|
Kategori |
Türkçe |
İngilizce |
|
Common Usage |
|
1 |
Yaygın Kullanım |
peçe ile örtmek |
veil f.
|
|
General |
|
2 |
Genel |
özellikle ispanyol veya latin amerikalı kadınların başlarını ve omuzlarını örtmek için kullandığı genellikle siyah kumaştan yapılan şal |
manto i.
|
|
3 |
Genel |
başı örtmek için takılan sıkı takke |
coif i.
|
|
|
4 |
Genel |
gece uykusuna yatırılan çocuğun üstünü örtmek |
tuck someone in f.
|
|
5 |
Genel |
saman ile örtmek (dam) |
thatch f.
|
|
6 |
Genel |
önüne bir şey koyarak örtmek |
screen off f.
|
|
7 |
Genel |
parmaklıklarla örtmek |
bar f.
|
|
8 |
Genel |
kuru otla örtmek |
mulch f.
|
|
9 |
Genel |
haşe örtmek |
caparison f.
|
|
10 |
Genel |
üstünü örtmek |
clothe f.
|
|
11 |
Genel |
battaniye ile örtmek |
blanket f.
|
|
12 |
Genel |
ata süslü çul örtmek |
trap f.
|
|
13 |
Genel |
etek ile örtmek |
skirt f.
|
|
14 |
Genel |
çarşaf örtmek |
sheet f.
|
|
15 |
Genel |
tonozla örtmek |
vault f.
|
|
16 |
Genel |
ağ ile örtmek |
net f.
|
|
17 |
Genel |
çatısını örtmek |
roof f.
|
|
18 |
Genel |
kumaşla örtmek |
drape f.
|
|
19 |
Genel |
maske ile örtmek |
mask f.
|
|
20 |
Genel |
açığını örtmek |
cover up one's fraud f.
|
|
21 |
Genel |
yün gibi örtmek |
fleece f.
|
|
22 |
Genel |
örtmek (sahte bir şey gerçek bir şeyi) |
belie f.
|
|
23 |
Genel |
koruyucu bir tabakayla örtmek |
clad f.
|
|
24 |
Genel |
saman örtüsü ile örtmek |
mulch f.
|
|
25 |
Genel |
toprakla örtmek |
earth f.
|
|
26 |
Genel |
üstünü örtmek |
overlap f.
|
|
27 |
Genel |
hasır ile örtmek |
mat f.
|
|
28 |
Genel |
ile örtmek |
cover with f.
|
|
29 |
Genel |
çatı ile örtmek |
roof f.
|
|
30 |
Genel |
üzerini örtmek |
cover f.
|
|
31 |
Genel |
(bitki kökünü) toprakla örtmek |
earth f.
|
|
32 |
Genel |
(kumaş ile) üstünü örtmek |
drape f.
|
|
33 |
Genel |
üstünü örtmek (kara parçası için) |
top-dress f.
|
|
34 |
Genel |
sıkıca örtmek |
shrink-wrap f.
|
|
35 |
Genel |
çalıyla örtmek |
bush f.
|
|
36 |
Genel |
ses çıkarmayacak bir şekilde örtmek veya sarmak |
muffle f.
|
|
37 |
Genel |
üstünü örtmek |
wreathe f.
|
|
38 |
Genel |
kumla örtmek |
sand f.
|
|
39 |
Genel |
üstünü örtmek |
top f.
|
|
40 |
Genel |
başını örtmek |
cover one's head f.
|
|
41 |
Genel |
brandayla örtmek |
canvas f.
|
|
42 |
Genel |
örtü örtmek |
spread the cover f.
|
|
43 |
Genel |
bir şeyi sarmak/örtmek |
fit around something f.
|
|
44 |
Genel |
suç örtmek/gizlemek |
hide a crime f.
|
|
45 |
Genel |
suç örtmek/gizlemek |
cover up a crime f.
|
|
46 |
Genel |
üzerini (üzerine) örtmek |
draw nigh f.
|
|
47 |
Genel |
ambalaj kağıdı ile örtmek |
overwrap f.
|
|
48 |
Genel |
kabukla örtmek |
epithelialize f.
|
|
49 |
Genel |
kabukla örtmek |
epithelialise f.
|
|
50 |
Genel |
tekrar örtmek |
recover f.
|
|
51 |
Genel |
goblenle örtmek |
tapet f.
|
|
52 |
Genel |
kamışla örtmek |
reed f.
|
|
53 |
Genel |
(damı) saman ile örtmek |
thack [obsolete] f.
|
|
54 |
Genel |
branda ile örtmek |
tilt f.
|
|
55 |
Genel |
ağaçlarla örtmek |
tree f.
|
|
56 |
Genel |
yeri örtmek |
cover the ground f.
|
|
57 |
Genel |
önlükle örtmek |
apron f.
|
|
58 |
Genel |
toprakla örtmek |
eard [scottish] f.
|
|
59 |
Genel |
yeşilliklerle örtmek |
embosk f.
|
|
60 |
Genel |
üstünü örtmek |
emmantle f.
|
|
61 |
Genel |
örtü ile örtmek |
emmantle f.
|
|
62 |
Genel |
üstünü örtmek |
enclothe f.
|
|
63 |
Genel |
peçe ile örtmek |
encurtain f.
|
|
64 |
Genel |
kubbe ile örtmek |
endome f.
|
|
65 |
Genel |
etle örtmek |
enflesh [obsolete] f.
|
|
66 |
Genel |
pullarla örtmek |
enscale f.
|
|
67 |
Genel |
kabukla örtmek |
bark f.
|
|
68 |
Genel |
üstünü örtmek |
baste f.
|
|
69 |
Genel |
siperlik ile örtmek |
visor f.
|
|
70 |
Genel |
boyun tüyü ile örtmek |
hackle [dialect] f.
|
|
71 |
Genel |
üstünü örtmek |
wrap f.
|
|
72 |
Genel |
üstünü örtmek |
wry [obsolete] f.
|
|
73 |
Genel |
üzerini örtmek |
hele [dialect] [uk] f.
|
|
74 |
Genel |
örtü örtmek |
hide f.
|
|
75 |
Genel |
korumak için örtmek (kulak, burun) |
hold f.
|
|
76 |
Genel |
sisle örtmek |
mist f.
|
|
77 |
Genel |
dışını örtmek |
line f.
|
|
78 |
Genel |
kovayla örtmek |
bushel f.
|
|
79 |
Genel |
üstünü örtmek |
garb f.
|
|
80 |
Genel |
toprakla örtmek |
loam f.
|
|
81 |
Genel |
ile örtmek |
obduce f.
|
|
82 |
Genel |
örtüyle örtmek |
obduce f.
|
|
83 |
Genel |
üstünü örtmek |
obduct [obsolete] f.
|
|
84 |
Genel |
üstünü örtmek |
clad f.
|
|
85 |
Genel |
(arma üzerindeki işaretler) üzerinden geçmek veya üzerini kısmen örtmek |
debruise f.
|
|
86 |
Genel |
(işaretle) armayı kısmen örtmek |
debruise f.
|
|
87 |
Genel |
(teknede halatı, halkalı cıvatayı veya direği) kısa bir kordon parçasıyla örtmek |
graft f.
|
|
88 |
Genel |
çiçeklerle örtmek |
overblow f.
|
|
89 |
Genel |
üzerini örtmek |
overcast f.
|
|
90 |
Genel |
(bir şeyin) üstünü örtmek |
overhaile f.
|
|
91 |
Genel |
üzerini örtmek |
overhele [obsolete] f.
|
|
92 |
Genel |
iyice örtmek |
overlard f.
|
|
93 |
Genel |
ağ ile örtmek |
overnet f.
|
|
94 |
Genel |
görseller ile örtmek |
overpicture f.
|
|
95 |
Genel |
üzerini örtmek |
overtop f.
|
|
96 |
Genel |
üstünü örtmek |
overvail f.
|
|
97 |
Genel |
halıyla örtmek |
rug (up) f.
|
|
98 |
Genel |
kilimle örtmek |
rug (up) f.
|
|
99 |
Genel |
battaniyeyle örtmek |
rug (up) f.
|
|
100 |
Genel |
(konunun, fiziksel bir şeyin) üstünü örtmek |
envelop f.
|
|
101 |
Genel |
yapraklar ile örtmek |
infoliate f.
|
|
102 |
Genel |
üzerine süslü örtü örtmek |
barde f.
|
|
103 |
Genel |
(giysiyle) üstünü örtmek |
circumvest f.
|
|
104 |
Genel |
tamamen örtmek |
cover up f.
|
|
105 |
Genel |
cüppeyle örtmek |
cowl f.
|
|
106 |
Genel |
baca şapkasıyla örtmek |
cowl f.
|
|
107 |
Genel |
üzerini örtmek |
crape f.
|
|
108 |
Genel |
kumaş katmanlarıyla örtmek |
drape f.
|
|
109 |
Genel |
bulutla örtmek |
incloud f.
|
|
110 |
Genel |
duvakla örtmek |
inveil f.
|
|
111 |
Genel |
üstünü örtmek |
inwrap f.
|
|
112 |
Genel |
boneyle örtmek |
coif f.
|
|
113 |
Genel |
şapkayla örtmek |
coiffe f.
|
|
114 |
Genel |
toprakla örtmek |
dirt f.
|
|
115 |
Genel |
(kar) taneleri ile örtmek |
flake f.
|
|
116 |
Genel |
pazenle örtmek |
flannel f.
|
|
117 |
Genel |
etle örtmek |
flesh f.
|
|
118 |
Genel |
(bir şeyin) üstünü örtmek |
gather f.
|
|
119 |
Genel |
sisle örtmek |
gauze f.
|
|
120 |
Genel |
çatıyla örtmek |
roof over f.
|
|
121 |
Genel |
(yarayı) mumlu bezle örtmek |
searcloth f.
|
|
122 |
Genel |
peçe ile örtmek |
shroud f.
|
|
123 |
Genel |
ipekle örtmek |
silk f.
|
|
124 |
Genel |
ipekle örtmek |
silken f.
|
|
125 |
Genel |
üstünü örtmek |
forwrap f.
|
|
126 |
Genel |
… ile örtmek |
skim f.
|
|
127 |
Genel |
duman ile örtmek |
smog f.
|
|
128 |
Genel |
sisle örtmek |
smog f.
|
|
129 |
Genel |
pelerinle örtmek |
becloak f.
|
|
130 |
Genel |
kabukla örtmek |
becrust f.
|
|
131 |
Genel |
karla kaplar gibi örtmek |
snow f.
|
|
132 |
Genel |
çapraz eleman ile örtmek |
span f.
|
|
133 |
Genel |
(bir yüzeyi) hasır ile örtmek |
straw f.
|
|
134 |
Genel |
(bir yüzeyi) kamışlar ile örtmek |
straw f.
|
|
135 |
Genel |
örtmek anlamı veren ön ek |
be- ök.
|
|
Phrasals |
|
136 |
Öbek Fiiller |
iyice/sıkıca sarmak/örtmek |
tuck something around someone or something f.
|
|
137 |
Öbek Fiiller |
kusurların/sorunların üstünü örtmek |
buff out f.
|
|
138 |
Öbek Fiiller |
sıkıca/her yeri örtmek |
button up f.
|
|
139 |
Öbek Fiiller |
ile örtmek/sarmak |
swathe with f.
|
|
140 |
Öbek Fiiller |
(birinin üzerine) (örtü/battaniye) sermek/örtmek |
lay something over someone f.
|
|
141 |
Öbek Fiiller |
-ile örtmek/kaplamak |
spread with f.
|
|
142 |
Öbek Fiiller |
soğuk, ışık gibi etkilerden korumak için bitkinin bir kısmını toprakla örtmek |
earth up f.
|
|
143 |
Öbek Fiiller |
(birini/bir şeyi bir şeyle) örtmek/kaplamak/sarmak |
drape (someone or something) with (something) f.
|
|
144 |
Öbek Fiiller |
(birinin/bir şeyin) üstünü örtmek/kaplamak |
draw (something) over (someone or something) f.
|
|
145 |
Öbek Fiiller |
örtüyle örtmek |
draw (something) over (someone or something) f.
|
|
146 |
Öbek Fiiller |
birinin/bir şeyin üstünü örtmek |
draw something over someone or something f.
|
|
147 |
Öbek Fiiller |
örtüyle örtmek |
draw something over someone or something f.
|
|
148 |
Öbek Fiiller |
bir şeyi kapatmak/çekmek/örtmek (perde, örtü) |
draw something to f.
|
|
149 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyin üstünü bir şeyle) örtmek |
shroud (something) in (something else) f.
|
|
150 |
Öbek Fiiller |
(kendini/birini/bir şeyi) bir şeyle örtmek/kaplamak |
envelop (oneself, someone, or something) in (something) f.
|
|
151 |
Öbek Fiiller |
birini/bir şeyi bir şeyle örtmek |
envelop someone or something in someone or something f.
|
|
152 |
Öbek Fiiller |
üstüne cam örtmek |
glass over f.
|
|
153 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyin) üstünü (bir şeyle) örtmek |
submerge (something) in (something) f.
|
|
154 |
Öbek Fiiller |
yatırıp üstünü örtmek |
tuck into f.
|
|
155 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyin) üstünü kapatmak/örtmek |
pave (something) over f.
|
|
156 |
Öbek Fiiller |
üstünü kapatmak/örtmek |
pave over f.
|
|
157 |
Öbek Fiiller |
bir şeyi birinin/bir şeyin üzerine örtmek |
slip something over someone or something f.
|
|
158 |
Öbek Fiiller |
üstünü örtmek |
put over f.
|
|
159 |
Öbek Fiiller |
(birinin) yasa dışı/pis işlerini örtmek |
sweep up after (someone) f.
|
|
160 |
Öbek Fiiller |
(birinin) ihmalkarlıklarını örtmek |
sweep up after (someone) f.
|
|
161 |
Öbek Fiiller |
(birinin) arkasından kusurlarını örtmek |
sweep up after (someone) f.
|
|
162 |
Öbek Fiiller |
birini/bir şeyi bir ışıkla, dumanla, renkle örtmek |
bathe someone or something in something f.
|
|
163 |
Öbek Fiiller |
(korumak için) üstünü örtmek |
bed down f.
|
|
164 |
Öbek Fiiller |
birinin üstünü (bir şeyle) sıkı sıkı örtmek |
bundle someone up (in something) f.
|
|
165 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyi) sis gibi örtmek |
mist over f.
|
|
166 |
Öbek Fiiller |
kelini örtmek için kafanın yanındaki saçları yukarı doğru taramak |
comb over f.
|
|
167 |
Öbek Fiiller |
(birinin/bir şeyin) üstüne (bir şey) örtmek |
cover (someone or something) in (something) f.
|
|
168 |
Öbek Fiiller |
birinin üstüne bir şey örtmek |
cover someone in something f.
|
|
169 |
Öbek Fiiller |
birinin/bir şeyin üstünü örtmek |
cover someone or something up f.
|
|
170 |
Öbek Fiiller |
bir şeyin üstünü örtmek |
cover something up f.
|
|
171 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyin) üzerini örtmek |
drape over (something) f.
|
|
172 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyi) örtmek |
drape over (something) f.
|
|
173 |
Öbek Fiiller |
ile örtmek/kaplamak/sarmak |
drape with f.
|
|
174 |
Öbek Fiiller |
ile örtmek |
shroud in f.
|
|
175 |
Öbek Fiiller |
(birinin/bir şeyin) üzerini kaplamak/örtmek |
spread over (someone or something) f.
|
|
176 |
Öbek Fiiller |
(birini/bir şeyi bir şeyle) örtmek |
swathe (someone or something) in (something) f.
|
|
177 |
Öbek Fiiller |
(birini/bir şeyi bir şeyle) örtmek |
swathe (someone or something) with (something) f.
|
|
178 |
Öbek Fiiller |
bantla kapatmak/örtmek |
tape out f.
|
|
179 |
Öbek Fiiller |
üstünü tamamen örtmek |
cover over f.
|
|
Phrases |
|
180 |
İfadeler |
(bir şeyi) örtmek |
blanket (someone or something) with (something) f.
|
|
Idioms |
|
181 |
Deyim |
(bir şeyi ya da birini) örtmek |
cloak (someone or something) in secrecy f.
|
|
182 |
Deyim |
üstünü örtmek |
cast a veil over (something) f.
|
|
183 |
Deyim |
üstünü örtmek |
draw a veil over something [written] f.
|
|
184 |
Deyim |
üstünü örtmek |
cast a veil over something [written] f.
|
|
185 |
Deyim |
üstünü örtmek |
throw a veil over something [written] f.
|
|
186 |
Deyim |
hataları örtmek |
paper over the cracks f.
|
|
187 |
Deyim |
hataları örtmek |
smooth over the cracks f.
|
|
188 |
Deyim |
(kötülükleri) örtmek |
hide a multitude of sins f.
|
|
189 |
Deyim |
(kötülükleri) örtmek |
cover a multitude of sins f.
|
|
190 |
Deyim |
bir şeyin üzerini örtmek |
put a lid on something f.
|
|
191 |
Deyim |
üstünü örtmek |
draw a veil over f.
|
|
192 |
Deyim |
(bir şeyin) üstünü örtmek |
draw the curtain on (something) f.
|
|
Law |
|
193 |
Hukuk |
suçun üstünü örtmek |
compound a felony f.
|
|
194 |
Hukuk |
müze ve galerilere sanat eseri bağışlayarak diğer işlerin/olayların üstünü örtmek |
artwash f.
|
|
Technical |
|
195 |
Teknik |
tente ile örtmek |
tilt f.
|
|
Construction |
|
196 |
İnşaat |
(başka bir maddeyle) yeniden örtmek |
reclad f.
|
|
197 |
İnşaat |
tavanla üzerini örtmek |
ceil [obsolete] f.
|
|
198 |
İnşaat |
kiremit örtmek |
tile f.
|
|
199 |
İnşaat |
kiremit örtmek |
cover with roof tiles f.
|
|
Marine |
|
200 |
Denizcilik |
teknede delik veya sızıntıyı örtmek için yapılan yama |
tingle i.
|
|
201 |
Denizcilik |
katranlı yelken bezi ile örtmek |
parcel a seam f.
|
|
Medical |
|
202 |
Medikal |
cerrahi örtüyle örtmek |
drape f.
|
|
Biology |
|
203 |
Biyoloji |
kabukla örtmek |
encyst f.
|
|
204 |
Biyoloji |
epitel doku ile örtmek |
epithelize f.
|
|
Zoology |
|
205 |
Zooloji |
salyangozların kış uykusundan önce kabuk açıklığını örtmek amacıyla salgıladığı kalsiyum fosfat ve zamk disk |
epiphragm i.
|
|
206 |
Zooloji |
salyangozların kış uykusundan önce kabuk açıklığını örtmek için salgıladığı kalsiyum fosfat ve zamk disk |
hibernaculum i.
|
|
Botanic |
|
207 |
Botanik |
şili'ye özgü, dam örtmek için kullanılan yaprak dökmeyen bir kayın ağacı |
coigue (nothofagus dombeyi) i.
|
|
208 |
Botanik |
(bitkiyi) toprakla örtmek |
hill f.
|
|
209 |
Botanik |
yeniden bitki ile örtmek |
revegetate f.
|
|
210 |
Botanik |
kütin ile örtmek |
cutinize [us] f.
|
|
211 |
Botanik |
kütin ile örtmek |
cutinise [uk] f.
|
|
Agriculture |
|
212 |
Tarım |
kuru otla örtmek |
mulch f.
|
|
213 |
Tarım |
saman örtmek |
mulch f.
|
|
214 |
Tarım |
(tohumları) toprakla örtmek |
heal [dialect] [uk] f.
|
|
215 |
Tarım |
rüzgarlı havada sarsıntıyı önlemek amacıyla bitki kökünü toprakla örtmek |
earth up f.
|
|
216 |
Tarım |
(damı) samanla örtmek |
daych [dialect] f.
|
|
Literature |
|
217 |
Edebiyat |
(şiirsel) tamamen örtmek |
fold f.
|
|
Meteorology |
|
218 |
Meteoroloji |
bulutla örtmek |
encloud f.
|
|
Military |
|
219 |
Askeri |
duman ile örtmek |
smoke f.
|
|
220 |
Askeri |
sis ile örtmek |
smoke f.
|
|
Art |
|
221 |
Sanat |
sanat eserlerinde genellikle cinsel organları örtmek için kullanılan incir yaprağı motifi |
fig leaf i.
|
|
Photography |
|
222 |
Fotoğrafçılık |
vinyet efekti vermek veya hassas yüzeyi kısmen örtmek için kullanılan bir tür tasarım |
mask i.
|
|
Archaic |
|
223 |
Eski Kullanım |
yeniden örtmek |
reapparel f.
|
|
224 |
Eski Kullanım |
yeniden üstünü örtmek |
reapparel f.
|
|
225 |
Eski Kullanım |
yeniden örtmek |
re-apparel f.
|
|
226 |
Eski Kullanım |
yeniden üstünü örtmek |
re-apparel f.
|
|
227 |
Eski Kullanım |
başı örtmek |
moble f.
|
|
228 |
Eski Kullanım |
(teknede halatı, halkalı cıvatayı veya direği) kısa kordon parçasıyla örtmek |
graff f.
|
|
Slang |
|
229 |
Argo |
yüzüne bakılmayacak kadar çirkin bir kadınla sevişirken (kadının) yüzüne kese kağıdı örtmek |
brown-bag it f.
|
|
230 |
Argo |
yüzüne bakılmayacak kadar çirkin bir kadınla sevişirken (kadının) yüzüne kese kağıdı örtmek |
brown bag it f.
|
|