İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
Trade/Economic | ||
Ticaret/Ekonomi | working-day s. | çalışma günleriyle ilgili |
Ticaret/Ekonomi | working-day s. | iş günleriyle ilgili |
Ticaret/Ekonomi | working-day s. | günlük |
Ticaret/Ekonomi | working-day s. | çalışkan |
Ticaret/Ekonomi | working-day s. | zorla ilerleyen |
İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | working day i. | çalışma günü | ||
The working day for these children is up to 15 hours long. Bu çocuklar için çalışma günü 15 saate kadar çıkmaktadır. More Sentences |
||||
Genel | working day i. | iş günü | ||
Many European women have had their working days ruined by men who will not take no for an answer. Birçok Avrupalı kadının iş günleri, hayır cevabını kabul etmeyen erkekler tarafından mahvedildi. More Sentences |
||||
Trade/Economic | ||||
Ticaret/Ekonomi | working day i. | çalışma günü | ||
The working day for these children is up to fifteen hours long. Bu çocuklar için çalışma günü on beş saate kadar çıkmaktadır. More Sentences |
||||
Ticaret/Ekonomi | working day i. | iş günü | ||
These had already reached 20% on 2 January, the first working day. Bu oran ilk iş günü olan 2 Ocak'ta %20'ye ulaşmıştı. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | working day i. | işgünü | ||
Genel | bank working day i. | bankanın açık olduğu gün | ||
Genel | busy working day i. | yoğun iş günü/mesai | ||
Phrases | ||||
İfadeler | have a nice working day expr. | iyi çalışmalar | ||
Speaking | ||||
Konuşma | have a nice working day expr. | hayırlı işler | ||
Trade/Economic | ||||
Ticaret/Ekonomi | working day i. | adi gün | ||
Ticaret/Ekonomi | bank working day i. | bankanın açık olduğu gün | ||
Ticaret/Ekonomi | bank working day i. | banka çalışma günü | ||
Ticaret/Ekonomi | per weather working day i. | beher hava müsaadeli çalışma günü | ||
Ticaret/Ekonomi | working day i. | işgünü | ||
Ticaret/Ekonomi | eight-hours working day i. | sekiz saatlik çalışma günü | ||
Mining | ||||
Maden | colliery working day i. | kömür ocağı işgünü |