.
- Do you want to see my baby?
- Bebeğimi görmek ister misin?
- Do you want to see this?
- Bunu görmek istiyor musunuz?
- I thought you'd want to see this movie.
- Bu filmi görmek isteyeceğini düşünmüştüm.
- He doesn't want to see the truth.
- Gerçeği görmek istemiyor.
- I wouldn't want to see you get hurt.
- Senin incindiğini görmek istemem.
- I want to see what the message says.
- Mesajda ne dendiğini görmek istiyorum.
- Do you want to see Tom?
- Tom'u görmek istiyor musun?
- You want to see Tom again, don't you?
- Tom'u tekrar görmek istiyorsun, değil mi?
- I want to see what I'm capable of.
- Neler yapabileceğimi görmek istiyorum.
- I want to see everything.
- Her şeyi görmek isterim.
- I want to see him no matter what.
- Ne olursa olsun onu görmek istiyorum.
- Do you want to see me do cartwheels?
- Yanlamasına takla attığımı görmek ister misin?
- Do you want to see my references?
- Referanslarımı görmek ister misin?
- He doesn't want to see you.
- O seni görmek istemiyor.
- I want to see Tom now.
- Tom'u şimdi görmek istiyorum.
- I wouldn't want to see Tom get hurt.
- Tom'un incindiğini görmek istemezdim.
- I want to see your dad.
- Babanı görmek istiyorum.
- Tom didn't want to see Mary in prison for a crime she didn't commit.
- Tom işlemediği bir suçtan dolayı Mary'yi hapishanede görmek istemiyordu.
- I want to see you tomorrow.
- Yarın seni görmek istiyorum.
- I want to see you dance.
- Seni dans ederken görmek istiyorum.
- Do you still want to see me?
- Hala beni görmek istiyor musun?
- Do you want to see something interesting?
- İlginç bir şey görmek ister misin?
- What do you think they want to see?
- Sence ne görmek istiyorlar?
- I want to see it with my own eyes.
- Onu kendi gözlerimle görmek istiyorum.
- I want to see my children educated.
- Çocuklarımı eğitimli görmek istiyorum.
- I never want to see you here ever again!
- Ben bir daha seni burada asla görmek istemiyorum.
- Why do you want to see her?
- Neden onu görmek istiyorsunuz?
- Tom told Mary he didn't want to see her again.
- Tom, Mary'ye onu bir daha görmek istemediğini söyledi.
- Do you want to see me do that again?
- Onu tekrar yapmamı görmek istiyor musun?
- Do you want to see me do cartwheels?
- Beni takla atarken görmek ister misin?
- Do you want to see it?
- Görmek ister misin?
- I don't want to see that.
- Bunu görmek istemiyorum.
- You'll want to see this.
- Bunu görmek isteyeceksin.
- Tom doesn't want to see you right now.
- Tom şu anda seni görmek istemiyor.
- I thought you'd want to see this.
- Bunu görmek isteyeceğini düşünmüştüm.
- Tom might not want to see Mary.
- Tom Mary'yi görmek istemeyebilir.
- I want to see results.
- Sonuçları görmek istiyorum.
- Does he want to see it?
- O bunu görmek ister mi?
- Do you want to see my translations?
- Çevirilerimi görmek ister misin?
- I want to see her now.
- Onu şimdi görmek istiyorum.
- I want to see your picture.
- Resmini görmek istiyorum.
- I want to see Tom win.
- Tom'un kazandığını görmek istiyorum.
- I want to see both of you.
- İkinizi de görmek istiyorum.
- I don't want to see Tom now.
- Şimdi Tom'u görmek istemiyorum.
- Do you want to see him again?
- Onu yeniden görmek istiyor musun?
- I want to see Tom doing that.
- Tom'u bunu yaparken görmek istiyorum.
- Be the change you want to see in the world.
- Dünyada görmek istediğin değişim ol.
- I think you'll want to see this.
- Bunu görmeyi isteyeceğini sanmıyorum.
- I want to see how Tom lives.
- Tom'un nasıl yaşadığını görmek istiyorum.
- He doesn't want to see the truth.
- O, gerçeği görmek istemiyor.
- I don't think I want to see Tom again.
- Tom'u tekrar görmek istediğimi sanmıyorum.
- I don't want to see anyone now.
- Şimdi kimseyi görmek istemiyorum.
- I don't really want to see you suffer.
- Gerçekten acı çektiğini görmek istemiyorum.
- Do you want to see me?
- Beni görmek ister misin?
- Tom didn't want to see Mary.
- Tom Mary'yi görmek istemiyordu.
- Didn't madam Rodriguez want to see my essay?
- Madam Rodriguez deneme yazımı görmek istemedi mi?
- I want to see exactly what's happening.
- Ne olduğunu tam olarak görmek istiyorum.
- I want to see if I can stand.
- Katlanıp katlanamayacağımı görmek istiyorum.
- She doesn't want to see you.
- Seni görmek istemiyor.
- I didn't want to see her.
- Onu görmek istemedim.
- Do you want to see my cat?
- Kedimi görmek ister misin?
- Don't you want to see the house?
- Evi görmek istemiyor musun?
- Do you want to see me do that?
- Beni bunu yaparken görmek ister misin?
- Tom didn't really want to see anyone.
- Tom gerçekten kimseyi görmek istemiyordu.
- I want to see my children educated.
- Çocuklarımı eğitilmiş görmek istiyorum.
- I want to see it with my own eyes.
- Kendi gözlerimle görmek istiyorum.
- Do you want to see what I just made?
- Ne yaptığımı görmek ister misin?
- I want to see my son.
- Oğlumu görmek istiyorum.
- I know you want to see him.
- Onu görmek istediğini biliyorum.
- Do you want to see it again?
- Onu tekrar görmek ister misin?
- Tell Tom I want to see him first thing in the morning.
- Tom'a sabah ilk iş onu görmek istediğimi söyle.
- Does Tom want to see me?
- Tom beni görmek istiyor mu?
- I want to see you in my office right away.
- Seni hemen ofisimde görmek istiyorum.
- I want to see them all.
- Hepsini görmek istiyorum.
- I want to see a show.
- Ben bir gösteri görmek istiyorum.
- I want to see Tom first thing in the morning.
- Sabah ilk iş Tom'u görmek istiyorum.
- I want to see you in your office in half an hour.
- Yarım saat içinde seni ofisinde görmek istiyorum.
- I figured you'd probably never want to see me again.
- Muhtemelen beni bir daha görmek istemeyeceğini düşündüm.
- I didn't think Tom would want to see me again.
- Tom'un beni tekrar görmek isteyeceğini düşünmemiştim.
- Even if no one goes with me, I still want to see this movie.
- Kimse benimle gitmese bile, yine de bu filmi görmek istiyorum.
- I want to see if Tom is in town.
- Tom'un kasabada olup olmadığını görmek istiyorum.
- Tell Tom I want to see him first thing in the morning.
- Tom'a sabah ilk iş olarak onu görmek istediğimi söyle.
- I know you want to see her.
- Onu görmek istediğinizi biliyorum.
- I want to see him in my office.
- Onu ofisimde görmek istiyorum.
- I don't want to see her ever again.
- Onu bir daha görmek istemiyorum.
- Do you want to see a picture of Tom when he was baby?
- Tom'un bir bebeklik fotoğrafını görmek ister misin?
- Tom didn't want to see Mary.
- Tom Mary'i görmek istemedi.
- What did you want to see Tom about?
- Tom'u ne için görmek istediniz?
- Don't you want to see what I've got?
- Bendekini görmek istemiyor musun?
- Tom doesn't want to see that.
- Tom bunu görmek istemiyor.
- I want to see Boston.
- Boston'u görmek istiyorum.
- Tom is the last person I want to see now.
- Tom şu anda görmek istediğim son kişi.
- I don't want to see you get hurt.
- Senin yaralandığını görmek istemiyorum.
- Don't you want to see the plans?
- Planları görmek istemiyor musun?
- I didn't really want to see Tom today.
- Bugün Tom'u görmek istemiyordum.
- What do you want to see while you're here?
- Buradayken ne görmek istiyorsun?
- I go up to the rooftop when I want to see the blue sky.
- Mavi gökyüzünü görmek istediğimde çatıya çıkarım.
- I want to see him again.
- Onu tekrar görmek istiyorum.
- I want to see the manager.
- Müdürü görmek istiyorum.
- I want to see him in an hour.
- Bir saat içinde onu görmek istiyorum.
- I don't want to see you get hurt.
- Senin incindiğini görmek istemiyorum.
- Do you want to see my baby?
- Bebeğimi görmek ister misiniz?
- Do you want to see my snake?
- Yılanımı görmek ister misin?
- I don't want to see that again.
- Bunu bir daha görmek istemiyorum.
- Do you want to see my translations?
- Benim çevirilerimi görmek ister misin?
- I don't want to see anyone die.
- Kimsenin öldüğünü görmek istemiyorum.
- Why do you want to see us?
- Neden bizi görmek istiyorsun?
- I don't ever want to see her again.
- Onu bir daha görmek istemiyorum.
- Maybe you're seeing what you want to see.
- Belki de sen görmek istediğini görüyorsun.
- I want to see if I can do that.
- Bunu yapıp yapamayacağımı görmek istiyorum.
- I want to see Tom succeed.
- Tom'un başarılı olduğunu görmek istiyorum.
- I want to see it for myself.
- Kendim görmek istiyorum.
- I want to see the world.
- Ben dünyayı görmek istiyorum.
- I want to see you tomorrow.
- Seni yarın görmek istiyorum.
- Tom doesn't want to see that movie.
- Tom o filmi görmek istemiyor.
- I want to see the ocean.
- Okyanusu görmek istiyorum.
- I know you want to see them.
- Onları görmek istediğini biliyorum.
- Don't you want to see more?
- Daha fazlasını görmek istemiyor musun?
- Tom doesn't want to see Mary get hurt.
- Tom, Mary'nin incindiğini görmek istemiyor.
- We have a lot of other places we want to see.
- Görmek istediğimiz bir sürü başka yer var.
- Do you want to see something amazing?
- Şaşırtıcı bir şey görmek ister misin?
- I don't want to see you here again.
- Seni burada tekrar görmek istemiyorum.
- I want to see him tonight in my office.
- Onu bu gece ofisimde görmek istiyorum.
- I know you want to see him.
- Onu görmek istediğinizi biliyorum.
- I want to see what the message says.
- Mesajda ne yazdığını görmek istiyorum.
- I want to see Tom once more.
- Ben Tom'u bir kez daha görmek istiyorum.
- I want to see, too!
- Ben de görmek istiyorum!
- I'm aware that there's only a slim chance that you'll want to see me.
- Beni görmek istemenin çok küçük bir ihtimal olduğunun farkındayım.
- Do you want to see my room?
- Odamı görmek istiyor musun?
- Do you want to see a picture of Tom?
- Tom'un bir resmini görmek ister misin?
- I want to see your expression.
- Yüz ifadeni görmek istiyorum.
- I want to see them.
- Onları görmek istiyorum.
- I didn't want to see her again.
- Onu tekrar görmek istemedim.
- Why doesn't Tom want to see me?
- Tom neden beni görmek istemiyor?
- Do you want to see something extraordinary?
- Olağanüstü bir şey görmek ister misin?
- Do you want to see something gross?
- İğrenç bir şey görmek ister misin?
- I never want to see her again.
- Onu bir daha asla görmek istemiyorum.
- Do you want to see the list?
- Listeyi görmek ister misin?
- Do you want to see my new car?
- Yeni arabamı görmek ister misin?
- I don't want to see you down here again.
- Seni burada tekrar görmek istemiyorum.
- Do you want to see what I have in my suitcase?
- Bavulumda ne olduğunu görmek ister misin?
- I think Tom is going to want to see this.
- Sanırım Tom bunu görmek isteyecek.
- Why did you want to see me?
- Neden beni görmek istedin?
- They want to see you.
- Seni görmek istiyorlar.
- Don't you want to see the world?
- Dünyayı görmek istemez misin?
- I didn't want to see Tom get hurt again.
- Tom'un tekrar incindiğini görmek istemedim.
- I want to see the horses.
- Atları görmek istiyorum.
- I want to see them tomorrow.
- Yarın onları görmek istiyorum.
- She told me once and for all that she did not want to see me again.
- Beni bir daha görmek istemediğini ilk ve son kez söyledi.
- I don't want to see you anymore.
- Artık seni görmek istemiyorum.
- I don't want to see him again.
- Onu bir daha görmek istemiyorum.
- He is the last person I want to see now.
- O, şimdi görmek istediğim en son kişidir.
- Do you want to see my snake?
- Yılanımı görmek istiyor musun?
- I never want to see him again.
- Onu bir daha asla görmek istemiyorum.
- Do you want to see me do it again?
- Bunu tekrar yaptığımı görmek ister misin?
- Do you want to see the house?
- Evi görmek ister misin?
- Tom doesn't want to see anything today.
- Tom bugün bir şey görmek istemiyor.
- We want to see you.
- Sizi görmek istiyoruz.
- Don't you want to see what's in this box?
- Bu kutunun içinde ne olduğunu görmek istemiyor musun?
- Don't you want to see Tom and Mary?
- Tom ve Mary'yi görmek istemiyor musun?
- I want to see exactly what's happening.
- Tam olarak neler olduğunu görmek istiyorum.
- That isn't what I want to see.
- Görmek istediğim şey bu değil.
- I want to see how it ends.
- Nasıl bittiğini görmek istiyorum.
- I'm not sure I want to see it.
- Bunu görmek istediğime emin değilim.
- Don't you want to see them?
- Onları görmek istemiyor musun?
- Tom doesn't want to see Mary at all.
- Tom, Mary'yi hiç görmek istemiyor.
- Tom doesn't want to see anybody today.
- Tom bugün kimseyi görmek istemiyor.
- Tom doesn't want to see me anymore.
- Tom artık beni görmek istemiyor.
- I think you're going to want to see this.
- Bence bunu görmek isteyeceksin.
- Your lawyers want to see you.
- Avukatlarınız sizi görmek istiyor.
- It is Tom whom I want to see.
- Görmek istediğim kişi Tom.
- I go up to the rooftop when I want to see the blue sky.
- Mavi gökyüzünü görmek istediğimde çatı katına çıkarım.
- Don't you want to see that happen again?
- Bunun tekrar olduğunu görmeyi istemiyor musun?
- I really want to see Tom.
- Gerçekten Tom'u görmek istiyorum.
- I really want to see Tom today.
- Bugün gerçekten Tom'u görmek istiyorum.
- Don't you want to see what Tom will do?
- Tom'un ne yapacağını görmek istemiyor musun?
- I don't want to see her anymore.
- Artık onu görmek istemiyorum.
- I want to see a volcano.
- Bir volkan görmek istiyorum.
- Who else would want to see Tom dead?
- Başka kim Tom'un öldüğünü görmek ister?
- Don't you want to see what I've got?
- Sahip olduğum şeyi görmek istemiyor musun?
- I don't want to see you.
- Seni görmek istemiyorum.
- I don't want to see them now.
- Onları şimdi görmek istemiyorum.
- Do you want to see me again?
- Beni tekrar görmek istiyor musun?
- I don't want to see that again.
- Onu asla yeniden görmek istemiyorum.
- What movie do you want to see?
- Hangi filmi görmek istersin?
- I want to see the results.
- Sonuçları görmek istiyorum.
- I want to see you in my office right now.
- Seni hemen şimdi ofisimde görmek istiyorum.
- I want to see the world.
- Dünyayı görmek istiyorum.
- Don't you want to see a picture of Tom?
- Tom'un bir resmini görmek istemiyor musun?
- I don't want to see your faces.
- Yüzünüzü görmek istemiyorum.
- He's the last man that I want to see.
- O görmek istediğim son adam.
- I want to see your dad.
- Ben babanı görmek istiyorum.
- Even if no one goes with me, I still want to see this movie.
- Kimse benimle gelmese bile, yine de bu filmi görmek istiyorum.
- Do you want to see some of my paintings?
- Benim resimlerden bazılarını görmek ister misin?
- I didn't think Tom would want to see me again.
- Tom'un beni tekrar görmek isteyeceğini düşünmedim.
- I want to see you smile.
- Gülümsediğini görmek istiyorum.
- I don't want to see him ever again.
- Onu bir daha görmek istemiyorum.
- You don't want to see me anymore, do you?
- Artık beni görmek istemiyorsun, değil mi?
- I thought Tom would want to see this.
- Tom'un bunu görmek isteyeceğini düşündüm.
- I never want to see you get sick.
- Hastalandığını asla görmek istemiyorum.
- I know you want to see her.
- Onu görmek istediğini biliyorum.
- Tom doesn't want to see you ever again.
- Tom seni bir daha görmek istemiyor.
- I don't want to see anything else.
- Başka hiçbir şey görmek istemiyorum.
- Why would Tom want to see us?
- Tom neden bizi görmek istesin?
- I should've known you wouldn't want to see me.
- Beni görmek istemeyeceğini bilmeliydim.
- I want to see the manager right now.
- Hemen müdürü görmek istiyorum.
- Please tell Tom that I don't want to see him again.
- Lütfen Tom'a onu bir daha görmek istemediğimi söyle.
- Do you want to see my stamp collection?
- Pul koleksiyonumu görmek ister misin?
- I want to see this movie.
- Bu filmi görmek istiyorum.
- I don't want to see Tom get hurt.
- Tom'un incindiğini görmek istemiyorum.
- I want to see you dance.
- Dans ettiğini görmek istiyorum.
- I want to see what's happening.
- Ne olduğunu görmek istiyorum.
- Don't you want to see what Tom is going to do?
- Tom'un ne yapacağını görmek istemiyor musun?
- I want to see them!
- Onları görmek istiyorum!
- I don't want to see Tom.
- Tom'u görmek istemiyorum.
- I don't want to see Tom anymore.
- Artık Tom'u görmek istemiyorum.
- I don't want to see that.
- Bunu görmek istemem.
- I want to see you as soon as possible.
- Sizi en kısa zamanda görmek istiyorum.
- What did you want to see me about?
- Beni ne için görmek istedin?
- I want to see you suffer.
- Seni acı çekerken görmek istiyorum.
- I want to see Tom cry.
- Tom'un ağladığını görmek istiyorum.
- I have a feeling you might want to see these.
- İçimde bunları görmek isteyebileceğine dair bir his var.
- Does Tom still want to see me?
- Tom hâlâ beni görmek istiyor mu?
- I am not sure that I want to see that.
- Bunu görmek istediğimden emin değilim.
- I want to see how you do that.
- Bunu nasıl yaptığını görmek istiyorum.
- I don't want to see you disappointed.
- Ben hayal kırıklığına uğradığını görmek istemiyorum.
- Why do you want to see Tom?
- Neden Tom'u görmek istiyorsun?
- Does Tom still want to see me?
- Tom hala beni görmek istiyor mu?
- Do you want to see your room?
- Odanı görmek ister misin?
- Why do you want to see my passport?
- Neden pasaportumu görmek istiyorsun?
- I really want to see you today.
- Gerçekten bugün seni görmek istiyorum.
- I want to see you do that.
- Bunu yaptığını görmek istiyorum.
- I never want to see your face again.
- Yüzünü bir daha asla görmek istemiyorum.
- Do you want to see my conlang?
- Yapay dilimi görmek ister misin?
- I want to see your supervisor.
- Amirinizi görmek istiyorum.
- I figured that you'd probably never want to see me again.
- Muhtemelen beni bir daha görmek istemeyeceğini düşündüm.
- Tom doesn't want to see anything today.
- Tom bugün hiçbir şey görmek istemiyor.
- I don't want to see your face again.
- Yüzünü bir daha görmek istemiyorum.
- I never ever want to see you again.
- Seni bir daha asla görmek istemiyorum.
- I really want to see him today.
- Gerçekten bugün onu görmek istiyorum.
- I don't want to see Tom get hurt.
- Tom'un yaralandığını görmek istemiyorum.
- I want to see my kids.
- Çocuklarımı görmek istiyorum.
- Tom didn't want to see Mary in prison for a crime she didn't commit.
- Tom, Mary'yi işlemediği bir suçtan dolayı hapiste görmek istemedi.
- Your lawyers want to see you.
- Avukatların seni görmek istiyor.
- Why do you want to see my passport?
- Neden pasaportumu görmek istiyorsunuz?
- I don't want to see Tom now.
- Tom'u şimdi görmek istemiyorum.
- I don't want to see anyone now.
- Şu anda kimseyi görmek istemiyorum.
- They want to see you hurt.
- Onlar senin incindiğini görmek istiyorlar.
- You don't want to see this, do you?
- Bunu görmek istemiyorsun, değil mi?
- I thought Tom would want to see this.
- Tom'un bunu görmek isteyeceğini düşünmüştüm.
- Don't you want to see my references?
- Referanslarımı görmek istemiyor musun?
- I never want to see you get in trouble.
- Başının belaya girdiğini görmek istemiyorum.
- Do you want to see it again?
- Tekrar görmek ister misin?
- Don't you want to see what I've got?
- Elimde ne olduğunu görmek istemiyor musun?
- They want to see you dead.
- Seni ölü görmek istiyorlar.
- Tom didn't really want to see anyone.
- Tom gerçekten kimseyi görmek istemedi.
- I want to see if I can stand.
- Ayakta durup duramayacağımı görmek istiyorum.
- I don't want to see it now.
- Şimdi görmek istemiyorum.
- I thought you might want to see Tom.
- Tom'u görmek isteyebileceğini düşündüm.
- We want to see Tom do that.
- Tom'un bunu yaptığını görmek istiyoruz.
- I want to see it again.
- Tekrar görmek istiyorum.
- I want to see your sister.
- Kız kardeşini görmek istiyorum.
- Tom doesn't want to see Mary's face ever again.
- Tom, Mary'nin yüzünü bir daha görmek istemiyor.
- I want to see everything.
- Her şeyi görmek istiyorum.
- I want to see you both in my office.
- İkinizi de ofisimde görmek istiyorum.
- Do you want to see him?
- Onu görmek istiyor musun?
- Mary told Tom she didn't want to see him anymore.
- Mary, Tom'a artık onu görmek istemediğini söyledi.
- I didn't want to see Tom again.
- Tom'u bir daha görmek istemedim.
- Is there something in particular that you want to see?
- Özellikle görmek istediğiniz bir şey var mı?
- I want to see him now.
- Onu şimdi görmek istiyorum.
- What do you want to see in Boston?
- Boston'da ne görmek istiyorsun?
- I don't want to see it now.
- Onu şimdi görmek istemiyorum.
- I want to see what's happening.
- Neler olduğunu görmek istiyorum.
- I really want to see you today.
- Bugün seni gerçekten görmek istiyorum.
- I want to see you after lunch.
- Öğle yemeğinden sonra seni görmek istiyorum.
- Whoever she is, I don't want to see her.
- O her kimse, onu görmek istemiyorum.
- We want to see him.
- Onu görmek istiyoruz.
- Tom and Mary want to see you.
- Tom ve Mary seni görmek istiyor.
- Tom doesn't want to see Mary again.
- Tom Mary'yi tekrar görmek istemiyor.
- I want to see you before you go.
- Sen gitmeden önce seni görmek istiyorum.
- Don't you want to see what else I've got?
- Başka neyim var görmek istemiyor musun?
- I don't want to see it.
- Onu görmek istemiyorum.
- I want to see him.
- Onu görmek istiyorum.
- I never want to see you again.
- Seni bir daha asla görmek istemiyorum.
- I want to see them in an hour.
- Bir saat içinde onları görmek istiyorum.
- Why doesn't Tom want to see me?
- Neden Tom beni görmek istemiyor?
- I don't want to see you here again.
- Seni bir daha burada görmek istemiyorum.
- I want to see them all.
- Onların hepsini görmek istiyorum.
- Do you want to see Tom again?
- Tom'u tekrar görmek ister misin?
- Do you want to see where Tom is buried?
- Tom'un nereye gömüldüğünü görmek istiyor musun?
- Dan doesn't want to see Linda anymore.
- Dan artık Linda'yı görmek istemiyor.
- I thought Tom would want to see this movie.
- Tom'un bu filmi görmek isteyeceğini düşündüm.
- I want to see your mother.
- Anneni görmek istiyorum.
- I want to see her in my office.
- Onu ofisimde görmek istiyorum.
- I've seen all I want to see.
- Görmek istediğim her şeyi gördüm.
- I want to see if I can find out where Tom hid the stolen money.
- Tom'un çalınan parayı nereye sakladığını bulup bulamayacağımı görmek istiyorum.
- I want to see you in my office.
- Seni ofisimde görmek istiyorum.
- Fadil didn't want to see Layla anymore.
- Fadıl artık Leyla'yı görmek istemiyordu.
- I want to see Tom dance.
- Tom'u dans ederken görmek istiyorum.
- I want to see you both in my office.
- Her ikinizi de ofisimde görmek istiyorum.
- I want to see Tom riding his unicycle.
- Tom'un tek tekerlekli bisikletine binmesini görmek istiyorum.
- I don't want to see anyone today.
- Bugün kimseyi görmek istemiyorum.
- I don't want to see Tom again.
- Tom'u bir daha görmek istemiyorum.
- I just want to see what it's like.
- Nasıl bir şey olduğunu görmek istiyorum.
- Do you want to see my references?
- Referanslarımı görmek ister misiniz?
- I want to see it.
- Onu görmek istiyorum.
- Tom didn't want to see you.
- Tom seni görmek istemedi.
- I want to see it for myself.
- Ben onu kendim için görmek istiyorum.
- I want to see it again.
- Onu tekrar görmek istiyorum.
- I want to see Tom in an hour.
- Bir saat içinde Tom'u görmek istiyorum.
- I want to see you in an hour.
- Bir saat içinde seni görmek istiyorum.
- I want to see Tom in my office.
- Tom'u ofisimde görmek istiyorum.
- Want to see a magic trick?
- Sihirbazlık numarası görmek ister misin?
- Tom doesn't want to see the results.
- Tom sonuçları görmek istemiyor.
- Some people don't want to see others improve.
- Bazı insanlar başkalarının geliştiğini görmek istemez.
- We want to see Tom do that.
- Biz Tom'un onu yaptığını görmek istiyoruz.
- I wouldn't want to see Tom get hurt.
- Ben Tom'un acı çekmesini görmeyi istemezdim.
- I really want to see her today.
- Gerçekten bugün onu görmek istiyorum.
- I want to see you for a moment.
- Seni biraz görmek istiyorum.
- You only see what you want to see.
- Sadece görmek istediğini görürsün.
- Don't you want to see what I have in my suitcase?
- Bavulumda ne olduğunu görmek istemiyor musun?
- I didn't want to see Tom get hurt.
- Tom'un yaralandığını görmek istemedim.
- I don't ever want to see her again.
- Onu asla yeniden görmek istemiyorum.
- I really want to see the Leaning Tower of Pisa.
- Gerçekten Pisa kulesini görmek istiyorum.
- Tom is the last person I want to see right now.
- Tom şu anda görmek istediğim son kişi.
- I want to see how you do that.
- Senin onu nasıl yaptığını görmek istiyorum.
- I really want to see him today.
- Bugün onu gerçekten görmek istiyorum.
- I really want to see the Leaning Tower of Pisa.
- Pisa Kulesi'ni gerçekten görmek istiyorum.
- Does Tom want to see it?
- Tom bunu görmek istiyor mu?
- I want to see my parents.
- Ailemi görmek istiyorum.
- Don't you want to see Tom?
- Tom'u görmek istemiyor musun?
- I really want to see them today.
- Bugün onları gerçekten görmek istiyorum.
- I don't want to see that movie.
- O filmi görmek istemiyorum.
- I do want to see you.
- Seni görmek istiyorum.
- Tom said he didn't want to see Mary anymore.
- Tom artık Mary'yi görmek istemediğini söyledi.
- I want to see them first.
- Önce onları görmek istiyorum.
- I want to see her first.
- Önce onu görmek istiyorum.
- That isn't what I want to see.
- Görmek istediğim o değil.
- I don't want to see anybody.
- Kimseyi görmek istemiyorum.
- Do you want to see something amazing?
- Harika bir şey görmek ister misin?
- I think you're going to want to see this.
- Sanırım bunu görmek isteyeceksin.
- I don't want to see her.
- Onu görmek istemiyorum.
- I want to see the land and the sun.
- Toprağı ve güneşi görmek istiyorum.
- I want to see her now.
- Şimdi onu görmek istiyorum.
- I wouldn't want to see you get hurt.
- Yaralandığını görmek istemiyorum.
- I want to see the countryside.
- Kırsal bölgeyi görmek istiyorum.
- I want to see my friends in Canada.
- Kanada'daki arkadaşlarımı görmek istiyorum.
- Do you really want to see Tom cry?
- Tom'u gerçekten ağlarken görmek istiyor musun?
- Do you want to see the house?
- Evi görmek istiyor musun?
- Don't you want to see me do that?
- Onu yapmamı görmek istemiyor musun?
- I want to see him now.
- Şimdi onu görmek istiyorum.
- I don't want to see her today.
- Bugün onu görmek istemiyorum.
- Don't you want to see Tom again?
- Tom'u tekrar görmek istemez misin?
- Tom didn't want to see Mary again.
- Tom, Mary'yi bir daha görmek istemedi.
- Do you want to see what I've got?
- Neye sahip olduğumu görmek ister misin?
- I didn't want to see him.
- Onu görmek istemedim.
- I want to see for myself.
- Kendim görmek istiyorum.
- I want to see them in an hour.
- Onları bir saat içinde görmek istiyorum.
- I also want to see the ocean.
- Ben de okyanusu görmek istiyorum.
- Do you want to see what else I've got?
- Başka nelerim olduğunu görmek ister misin?
- I want to see you do that.
- Bunu yaparken seni görmek istiyorum.
- I want to see Tom play golf.
- Tom'un golf oynadığını görmek istiyorum.
- I told Tom that I didn't want to see him ever again.
- Tom'a onu bir daha görmek istemediğimi söyledim.
- I really want to see you.
- Sizi gerçekten görmek istiyorum.
- I want to see your mom.
- Ben anneni görmek istiyorum.
- I just want to see my daughter.
- Sadece kızımı görmek istiyorum.
- I don't want to see anyone today.
- Bugün hiç kimseyi görmek istemiyorum.
- I don't want to see your faces.
- Yüzlerinizi görmek istemiyorum.
- I want to see Tom doing that.
- Tom'un onu yaptığını görmek istiyorum.
- I want to see you now.
- Şimdi seni görmek istiyorum.
- I want to see him tomorrow.
- Yarın onu görmek istiyorum.
- I want to see Tom again.
- Tom'u tekrar görmek istiyorum.
- Don't you want to see the world?
- Dünyayı görmek istemiyor musun?
- I don't want to see that happen.
- Bunun olduğunu görmek istemiyorum.
- Don't you want to see Tom again?
- Tom'u tekrar görmek istemiyor musun?
- I don't want to see your face ever again.
- Yüzünü bir daha görmek istemiyorum.
- Maybe Tom thought you wouldn't want to see him.
- Belki Tom onu görmek istemeyeceğinizi düşünmüştür.
- I just want to see what happens.
- Ne olacağını görmek istiyorum.
- I never want to see you get in trouble.
- Başını belaya soktuğunu asla görmek istemiyorum.
- I want to see you.
- Seni görmek istiyorum.
- I want to see your driver's license.
- Ehliyetinizi görmek istiyorum.
- Tom didn't want to see it.
- Tom görmek istemedi.
- Is there something in particular that you want to see?
- Görmek istediğin özel bir şey var mı?
- She told me once and for all that she did not want to see me again.
- O bana ilk ve son kez beni tekrar görmek istemediğini söyledi.
- I want to see the streets.
- Sokakları görmek istiyorum.
- I want to see my brother.
- Kardeşimi görmek istiyorum.
- I just don't want to see you get hurt.
- Ben sadece zarar görmeni istemiyorum.
- I want to see you suffer.
- Senin acı çektiğini görmek istiyorum.
- It is Tom whom I want to see.
- Görmek istediğim Tom'dur.
- I told Tom he should tell Mary he didn't want to see her anymore.
- Ben Tom'a artık onun onu görmek istemediğini Mary'ye söylemesi gerektiğini söyledim.
- I really want to see Kumiko.
- Kumiko'yu gerçekten görmek istiyorum.
- I didn't really want to see Tom today.
- Bugün Tom'u gerçekten görmek istemedim.
- I want to see him at all costs.
- Ne pahasına olursa olsun onu görmek istiyorum.
- Do you want to see where Tom is buried?
- Tom'un gömülü olduğu yeri görmek ister misin?
- I didn't think you'd want to see me again.
- Beni tekrar görmek isteyeceğini düşünmedim.
- Are you saying that you don't want to see me anymore?
- Artık beni görmek istemediğini mi söylüyorsun?
- Do you want to see my conlang?
- Benim yapay dilimi görmek ister misin?
- I want to see you first.
- Önce seni görmek istiyorum.
- I want to see him first.
- Önce onu görmek istiyorum.
- I want to see them now.
- Onları şimdi görmek istiyorum.
- Is there somebody you want to see?
- Görmek istediğin biri var mı?
- Do you want to see me do that again?
- Bunu tekrar yaptığımı görmek ister misin?
- What do you think they want to see?
- Onların ne görmek istediklerini düşünüyorsun?
- I'm not sure I want to see it.
- Görmek istediğimden emin değilim.
- I don't know who you want to see.
- Kimi görmek istediğini bilmiyorum.
- I think Tom will want to see this.
- Sanırım Tom bunu görmek isteyecektir.
- I didn't want to see Tom get hurt.
- Tom'un incindiğini görmek istemedim.
- There's someone else I want to see.
- Görmek istediğim başka biri var.
- Tom didn't want to see us.
- Tom bizi görmek istemedi.
- I want to see you first.
- İlk önce sizi görmek istiyorum.
- Why would Tom want to see us?
- Tom neden bizi görmek ister?
- I want to see her tomorrow.
- Yarın onu görmek istiyorum.
- I want to see you, when convenient, to discuss the matter you emailed me about.
- Bana mail attığın konuyu konuşmak için uygun bir zamanda seni görmek istiyorum.
- I think Tom is going to want to see this.
- Bence Tom bunu görmek isteyecektir.
- I want to see that again.
- Bunu tekrar görmek istiyorum.
- I don't want to see them today.
- Bugün onları görmek istemiyorum.
- I want to see that happen.
- Bunun gerçekleştiğini görmek istiyorum.
- I want to see you first.
- İlk önce seni görmek istiyorum.
- If you want to see Tom, you have to hurry.
- Tom'u görmek istiyorsan, acele etmelisin.
- They want to see you dead.
- Onlar seni cansız görmek istiyor.
- Do you want to see her?
- Onu görmek istiyor musun?
- Does he want to see it?
- Görmek istiyor mu?
- I want to see them tomorrow.
- Onları yarın görmek istiyorum.
- Don't you want to see my references?
- Referanslarımı görmek istemiyor musunuz?
- Are you honestly telling me you never want to see Tom again?
- Gerçekten Tom'u bir daha görmek istemediğini mi söylüyorsun?
- Do you want to see your room?
- Odanı görmek istiyor musun?
- Both of us want to see the movie.
- İkimiz de filmi görmek istiyoruz.
- If you want to see a UFO, keep watching the skies.
- Bir UFO görmek istiyorsan, gökyüzüne bakmaya devam et.
- Do you want to see something funny?
- Komik bir şey görmek ister misin?
- Don't you want to see your kids?
- Çocuklarını görmek istemiyor musun?
- I want to see Tom before I leave.
- Gitmeden önce Tom'u görmek istiyorum.
- They want to see how we react.
- Nasıl tepki göstereceğimizi görmek istiyorlar.
- I really want to see her today.
- Bugün onu gerçekten görmek istiyorum.
- I don't want to see her now.
- Onu şimdi görmek istemiyorum.
- Don't you want to see your kids?
- Çocuklarınızı görmek istemiyor musunuz?
- I want to see the movie.
- Filmi görmek istiyorum.
- I don't want to see Tom right now.
- Şu anda Tom'u görmek istemiyorum.
- Do you want to see it?
- Onu görmek ister misiniz?
- Don't you want to see what's inside the cave?
- Mağaranın içinde ne olduğunu görmek istemiyor musun?
- Don't you want to see me do that?
- Bunu yaptığımı görmek istemiyor musun?
- Do you want to see my baby?
- Bebeğimi görmek istiyor musun?
- I want to see your mom.
- Anneni görmek istiyorum.
- We want to see you.
- Seni görmek istiyoruz.
- I really want to see them today.
- Gerçekten bugün onları görmek istiyorum.
- He is the last person I want to see now.
- Şu anda görmek istediğim son kişi o.
- I don't ever want to see him again.
- Onu bir daha görmek istemiyorum.
- Does Tom want to see me now?
- Tom beni şimdi görmek istiyor mu?
- I don't want to see him anymore.
- Artık onu görmek istemiyorum.
- I want to see if Tom is in town.
- Tom'un şehirde olup olmadığını görmek istiyorum.
- Do you want to see me again?
- Beni tekrar görmek ister misin?
- Do you want to see the plans?
- Planları görmek ister misin?
- Tom doesn't want to see me.
- Tom beni görmek istemiyor.
- Why do you want to see her?
- Neden onu görmek istiyorsun?
- We want to see the Neuschwanstein Castle.
- Neuschwanstein Şatosunu görmek istiyoruz.
- I'm not even sure I want to see that movie.
- O filmi görmek istediğimden bile emin değilim.
- Tom says he doesn't want to see Mary anymore.
- Tom artık Mary'yi görmek istemediğini söylüyor.
- I want to see Tom dance.
- Tom'un dans ettiğini görmek istiyorum.
- I think you'll want to see this.
- Sanırım bunu görmek isteyeceksin.
- They want to see how we react.
- Nasıl tepki vereceğimizi görmek istiyorlar.
- Do you want to see it now?
- Onu şimdi görmek ister misin?
- I want to see you laugh.
- Seni gülerken görmek istiyorum.
- We want to see it.
- Görmek istiyoruz.
- I don't want to see him at all.
- Onu hiç görmek istemiyorum.
- Do you want to see something cool?
- Güzel bir şey görmek ister misin?
- I want to see what I'm up against.
- Neyle karşı karşıya olduğumu görmek istiyorum.
- Tom doesn't want to see us again.
- Tom bizi bir daha görmek istemiyor.
- Mary told Tom she didn't want to see him anymore.
- Mary Tom'a onu bir daha görmek istemediğini söyledi.
- I know you want to see Tom.
- Tom'u görmek istediğini biliyorum.
- Tom doesn't want to see Mary.
- Tom Mary'yi görmek istemiyor.
- I really want to see Tom.
- Tom'u gerçekten görmek istiyorum.
- I didn't want to see Tom.
- Tom'u görmek istemedim.
- Don't you want to see her?
- Onu görmek istemiyor musun?
- Don't you want to see what I just made?
- Az önce ne yaptığımı görmek istemiyor musun?
- I still want to see you tomorrow.
- Ben hâlâ yarın seni görmek istiyorum.
- Tom told Mary he didn't want to see her anymore.
- Tom, Mary'e artık onu görmek istemediğini söyledi.
- Tom doesn't want to see Mary now.
- Tom şimdi Mary'yi görmek istemiyor.
- I know that you still want to see me.
- Beni hâlâ görmek istediğini biliyorum.
- Why should Tom want to see Mary?
- Tom neden Mary'yi görmek istesin?
- I want to see who's in the classroom.
- Sınıfta kim var görmek istiyorum.
- Don't you want to see Tom's paintings?
- Tom'un resimlerini görmek istemiyor musun?
- I want to see her in an hour.
- Bir saat içinde onu görmek istiyorum.
- I don't want to see him now.
- Şimdi onu görmek istemiyorum.
- We want to see the Neuschwanstein Castle.
- Neuschwanstein kalesini görmek istiyoruz.
- Tom didn't want to see the results.
- Tom sonuçları görmek istemedi.
- Do you want to see him again?
- Onu tekrar görmek istiyor musun?
- I don't want to see Tom today.
- Bugün Tom'u görmek istemiyorum.
- I didn't think you'd want to see me again.
- Beni tekrar görmek isteyeceğini düşünmemiştim.
- Tom doesn't want to see us again.
- Tom bizi tekrar görmek istemiyor.
- Tom didn't want to see Mary again.
- Tom Mary'yi tekrar görmek istemedi.
- I want to see you upstairs.
- Seni yukarıda görmek istiyorum.
- Do you want to see them?
- Onları görmek ister misin?
- I thought Tom would want to see this movie.
- Tom'un bu filmi görmek isteyeceğini düşünmüştüm.
- She doesn't want to see you.
- O seni görmek istemiyor.
- I want to see Native Americans in Brazil.
- Brezilya'daki Amerikan yerlilerini görmek istiyorum.
- I really want to see Tom today.
- Bugün Tom'u gerçekten görmek istiyorum.
- I don't want to see him, let alone go out with him.
- Onunla çıkmak şöyle dursun, ben onu görmek istemiyorum.
- Do you want to see what I just made?
- Az önce yaptığımı görmek istiyor musun?
- I want to see Laurie.
- Laurie'yi görmek istiyorum.
- I didn't want to see them again.
- Onları tekrar görmek istemedim.
- I don't generally go out of the house to want to see other people.
- Genelde evden dışarı çıkıp diğer insanları görmek istemem.
- I want to see your real face.
- Ben senin gerçek yüzünü görmek istiyorum.
- You're going to want to see this.
- Bunu görmek isteyeceksin.
- I want to see her tomorrow.
- Onu yarın görmek istiyorum.
- I never want to see his face again, so I tore all of his pictures into pieces and burned them.
- Yüzünü bir daha görmek istemediğim için tüm fotoğraflarını parçalara ayırıp yaktım.
- Tom didn't want to see me.
- Tom beni görmek istemedi.
- I don't want to see Tom naked.
- Tom'u çıplak görmek istemiyorum.
- What makes you think I'd want to see that?
- Bunu görmek isteyeceğimi nereden çıkardın?
- Most people see only what they want to see.
- Çoğu insan sadece görmek istediklerini görür.
- Do you want to see the school where Tom graduated from?
- Tom'un mezun olduğu okulu görmek ister misin?
- I want to see Tom play golf.
- Tom'u golf oynarken görmek istiyorum.
- I don't want to see your face ever again.
- Bir daha senin yüzünü görmek istemiyorum.
- Why do you want to see him?
- Neden onu görmek istiyorsun?
- I don't want to see her naked.
- Onu çıplak görmek istemiyorum.
- Are you honestly telling me you never want to see Tom again?
- Bana dürüstçe Tom'u bir daha asla görmek istemediğini mi söylüyorsun?
- I don't want to see you naked.
- Seni çıplak görmek istemiyorum.
- In five minutes I want to see you on the balcony.
- Beş dakika içinde seni balkonda görmek istiyorum.
- Didn't madam Rodriguez want to see my essay?
- Bayan Rodriguez kompozisyonumu görmek istemedi mi?
- I want to see it done right.
- Bunun doğru yapıldığını görmek istiyorum.
- I want to see you alone.
- Seni yalnız görmek istiyorum.
- I want to see a volcano.
- Bir yanardağ görmek istiyorum.
- Tom doesn't want to see it.
- Tom görmek istemiyor.
- If you want to see a UFO, keep watching the skies.
- Eğer bir UFO görmek istiyorsanız, gökyüzünü izlemeye devam edin.
- Tom and I want to see you.
- Tom ve ben seni görmek istiyoruz.
- Tom doesn't want to see Mary again.
- Tom, Mary'yi bir daha görmek istemiyor.
- I don't want to see you ever again.
- Seni bir daha görmek istemiyorum.
- I want to see my parents.
- Anne babamı görmek istiyorum.
- I want to see Tom now.
- Şimdi Tom'u görmek istiyorum.
- I want to see Tom happy and successful.
- Tom'u mutlu ve başarılı görmek istiyorum.
- Tom said he didn't want to see that movie.
- Tom o filmi görmek istemediğini söyledi.
- We want to see it.
- Onu görmek istiyoruz.
- Tom doesn't want to see you.
- Tom seni görmek istemiyor.
- I want to see you again.
- Seni tekrar görmek istiyorum.
- I want to see the movie again.
- Filmi tekrar görmek istiyorum.
- We want to see Tom.
- Biz Tom'u görmek istiyoruz.
- We want to see the Neuschwanstein Castle.
- Neuschwanstein Şatosu'nu görmek istiyoruz.
- He's the last man that I want to see.
- Görmek istediğim son insandır.
- I want to see you a minute.
- Seni bir dakika görmek istiyorum.
- Tom doesn't want to see Mary.
- Tom Mary'yi görmek istemiyordu.
- Do you want to see my kitten?
- Yavru kedimi görmek istiyor musun?
- What did you want to see me about, Tom?
- Beni ne için görmek istedin Tom?
- You don't want to see this, do you?
- Bunu görmek istemezsin, değil mi?
- I want to see that.
- Onu görmek istiyorum.
- I want to see you in my office right now.
- Derhal seni ofisimde görmek istiyorum.
- I don't want to see anybody today.
- Bugün kimseyi görmek istemiyorum.
- They don't want to see me.
- Beni görmek istemiyorlar.
- I want to see Tom once more.
- Tom'u bir kez daha görmek istiyorum.
- Want to see a magic trick?
- Sihirli bir numara görmek ister misin?
- Tom doesn't want to see Mary anymore.
- Tom artık Mary'yi görmek istemiyor.
- We want to see them.
- Onları görmek istiyoruz.
- I want to see that girl again some day.
- Bir gün o kızı tekrar görmek istiyorum.
- I want to see him tonight in my office.
- Onu bu akşam ofisimde görmek istiyorum.
- I want to see her again.
- Onu tekrar görmek istiyorum.
- I want to see you before you go.
- Gitmeden önce seni görmek istiyorum.
- I don't want to see you down here again.
- Seni bir daha burada görmek istemiyorum.
- She will be happy to know you want to see her.
- Onu görmek istediğini bilmek onu mutlu edecektir.
- I want to see you upstairs.
- Seni üst katta görmek istiyorum.
- I'm the last person Tom would want to see.
- Tom'un görmek isteyeceği son kişi benim.
- Do you want to see my bedroom?
- Yatak odamı görmek ister misin?
- I don't ever want to see Tom again.
- Tom'u bir daha görmek istemiyorum.
- You are the very man I want to see.
- Görmek istediğim adam sensin.
- Tom doesn't ever want to see Mary again.
- Tom, Mary'yi bir daha görmek istemiyor.
- Tom doesn't want to see Mary now.
- Tom şu anda Mary'yi görmek istemiyor.
- I want to see what Tom found.
- Tom'un ne bulduğunu görmek istiyorum.
- What makes you think I'd want to see that?
- Onu görmek isteyeceğimi sana düşündüren ne?
- I want to see how it ends.
- Bunun nasıl bittiğini görmek istiyorum.
- Don't you want to see that happen again?
- Onun bir daha olmasını görmek istemiyor musun?
- Sami didn't want to see Layla sad.
- Sami, Layla'yı üzgün görmek istemedi.
- Do you want to see a trick?
- Bir hile görmek istiyor musun?
- Do you want to see what's inside the cave?
- Mağaranın içinde ne olduğunu görmek ister misin?
- Tom doesn't want to see Mary at all.
- Tom hiçbir şekilde Mary'yi görmek istemiyor.
- Don't you want to see the school that Tom went to?
- Tom'un gittiği okulu görmek istemiyor musun?
- I do not want to see their perverted smirks.
- Onların sapık sırıtışlarını görmek istemiyorum.
- I don't want to see anybody.
- Hiç kimseyi görmek istemiyorum.
- I want to see Tom.
- Tom'u görmek istiyorum.
- I don't particularly want to see the game.
- Maçı ille de görmek istemiyorum.
- Tom doesn't want to see Mary at all.
- Tom Mary'yi hiç görmek istemiyor.
- I want to see more.
- Daha fazlasını görmek istiyorum.
- He is the last man I want to see.
- O, görmek istediğim son adamdır.
- I didn't want to see Tom's face.
- Tom'un yüzünü görmek istemedim.
- I thought you might want to see Tom right away.
- Tom'u derhal görmek isteyebileceğini düşündüm.
- Tom didn't want to see that.
- Tom bunu görmek istemedi.
- Do you want to see this?
- Bunu görmek istiyor musun?
- Do you want to see my boat?
- Teknemi görmek ister misin?
- I want to see it done right.
- Doğru yapıldığını görmek istiyorum.
- Don't you want to see the school where Tom graduated from?
- Tom'un mezun olduğu okulu görmek istemiyor musun?
- I want to see them now.
- Şimdi onları görmek istiyorum.
- I want to see the manager right now.
- Hemen yöneticiyi görmek istiyorum.
- Tom made it clear that he didn't want to see Mary.
- Tom, Mary'yi görmek istemediğini açıkça belirtti.
- You are the very man I want to see.
- Tam görmek istediğim adamsın.
- I want to see what you have inside your house.
- Evinin içinde ne olduğunu görmek istiyorum.
- I don't want to see her now.
- Şimdi onu görmek istemiyorum.
- Tom doesn't want to see anyone.
- Tom kimseyi görmek istemiyor.
- I want to see him in an hour.
- Onu bir saat içinde görmek istiyorum.
- In which language do you want to see names of animals?
- Hayvanların isimlerini hangi dilde görmek istersiniz?
- I'll let Tom know you want to see him.
- Tom'a onu görmek istediğini söyleyeceğim.
- Tom doesn't want to see that.
- Tom onu görmek istemiyor.
- I never want to see that guy again.
- O adamı bir daha asla görmek istemiyorum.
- Don't you want to see the list?
- Listeyi görmek istemiyor musun?
- I want to see what Tom wants first.
- Önce Tom'un ne istediğini görmek istiyorum.
- Do you want to see my kitten?
- Yavru kedimi görmek ister misin?
- I don't want to see Tom here again.
- Tom'u bir daha burada görmek istemiyorum.
- Don't you want to see what I've got?
- Neye sahip olduğumu görmek istemiyor musun?
- Do you want to see a trick?
- Bir numara görmek ister misin?
- I don't want to see anyone.
- Kimseyi görmek istemiyorum.
- If you want to see Tom, you have to hurry.
- Tom'u görmek istiyorsan acele etmelisin.
- I want to see Tom tomorrow.
- Yarın Tom'u görmek istiyorum.
- I didn't want to see him again.
- Onu tekrar görmek istemedim.
- Do you want to see something extraordinary?
- Olağanüstü bir şey görmek istiyor musun?
- I want to see this.
- Bunu görmek istiyorum.
- I want to see what I'm capable of.
- Elimden ne geleceğini görmek istiyorum.
- Don't you want to see your room?
- Odanı görmek istemiyor musun?
- Tom didn't want to see either of us.
- Tom ikimizi de görmek istemedi.
- I really want to see you.
- Seni gerçekten görmek istiyorum.
- I don't want to see him naked.
- Onu çıplak görmek istemiyorum.
- I want to see them in my office.
- Onları ofisimde görmek istiyorum.
- What do you want to see?
- Ne görmek istiyorsun?
- I'm not sure I want to see this.
- Bunu görmek istediğimden emin değilim.
- I know you don't ever want to see me again.
- Beni bir daha görmek istemediğini biliyorum.
- Tom doesn't want to see either of us.
- Tom ikimizi de görmek istemiyor.
- Why do you want to see me?
- Neden beni görmek istiyorsun?
- I don't think anybody would want to see that movie more than once.
- Kimsenin o filmi bir kereden fazla görmek isteyeceğini sanmıyorum.
- I don't want to see you again.
- Seni bir daha görmek istemiyorum.
- Do you want to see my boat?
- Benim teknemi görmek ister misin?
- Don't you want to see him?
- Onu görmek istemiyor musun?
- Do you want to see me do it again?
- Tekrar yaptığımı görmek ister misin?
- I want to see what's going to happen.
- Neler olacağını görmek istiyorum.
- Do you want to see more?
- Daha fazlasını görmek ister misin?
- I think Tom will want to see this.
- Bence Tom bunu görmek isteyecektir.
- Do you want to see what I just made?
- Az önce yaptığım şeyi görmek ister misin?
- Now, what do you want to see?
- Şimdi, ne görmek istiyorsun?
- Why do you want to see them?
- Neden onları görmek istiyorsun?
- I want to see Tom riding his unicycle.
- Tom'u tek tekerlekli bisiklet sürerken görmek istiyorum.
- In which language do you want to see names of animals?
- Hangi dilde hayvanların adlarını görmek istiyorsun?
- Do you want to see Tom again?
- Tom'u tekrar görmek istiyor musun?
- I still want to see you tomorrow.
- Yine de seni yarın görmek istiyorum.
- I don't want to see anything else.
- Başka bir şey görmek istemiyorum.
- I don't want to see this again.
- Bunu tekrar görmek istemiyorum.
- I know you want to see Tom.
- Tom'u görmek istediğinizi biliyorum.
- Do you want to see it now?
- Şimdi görmek ister misin?
- I didn't want to see Tom.
- Tom'u görmek istemiyordum.
Show More (790)
|
