Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Geçmiş
as to be
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"as to be"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 4 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Phrases
1
İfadeler
as to be
expr.
benzeri
2
İfadeler
as to be
expr.
neredeyse aynısı
3
İfadeler
as to be
expr.
olacak gibi
4
İfadeler
as to be
expr.
yaratacak gibi
"as to be"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 53 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
be so kind as to
f.
lütfetmek
2
Genel
be supplied to the consumer as fresh
f.
tüketiciye taze olarak sunulmak
3
Genel
be at a loss as to whom to believe
f.
iki arada kalmak
4
Genel
be so bold as to do something
f.
(bir şeyi yapmak için) cesaretini toplamak
5
Genel
be so bold as to do something
f.
(bir şeyi yapmaya) cesareti olmak
6
Genel
be used to be known as
f.
eskiden -e olarak tanınmak/bilinmek
7
Genel
not as young as one used to be
f.
eskisi gibi genç olmamak
8
Genel
consider someone as/to be one's son
f.
oğlu gibi görmek
Phrases
9
İfadeler
be as much as (one) could do (not) (to do something)
f.
kendini zor tutmak
10
İfadeler
be as much as somebody can/could do (not) to do something
f.
elinden geldiğince dayanmak
11
İfadeler
be as much as (one) could do (not) (to do something)
f.
elinden geldiğince kendini tutmak/dayanmak
12
İfadeler
be as much as somebody can/could do (not) to do something
f.
elinden geleni yapmak
13
İfadeler
be as much as somebody can/could do (not) to do something
f.
bir şeyi zar zor/güç bela yapmak
14
İfadeler
may hereafter be referred to individually as a party and collectively as the parties
expr.
ayrı ayrı taraf birlikte taraflar olarak anılacaklardır
15
İfadeler
as it used to be
expr.
eskiden de olduğu gibi
16
İfadeler
as it used to be
expr.
önceden de olduğu gibi
17
İfadeler
as-is and to-be
expr.
mevcut durum ve olması gereken durum
Colloquial
18
Konuşma Dili
be as nothing (compared) to (someone or something)
f.
(biriyle veya bir şeyle) karşılaştırıldığında önemsiz olmak
19
Konuşma Dili
be as nothing (compared) to (someone or something)
f.
(birine veya bir şeye) kıyasla hiçbir şey olmak
20
Konuşma Dili
be (just) as well (to do something)
f.
(bir şeyi yapmak) akıllıca olmak
21
Konuşma Dili
be (just) as well (to do something)
f.
(bir şeyi yapmakta) yarar olmak
22
Konuşma Dili
be (just) as well (to do something)
f.
(bir şeyi yapmak) mantıklı olmak
23
Konuşma Dili
be (just) as well (to do something)
f.
(bir şeyi yapmak) iyi olmak
24
Konuşma Dili
be as nothing (compared) to
f.
-in karşısında hiçbir şey olmak
25
Konuşma Dili
be as nothing (compared) to
f.
ile karşılaştırıldığında hiç önemli olmamak
Idioms
26
Deyim
be as nothing to
f.
-in karşısında hiçbir şey olmak
27
Deyim
be as nothing to
f.
ile karşılaştırıldığında hiç önemli olmamak
28
Deyim
be so bold (as to do something)
f.
haddini aşmayacaksa (bir şey yapmak)
29
Deyim
be so bold (as to do something)
f.
haddini aşmak gibi olmazsa (bir şey yapmak)
30
Deyim
be so bold (as to do something)
f.
haddi olmadan (bir şey yapmak)
31
Deyim
be so bold as to (do something)
f.
(bir şey yapacak kadar) cesur olmak
32
Deyim
be so bold as to (do something)
f.
(bir şey yapacak) cesareti olmak
33
Deyim
be so bold as to (do something)
f.
(bir şey yapmaya) cüret etmek
34
Deyim
be so bold as to (do something)
f.
haddini aşarak (bir şey yapmak)
35
Deyim
be so bold as to (do something)
f.
haddini aşıp (bir şey yapmak)
36
Deyim
be so bold as to (do something)
f.
haddi olmadan (bir şey yapmak)
37
Deyim
be so bold as to do
f.
yapacak kadar cesur olmak
38
Deyim
be so bold as to do
f.
yapacak cesareti olmak
39
Deyim
be so bold as to do
f.
yapmaya cüret etmek
40
Deyim
be so bold as to do
f.
haddini aşarak yapmak
41
Deyim
be so bold as to do
f.
haddini aşıp yapmak
42
Deyim
be so bold as to do
f.
haddi olmadan yapmak
43
Deyim
come as/be a revelation (to somebody)
f.
(birine) sürpriz olmak
44
Deyim
come as/be a revelation (to somebody)
f.
(birine) iyi gelmek
45
Deyim
come as/be a revelation (to somebody)
f.
(birine) değişiklik olmak
46
Deyim
come as/be a revelation (to somebody)
f.
(biri) için yeni olmak
47
Deyim
come as/be a revelation (to somebody)
f.
(birini) şaşırtmak
Speaking
48
Konuşma
not as young as one used to be
expr.
artık yaşlı
49
Konuşma
not as young as one used to be
expr.
eskisi kadar genç değil
Politics
50
Siyasal
to be such as to
f.
nitelikte olmak
51
Siyasal
be such as to
f.
nitelikte olmak
Marine
52
Denizcilik
ship to be loaded or discharged as customary
expr.
gemi her zaman olduğu gibi yüklenecek veya boşaltılacaktır
53
Denizcilik
ship to be loaded or discharged as customary
expr.
gemi mutad olduğu gibi yüklenecek ya da boşaltılacaktır
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of as to be
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy