Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | bir şeye çalmak | verge upon something f. |
Öbek Fiiller | bir şeye çalmak | verge on something f. |
Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
Phrasals | ||||
Öbek Fiiller | (birine/bir şeye) korna çalmak | honk at (someone or something) f. | ||
Tom got road rage when someone honked at him. Biri ona korna çaldığında Tom yola öfkelendi. More Sentences |
||||
Öbek Fiiller | (birine/bir şeye) ıslık çalmak (beğendiğini göstermek/laf atmak için) | whistle at (someone or something) f. | ||
Don't whistle at school. Okulda ıslık çalma. More Sentences |
||||
Öbek Fiiller | (birini/bir şeyi bir şeye/yere) çalmak | knock (someone or something) to (something) f. | ||
Öbek Fiiller | (birine/bir şeye) kara çalmak | blow upon (someone or something) [obsolete] f. | ||
Öbek Fiiller | (birine/bir şeye) kara çalmak | blow on (someone or something) [obsolete] f. | ||
Öbek Fiiller | (birini/bir şeyi bir şeye) vurmak/çalmak | slam (someone or something) down on (something) f. | ||
Öbek Fiiller | (birini/bir şeyi bir şeye) vurmak/çalmak | slam (someone or something) down onto (something) f. | ||
Idioms | ||||
Deyim | (birine/bir şeye) kara çalmak | cast aspersions on (someone or something) f. |