(birini) atmak

"(birini) atmak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Slang
1	Argo	(birini) atmak	86 (someone) f.

"(birini) atmak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 202 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	birini tehlikeye atmak	jeopardise f.
2	Genel	birini hapse atmak	throw someone into jail f.
3	Genel	pencereden atmak (birini/birşeyi)	defenestrate f.
4	Genel	birini hapse atmak	put someone in prison f.
5	Genel	birini bir yerden atmak/çıkarmak	eject someone from some place f.
6	Genel	birini yatağa götürmek için can atmak	look forward to taking someone to bed f.
7	Genel	birini çöp konteynırına atmak	throw someone in a dumpster f.
8	Genel	birini tehlikeye atmak	jeopardize f.
9	Genel	birini sınıftan atmak	throw someone out of the class f.
Phrasals
10	Öbek Fiiller	birini yaka paça dışarı atmak	chuck someone out of some place f.
11	Öbek Fiiller	birini bir yerden dışarıya atmak	throw someone out of some place f.
12	Öbek Fiiller	birini bir yerden dışarıya atmak	toss someone out of something f.
13	Öbek Fiiller	birini yaka paça dışarı atmak	chuck someone out f.
14	Öbek Fiiller	birini bir yerden atmak	pitch someone out of something f.
15	Öbek Fiiller	birini bir yerden atmak/çıkarmak	oust someone from something f.
16	Öbek Fiiller	birini bir yerden atmak	pitch someone out f.
17	Öbek Fiiller	birini bir yerden dışarıya atmak	toss someone out f.
18	Öbek Fiiller	birini bir yerden atmak	throw someone out of something f.
19	Öbek Fiiller	birini bir yerden dışarıya atmak	discard someone f.
20	Öbek Fiiller	(birini bir şeyin) üzerinden aşırıp atmak	pitch someone over something f.
21	Öbek Fiiller	birini veya bir şeyi bir yerin üstünden atmak	toss someone or something off (of) something f.
22	Öbek Fiiller	birini veya bir şeyi bir yerin üstünden atmak	toss someone or something off f.
23	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi yüksek bir yerden bırakmak/aşağı atmak	drop someone or something from something f.
24	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi dışarı atmak	drop out of (something) f.
25	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir yerden atmak	drop out of (something) f.
26	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) dışarı atmak	drop (someone or something) out of f.
27	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bir yerden atmak	drop (someone or something) out of f.
28	Öbek Fiiller	(birini bir yerden) çıkartmak/atmak	escort (one) from (something) f.
29	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir yerden atmak	escort someone or something from something f.
30	Öbek Fiiller	(birini bir yerden) atmak	evict (one) from (some place) f.
31	Öbek Fiiller	(birini) evden atmak	evict (one) from (some place) f.
32	Öbek Fiiller	birini başarısızlık yüzünden okuldan atmak	fail someone on something f.
33	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi başka birinin) üstüne atmak	force someone or something off (of) something f.
34	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi başka birinin) üstüne atmak	and force someone or something off f.
35	Öbek Fiiller	(birini) görevden atmak	remove from (someone or something) f.
36	Öbek Fiiller	(birini) dışarı atmak	remove from (someone or something) f.
37	Öbek Fiiller	birini işten kovmak/atmak	discharge (someone or something) from (something) f.
38	Öbek Fiiller	birini işten kovmak/atmak	discharge someone from something f.
39	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi/kendini) hantal bir şekilde atmak	plunk (someone, something, or oneself) down f.
40	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi/kendini) güm diye atmak	plunk (someone, something, or oneself) down f.
41	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi birinin) üstüne atmak	stick (one) with (someone or something) f.
42	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi birinin üstüne atmak	stick someone with someone or something f.
43	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi birinin/bir şeyin üzerinden atmak	throw someone or something over someone or something f.
44	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi birinin/bir şeyin yükseğinden atmak	throw someone or something over someone or something f.
45	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi birinin/bir şeyin tepesinden atmak	throw someone or something over someone or something f.
46	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeyin dışına atmak	sweep someone or something out of something f.
47	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeyin dışına atmak	sweep someone or something out f.
48	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) birden (bir şeye/yere) atmak	knock (someone or something) to (something) f.
49	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi birinin üstüne atmak	unload someone or something on (to) someone f.
50	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi birinin başına atmak	unload someone or something on (to) someone f.
51	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi yabana atmak	sniff at someone or something f.
52	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) hareket halindeki bir aracın önüne/altına atmak	push (someone or something) under (something) f.
53	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi birilerinin/bir şeylerin arasına atmak	put someone or something among someone or something f.
54	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi birilerinin/bir şeylerin ortasına atmak	put someone or something among someone or something f.
55	Öbek Fiiller	(birini bir şeyin/yerin) dışına atmak	put (one) out of (something or some place) f.
56	Öbek Fiiller	(birini/bir hayvanı) bir şeyden/yerden atmak	put (someone or an animal) out of something f.
57	Öbek Fiiller	(birini/bir hayvanı) bir şeyden/yerden atmak	put (someone or an animal) out f.
58	Öbek Fiiller	birini/bir hayvanı dışarı atmak	boot someone or an animal out f.
59	Öbek Fiiller	birini/bir hayvanı tekmeleyerek atmak/kovmak	boot someone or an animal out f.
60	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi birinin/bir şeyin) yanına atmak	bring (someone or something) up against (someone or something) f.
61	Öbek Fiiller	birini okuldan atmak	bust someone out of somewhere f.
62	Öbek Fiiller	birini bir şeyden atmak	cancel someone out of something f.
63	Öbek Fiiller	birini bir yere (hapse) atmak	clap someone in some place f.
64	Öbek Fiiller	birini bir yere (hapse) atmak	clap someone into some place f.
65	Öbek Fiiller	birini bir yere/bir şeye (hapse, kodese) atmak	clap (one) into (something or some place) f.
66	Öbek Fiiller	birini bir yere/bir şeye (hapse, kodese) atmak	clap (one) in (something or some place) f.
67	Öbek Fiiller	(birini bir şeyden) atmak	clean (someone) out of (something) f.
68	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) itip (bir şeyden) dışarı atmak	crowd (someone or something) out of (something) f.
69	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) atmak	deal (one) out of (something) f.
70	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi başından atmak	shake someone or something off f.
71	Öbek Fiiller	birini işten atmak	dismiss someone f.
72	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi başından atmak	dispense with someone or something f.
73	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeyden aşağı atmak	drop someone or something off something f.
74	Öbek Fiiller	(birini)'-den atmak/çıkarmak	eject (someone) from f.
75	Öbek Fiiller	birini bir şeyden/yerden atmak	expel someone from something f.
76	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) yere atmak	fling (someone or something) down f.
77	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi kaldırıp atmak	fling someone or something away f.
78	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi geriye doğru atmak	fling someone or something back f.
79	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi geri atmak	fling someone or something back f.
80	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeyden dışarı atmak/fırlatmak	fling someone or something out of something f.
81	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi bir şeyden dışarı atmak/fırlatmak	fling someone or something out f.
82	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi (birinin) üstüne atmak	fob someone or something off (on or onto someone) f.
83	Öbek Fiiller	(birini/bir şey) yabana atmak	forget about (someone or something) f.
84	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi birine/bir şeye) fırlatmak/atmak	hurl (someone or something) at (someone or something) f.
85	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şeye) fırlatmak/atmak/tıkmak	hurl (someone or something) into (something) f.
86	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden) dışarı atmak/fırlatmak	hurl (someone or something) out of (some place or thing) f.
87	Öbek Fiiller	(birini bir yerden) dışarı atmak	hurl (someone) out of (some place or thing) f.
88	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi yere atmak/savurmak	hurl someone or something down f.
89	Öbek Fiiller	(birini birinin) üstüne atmak/yıkmak	inflict (someone) upon (one) f.
90	Öbek Fiiller	(birini bir şeyden/yerden) güç kullanarak dışarı atmak	muscle (one) out (of something or some place) f.
91	Öbek Fiiller	(birini bir yerden) çıkarmak/atmak	order (one) out (of some place) f.
92	Öbek Fiiller	(birini zorla) dışarı atmak/çıkarmak	oust (one) from f.
93	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir yere) gönderip başından atmak	pack (someone or something) off to (some place) f.
94	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi/kendini) hantal bir şekilde atmak	plonk (someone, something, or oneself) down f.
95	Öbek Fiiller	(birini bir araçtan) atmak/indirmek	put (one) off (something) f.
96	Öbek Fiiller	(birini bir araçtan) atmak/indirmek	put (one) off of (something) f.
97	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şeyden/bir yerden) tamamıyla çıkarmak/atmak	root (someone or something) out of (something or some place) f.
98	Öbek Fiiller	(birini bir şeyden/bir yerden) dışarı atmak	roust (one) out of (something) f.
99	Öbek Fiiller	(birini) oyundan/müsabakadan çıkarmak/atmak	send (one) off f.
100	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şeye) atmak	throw (someone or something) into (something) f.
101	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şeyin) içine atmak	throw (someone or something) into (something) f.
102	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şeyden/bir yerden) dışarı atmak	throw (someone or something) out of (something or some place) f.
103	Öbek Fiiller	(birini/bir grubu bir şeyden/bir yerden) zorla atmak	throw (someone or something) out of (something or some place) f.
104	Öbek Fiiller	(birini/bir grubu bir şeyden/bir yerden) atmak	throw (someone or something) out of (something or some place) f.
105	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi bir şeyden/bir yerden) dışarı atmak	turn (someone or something) out of (something or some place) f.
106	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi birinin/bir şeyin) üstüne atmak/yıkmak	wish (someone or something) off on (someone or something else) f.
Colloquial
107	Konuşma Dili	yeterli delil olmadan birini hapse atmak	railroad f.
108	Konuşma Dili	birini içeri atmak	take someone in f.
109	Konuşma Dili	birini yatağa atmak	get someone in the sack f.
110	Konuşma Dili	(birini) işten atmak	can (someone) f.
Idioms
111	Deyim	(bir şeyi ya da birini) sır perdesinin ardına atmak	cloak (someone or something) in secrecy f.
112	Deyim	birini önüne kemik atmak	toss a bone to (someone) f.
113	Deyim	birini önüne kemik atmak	throw someone a bone f.
114	Deyim	birini işten atmak	give someone the shove f.
115	Deyim	birini işten atmak	give someone the push f.
116	Deyim	birini işten atmak	give someone the boot f.
117	Deyim	birini nezarete atmak	haul someone in f.
118	Deyim	birini başından atmak/defetmek	get someone out of one's hair f.
119	Deyim	birini kurtlar sofrasına atmak	throw someone to the dogs f.
120	Deyim	birini ateşe atmak	leave somebody to the wolves f.
121	Deyim	birini riske atmak	put someone at risk f.
122	Deyim	birini başından atmak	get shet of someone f.
123	Deyim	birini başından atmak	get shot of somebody f.
124	Deyim	birini başından atmak	get shut of someone f.
125	Deyim	birini başından atmak	get shed of someone f.
126	Deyim	(birini) ateşe atmak	throw someone to the wolves f.
127	Deyim	(birini) ateşe atmak	throw someone to the lions f.
128	Deyim	(birini) ateşe atmak	feed someone to the lions f.
129	Deyim	birini işten atmak/çıkarmak	give someone the hook [us] f.
130	Deyim	(birini) işten atmak	give (one) the pink slip f.
131	Deyim	(birini) işten atmak	give (one) the shove [uk/australia] f.
132	Deyim	birini araçla bir yere atmak	give someone a lift f.
133	Deyim	birini bir yere atmak	give someone a ride f.
134	Deyim	(birini) kapı dışarı atmak	give (one) the bag f.
135	Deyim	(birini) dışarı atmak	give (one) the bag f.
136	Deyim	(birini) işten atmak	give (one) the bag f.
137	Deyim	(birini) tehlikeye atmak	put (someone) in harm's way f.
138	Deyim	(birini/bir şeyi) kafasından atmak	put (someone or something) out of (one's) head f.
139	Deyim	birini/bir şeyi başından atmak	give something/someone the old heave-ho f.
140	Deyim	(birini) başından atmak	give (one) the air f.
141	Deyim	birini başından atmak	give someone the air f.
142	Deyim	(birini/bir şeyi) kovmak/atmak	kick (someone or something) to the curb f.
143	Deyim	(birini/bir şeyi) bir köşeye atmak	kick (someone or something) to the curb f.
144	Deyim	(birini) işten atmak	let loose of (someone) f.
145	Deyim	(birini bir şeyden/yerden) atmak	bowler hat (one) out (of something or some place) [dated] [uk/australia] f.
146	Deyim	(birini) süresiz olarak hapse atmak/hapsetmek	lock (someone) up and throw away the key f.
147	Deyim	(birini) oylamayla atmak	blackball (one) f.
148	Deyim	(birini/bir şeyi) başından atmak	chuck (someone or something) overboard f.
149	Deyim	birini hapse atmak	clap (one) in irons f.
150	Deyim	birini hapse atmak	clap (one) in jail f.
151	Deyim	birini hapse atmak	clap someone in jail f.
152	Deyim	birini hapse atmak	clap someone in irons f.
153	Deyim	(birini/bir şeyi) başından atmak	drop (someone or something) like a hot brick f.
154	Deyim	(birini/bir şeyi) başından atmak	drop (someone or something) like a hot potato f.
155	Deyim	(birini) aslanın ağzına atmak	feed (one) to the lions f.
156	Deyim	(birini) ateşe atmak	feed (one) to the lions f.
157	Deyim	(birini/bir şeyi) aklından atmak/çıkarmak	get (someone or something) out of (one's) head f.
158	Deyim	(birini/bir şeyi) aklından atmak/çıkarmak	get (someone or something) out of (one's) mind f.
159	Deyim	(birini/bir şeyi) zihninden atmak/çıkarmak	get (someone or something) out of (one's) mind f.
160	Deyim	birini yatağa atmak	get in someone's pants f.
161	Deyim	birini başından atmak/savmak	get somebody off your back f.
162	Deyim	birini/bir şeyi başından atmak	get rid of somebody/something f.
163	Deyim	(birini/bir şeyi) başından atmak	get shed of (someone or something) f.
164	Deyim	(birini/bir şeyi) başından atmak	get shet of (someone or something) f.
165	Deyim	(birini) işten atmak	give (one) the boot f.
166	Deyim	(birini) bir yerden atmak	give (one) the bum's rush f.
167	Deyim	(birini) işten atmak	give (one) the push [uk/australia] f.
168	Deyim	(birini) başından atmak	give (one) the runaround f.
169	Deyim	(birini) işten atmak/kovmak/çıkarmak	give (one) the sack f.
170	Deyim	(birini) işten atmak/çıkarmak	give (someone) the elbow f.
171	Deyim	birini işten atmak	give somebody the boot f.
172	Deyim	birini işten atmak	give somebody the push [uk] f.
173	Deyim	birini işten atmak	give somebody the sack f.
174	Deyim	birini/bir şeyi başından atmak	give something/someone the heave-ho f.
175	Deyim	birini/bir şeyi başından atmak	give something/someone the old heave-ho f.
176	Deyim	(şaka yollu) birini yatağa atmak	have your way with somebody  [old-fashioned] [humorous] f.
177	Deyim	(şaka yollu) birini yatağa atmak	have your wicked way with somebody  [old-fashioned] [humorous] f.
178	Deyim	birini yatağa atmak	have your (wicked) way with somebody [old-fashioned] [humorous] f.
179	Deyim	(birini) içeri atmak	put (one) behind bars f.
180	Deyim	(birini/bir şeyi) kafasından atmak	put (someone or something) out of (one's) mind f.
181	Deyim	(bir şeyi) atıp (birini/rakibi) geçirerek/aşırarak sayı kazanmak/gol atmak	slip (something) past (one) f.
182	Deyim	(topa vurup (birini/rakibi) geçirerek/aşırarak sayı kazanmak/gol atmak	slip (something) past (one) f.
183	Deyim	atıp (birini/rakibi) geçirerek/aşırarak sayı kazanmak/gol atmak	slip one past (someone) f.
184	Deyim	(topa vurup (birini/rakibi) geçirerek/aşırarak sayı kazanmak/gol atmak	slip one past (someone) f.
185	Deyim	(birini) korumak için kendini ateşe atmak	take a bullet (for someone) f.
186	Deyim	(birini) korumak için kendini ateşe atmak	take the bullet (for someone) f.
187	Deyim	(birini/bir şeyi) suya atmak	throw (someone or something) in the drink f.
188	Deyim	(birini/bir şeyi) suya atmak	throw (someone or something) into the drink f.
189	Deyim	(birini/bir şeyi) bir köşeye atmak	throw (someone or something) on the scrap heap f.
Slang
190	Argo	birini yatağa atmak	get in one's pants f.
191	Argo	birini eve atmak	take her/him home f.
192	Argo	(birini) yatağa atmak	get down f.
193	Argo	(birini) yatağa atmak	get inside (someone's) pants f.
194	Argo	(birini) yatağa atmak	get with (someone) f.
195	Argo	(birini) işten atmak/çıkarmak	86 (someone) f.
196	Argo	(birini) yatağa atmak	get in (one's) pants f.
197	Argo	(birini) yatağa atmak	get into (one's) pants f.
198	Argo	birini yatağa atmak	get into someone's pants f.
199	Argo	birini yatağa atmak	get in someone's pants f.
200	Argo	birini bir yerden atmak	give somebody the bum's rush f.
201	Argo	birini hapse atmak	slough f.
British Slang
202	İngiliz Argosu	birini yatağa atmak	smash someone's pasty f.