Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Geçmiş
(birine) ödetmek
"(birine) ödetmek"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Idioms
1
Deyim
(birine) ödetmek
get your own back (on somebody)
f.
"(birine) ödetmek"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 31 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Phrasals
1
Öbek Fiiller
(birine bir şeyle) ödetmek
repay (one) with (something)
f.
2
Öbek Fiiller
birine/bir şeye bir şeyi ödetmek
charge someone or something (with) something
f.
3
Öbek Fiiller
(bir şeyi birine) ödetmek
charge (something) (up) to (one)
f.
4
Öbek Fiiller
(birine) yaptığını ödetmek
get back at (one)
f.
5
Öbek Fiiller
(bir şeyi birine) ödetmek
repay (one) for (something)
f.
6
Öbek Fiiller
(birine yüksek bir miktar para) ödetmek
sting (one) for (something)
f.
Idioms
7
Deyim
yaptığı kötülüğün karşılığını (birine) aynı biçimde ödetmek
pay (one) back in kind
f.
8
Deyim
(birine) çok fazla para ödetmek
make (one) pay through the nose
f.
9
Deyim
(birine) servet ödetmek
make (one) pay through the nose
f.
10
Deyim
(birine) dünyanın parasını ödetmek
make (one) pay through the nose
f.
11
Deyim
birine yaptığını ödetmek
be with somebody
f.
12
Deyim
birine yaptığını ödetmek
get even with somebody
f.
13
Deyim
(birine yaptığı bir şeyi) ödetmek
even the score
f.
14
Deyim
(birine) yaptığını ödetmek
get even (with someone)
f.
15
Deyim
(birine/bir şeye) ödetmek
get revenge against (someone or something)
f.
16
Deyim
(birine/bir şeye) ödetmek
get revenge on (someone or something)
f.
17
Deyim
(birine) yaptığını aynı şekilde ödetmek
give (one) a dose of (one's) own medicine
f.
18
Deyim
(birine) yaptığını aynı şekilde ödetmek
give (one) a taste of (one's) own medicine
f.
19
Deyim
birine yaptığını aynı şekilde ödetmek
give somebody a taste of their own medicine
f.
20
Deyim
birine yaptığını aynı şekilde ödetmek
give somebody a dose of their own medicine
f.
21
Deyim
(birine) fena ödetmek
pay (one) back with interest
f.
22
Deyim
(birine/bir şeye bir şeyi) ödetmek
take revenge against (someone or something) for (something)
f.
23
Deyim
(birine/bir şeye bir şeyi) ödetmek
take revenge on (someone or something) for (something)
f.
Slang
24
Argo
(birine) yaptıklarını ödetmek
bite (someone) in the arse
f.
25
Argo
(birine) yaptığı yanlışların bedelini ödetmek
bite (someone) in the arse
f.
26
Argo
(birine) yaptıklarını ödetmek
bite (one) in the arse
f.
27
Argo
(birine) yaptığı yanlışların bedelini ödetmek
bite (one) in the arse
f.
28
Argo
(birine) fena ödetmek
bite (one) in the arse
f.
29
Argo
(birine) yaptıklarını ödetmek
bite (one) in the ass
f.
30
Argo
(birine) yaptığı yanlışların bedelini ödetmek
bite (one) in the ass
f.
31
Argo
(birine) fena ödetmek
bite (one) in the ass
f.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of (birine) ödetmek
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy