|
Kategori |
İngilizce |
Türkçe |
|
General |
|
1 |
Genel |
newsstand (us/canada) i.
|
gazete bayisi |
|
Stop at the newsstand to buy the paper.
Gazete almak için gazete bayisinde durun.
More Sentences
|
2 |
Genel |
canada day i.
|
kanada günü (1 temmuz) |
|
More than 30,000 people braved the rain and cold to attend the Canada Day parade.
300,000'den daha fazla kişi Kanada Günü törenine katılmak için yağmur ve soğuğa göğüs gerdiler.
More Sentences
|
3 |
Genel |
canada balsam i.
|
kanada balsamı |
|
4 |
Genel |
canada goose i.
|
kanada kazı |
|
5 |
Genel |
canada central daylight time i.
|
kanada merkezi yaz saati |
|
6 |
Genel |
canada central standard time i.
|
kanada merkezi standart saati |
|
7 |
Genel |
west canada i.
|
batı kanada |
|
8 |
Genel |
fanny pack (us/canada) i.
|
bel çantası |
|
9 |
Genel |
bum bag (uk/canada) i.
|
bel çantası |
|
10 |
Genel |
newsstand (us/canada) i.
|
gazete bayi |
|
11 |
Genel |
newsstand (us/canada) i.
|
gazeteci |
|
12 |
Genel |
newsstand (us/canada) i.
|
gazete satılan yer |
|
13 |
Genel |
newsstand (us/canada) i.
|
gazete büfesi |
|
14 |
Genel |
lost articles (canada) i.
|
kayıp ve bulunan eşya ofisi |
|
15 |
Genel |
yard [us/canada] i.
|
evin önünde veya arkasında yer alan boş alan |
|
16 |
Genel |
endorsation [canada] i.
|
onaylama |
|
17 |
Genel |
endorsation [canada] i.
|
destek |
|
|
18 |
Genel |
endorsation [canada] i.
|
teyit |
|
19 |
Genel |
laneway [canada] i.
|
(yol) şerit |
|
20 |
Genel |
laneway [canada] i.
|
dar yol |
|
21 |
Genel |
beer parlor [canada] i.
|
taverna |
|
22 |
Genel |
beer parlour [canada] i.
|
birahane |
|
23 |
Genel |
jumping-off place [canada] i.
|
inziva yeri |
|
24 |
Genel |
jumping-off point [canada] i.
|
inziva yeri |
|
25 |
Genel |
mailer [us/canada] i.
|
posta kutusu |
|
26 |
Genel |
mailer [us/canada] i.
|
karton boru gibi bir malzemeden yapılmış, postalanacak materyali bulunduran konteyner |
|
27 |
Genel |
victoria day [canada] i.
|
victoria günü |
|
28 |
Genel |
victoria day [canada] i.
|
kanada'da 25 mayıs'tan önceki son pazartesi günü kutlanan bir resmi tatil |
|
29 |
Genel |
beverage room [canada] i.
|
bar |
|
30 |
Genel |
wagon [us/canada] i.
|
cezaevi arabası |
|
31 |
Genel |
wagon [us/canada] i.
|
mahkum arabası |
|
32 |
Genel |
wheel horse [us/canada] i.
|
istikrarlı veya çok çalışan kimse |
|
33 |
Genel |
windrow [canada] i.
|
kar temizleme makinesinin veya greyder bıçağının ardında oluşturduğu iz |
|
34 |
Genel |
block (canada) i.
|
keşif yapılmamış bir bölgedeki bir grup kasaba |
|
35 |
Genel |
block parent program of canada i.
|
kanada'da bir hayır ve çocuk kurumu |
|
36 |
Genel |
bluff [canada] i.
|
koruluk |
|
37 |
Genel |
bluff [canada] i.
|
ağaçlık |
|
|
38 |
Genel |
hell [us/canada] i.
|
yüksek moral |
|
39 |
Genel |
hell [us/canada] i.
|
keyif |
|
40 |
Genel |
hell [us/canada] i.
|
afacanlık |
|
41 |
Genel |
hell [us/canada] i.
|
haylazlık |
|
42 |
Genel |
buckle [canada] i.
|
bir hanedanlık arması işareti |
|
43 |
Genel |
homemaker [us] [canada] i.
|
ev hanımının işleri yerine getiremediği durumda evi çekip çeviren sosyal hizmet uzmanı |
|
44 |
Genel |
yellow peril [canada] i.
|
(quebec'te) okul otobüsü |
|
45 |
Genel |
yellow peril [canada] i.
|
(quebec'te) okul servisi |
|
46 |
Genel |
liveyer [canada] i.
|
yerleşik kimse |
|
47 |
Genel |
liveyer [canada] i.
|
mukim |
|
48 |
Genel |
liveyere [canada] i.
|
yerleşik kimse |
|
49 |
Genel |
liveyere [canada] i.
|
mukim |
|
50 |
Genel |
livier [canada] i.
|
yerleşik kimse |
|
51 |
Genel |
livier [canada] i.
|
mukim |
|
52 |
Genel |
bush lot [canada] i.
|
ağaçlık küçük arsa |
|
53 |
Genel |
bushwhacker [us/canada/australia] i.
|
seyrek nüfuslu bir ormanlık alanda seyahat eden veya yaşayan kimse |
|
54 |
Genel |
heads up [us/canada] i.
|
tüyo |
|
55 |
Genel |
heads up [us/canada] i.
|
ipucu |
|
56 |
Genel |
chip [us/canada] i.
|
patates cipsi |
|
57 |
Genel |
chip wagon [canada] i.
|
patates kızartması arabası |
|
58 |
Genel |
detachment [canada] i.
|
polis teşkilatındaki en küçük idari birim |
|
59 |
Genel |
ghost car [canada] i.
|
gizli polis aracı |
|
60 |
Genel |
ghost car [canada] i.
|
sivil polis aracı |
|
61 |
Genel |
ookpik® [canada] i.
|
fok derisinden yapılmış, baykuşa benzeyen bir oyuncak markası |
|
62 |
Genel |
open-line [canada] i.
|
dinleyicilerin veya izleyicilerin telefonla canlı yayına katılabildiği bir radyo veya televizyon programı |
|
63 |
Genel |
rubber ice [canada] i.
|
çatlayan ince buz |
|
64 |
Genel |
rubber ice [canada] i.
|
çatırdayan ince buz |
|
65 |
Genel |
rustler [canada] [us] i.
|
hareketli kimse |
|
66 |
Genel |
diary [uk/canada] i.
|
takvim |
|
67 |
Genel |
diary [uk/canada] i.
|
randevu defteri |
|
68 |
Genel |
diary [uk/canada] i.
|
randevu takvimi |
|
69 |
Genel |
hell [us] [canada] i.
|
muzırlık |
|
70 |
Genel |
city desk [us/canada] i.
|
gazetelerde yerel haberler masası |
|
71 |
Genel |
concession road [canada] i.
|
(ontario'da) kasabada parselleri ayıran yol |
|
72 |
Genel |
down-easter [canada] i.
|
kanada'nın atlas okyanusu'na kıyısı olan eyaletlerinden olan kimse |
|
73 |
Genel |
draft-mule work [us/canada] i.
|
angarya |
|
74 |
Genel |
draft-mule work [us/canada] i.
|
ağır ve sıkıcı iş |
|
75 |
Genel |
bluff [canada] i.
|
çayırda bulunan ağaç kümesi |
|
76 |
Genel |
cottage country [canada] i.
|
çok sayıda kulübenin bulunduğu göl kenarı bölgesi |
|
77 |
Genel |
courier [canada] i.
|
postacı |
|
|
78 |
Genel |
page [canada] i.
|
müzakere odasında üyeler arası mesaj ileten çalışan |
|
79 |
Genel |
pedway [canada] i.
|
yeraltı geçidi |
|
80 |
Genel |
pedway [canada] i.
|
yüksek geçit |
|
81 |
Genel |
pedway [canada] i.
|
köprülü geçit |
|
82 |
Genel |
pencil crayon [canada] i.
|
boyama kalemi |
|
83 |
Genel |
pencil crayon [canada] i.
|
renkli kalem |
|
84 |
Genel |
saltchuck [canada] i.
|
okyanus |
|
85 |
Genel |
saltchuck [canada] i.
|
umman |
|
86 |
Genel |
saw-off [canada] i.
|
torpil |
|
87 |
Genel |
saw-off [canada] i.
|
imtiyaz |
|
88 |
Genel |
saw-off [canada] i.
|
kayırma |
|
89 |
Genel |
doctor [us/canada] i.
|
diş hekimi |
|
90 |
Genel |
doctor [us/canada] i.
|
veteriner hekim |
|
91 |
Genel |
dog train [canada] i.
|
köpek kızağı |
|
92 |
Genel |
dog train [canada] i.
|
köpekli kızak |
|
93 |
Genel |
firehall [canada] i.
|
itfaiye amirliği |
|
94 |
Genel |
firehall [canada] i.
|
itfaiye ekipmanlarının bulunduğu itfaiye merkezi |
|
95 |
Genel |
fixed link [canada] i.
|
sabit ulaşım yolu |
|
96 |
Genel |
fixed link [canada] i.
|
(köprü) sabit bağlantı |
|
97 |
Genel |
fixed link [canada] i.
|
sabit güzergah geçişi |
|
98 |
Genel |
outsider [canada] i.
|
(kuzeyde) arktik bölgelerde yaşamayan kimse |
|
99 |
Genel |
parkette [canada] i.
|
genellikle halka açık olan ve içerisinde çocuk bahçesi gibi çeşitli imkanlar bulunan küçük park |
|
100 |
Genel |
plex [canada] i.
|
az katlı apartman |
|
101 |
Genel |
publisher [us/canada] i.
|
gazete sahibi |
|
102 |
Genel |
publisher [us/canada] i.
|
gazeteci |
|
103 |
Genel |
publisher [us/canada] i.
|
gazete temsilcisi |
|
104 |
Genel |
publisher [us/canada] i.
|
gazete sahibinin temsilcisi |
|
105 |
Genel |
scribbler [canada] i.
|
çizgili defter |
|
106 |
Genel |
scribbler [canada] i.
|
çizgili yazı defteri |
|
107 |
Genel |
sideroad [canada] i.
|
yan yol |
|
108 |
Genel |
sideroad [canada] i.
|
tali yol |
|
109 |
Genel |
sideroad [canada] i.
|
kuzey-güney yönlü yol |
|
110 |
Genel |
single [canada/us] i.
|
dolar banknotu |
|
111 |
Genel |
found-in [canada] i.
|
yasa dışı mekanda yakalanan kimse |
|
112 |
Genel |
freeloader [uk/new zealand/canada/scotland] i.
|
marketlerden tarihi geçmiş ürünler alan tüketici |
|
113 |
Genel |
french canada i.
|
fransız kökenli kanadalılar |
|
114 |
Genel |
smithereen [canada] i.
|
(britanya kolumbiyası) smithers yerlisi |
|
115 |
Genel |
social insurance number [canada] i.
|
(kanada'da) sosyal güvenlik numarası |
|
116 |
Genel |
supper club [us/canada] i.
|
gece kulübü |
|
117 |
Genel |
supper club [us/canada] i.
|
küçük ve lüks gece kulübü |
|
118 |
Genel |
survivance [canada] i.
|
(anglo-amerikan hegemonyasında) frankofon kültürünün devamlılığı |
|
119 |
Genel |
haze [us] [canada] f.
|
(okul arkadaşıyla) alay etmek |
|
120 |
Genel |
haze [us] [canada] f.
|
dalga geçmek |
|
121 |
Genel |
deke [canada] f.
|
birinden kaçmak |
|
122 |
Genel |
deke [canada] f.
|
objenin çevresinde dolanmak |
|
123 |
Genel |
deke [canada] f.
|
yanından geçmek |
|
124 |
Genel |
deke [canada] f.
|
dolanmak |
|
125 |
Genel |
deke [canada] f.
|
(genellikle dalavere ile) bir konudan kaçmak |
|
126 |
Genel |
grieve [us] [canada] f.
|
(abd ve kanada'da) bir şeyle ilgili resmi şikayette bulunmak |
|
127 |
Genel |
rush [canada] [us] f.
|
garanti altına almaya çalışmak |
|
128 |
Genel |
rush [canada] [us] f.
|
kesinleştirmek için uğraşmak |
|
129 |
Genel |
rush [canada] [us] f.
|
muhafaza etmeye çalışmak |
|
130 |
Genel |
main-street [canada] f.
|
şehir ve kasabaların ana caddelerinde halkla buluşarak seçim kampanyası yürütmek |
|
131 |
Genel |
download [canada] f.
|
(görevi) daha düşük rütbeli birine atamak |
|
132 |
Genel |
download [canada] f.
|
(işi) daha düşük rütbeli birine yıkmak |
|
133 |
Genel |
inshrine [us/canada] f.
|
onur listesine eklemek |
|
134 |
Genel |
originate [us/canada] f.
|
(otobüs, tren) belirli bir noktadan kalkmak |
|
135 |
Genel |
slug [us] [canada] f.
|
karda yürürmüşçesine yavaş ilerlemek |
|
136 |
Genel |
east indian [us/canada] s.
|
doğu hint adaları ile ilgili |
|
137 |
Genel |
east indian [us/canada] s.
|
baharat adaları ile alakalı |
|
138 |
Genel |
hungerful [us/canada] s.
|
aç |
|
139 |
Genel |
mufflered [us/canada] s.
|
fularlı |
|
140 |
Genel |
mufflered [us/canada] s.
|
atkılı |
|
141 |
Genel |
open-concept [canada] s.
|
(ev veya ofis) iç duvarı veya bölmesi olmayan ya da çok az olan |
|
142 |
Genel |
cross-town [us] [canada] s.
|
kasaba boyu |
|
143 |
Genel |
feisty [us] [canada] s.
|
oyunbaz |
|
144 |
Genel |
feisty [us] [canada] s.
|
oyuncu |
|
145 |
Genel |
feisty [us] [canada] s.
|
oynak |
|
146 |
Genel |
feisty [us] [canada] s.
|
aşırı hassas |
|
147 |
Genel |
feisty [us] [canada] s.
|
aksi |
|
148 |
Genel |
feisty [us] [canada] s.
|
çabuk sinirlenen |
|
149 |
Genel |
french [canada] s.
|
fransız kökenli kanadalılara ait |
|
150 |
Genel |
french [canada] s.
|
fransız kökenli kanadalılar ile ilişkili |
|
151 |
Genel |
slobby [canada] s.
|
vıcık vıcık |
|
152 |
Genel |
from away [canada] zf.
|
uzaktan |
|
153 |
Genel |
from away [canada] zf.
|
kanada'nın newfoundland kısmı dışında bir yerden |
|
154 |
Genel |
beauty [canada] zf.
|
üstün kaliteyle |
|
155 |
Genel |
beauty [canada] zf.
|
iyi iş çıkararak |
|
156 |
Genel |
surely [us] [canada] zf.
|
tabii |
|
157 |
Genel |
surely [us] [canada] zf.
|
isteyerek |
|
158 |
Genel |
surely [us] [canada] zf.
|
seve seve |
|
159 |
Genel |
surely [us] [canada] zf.
|
hatta |
|
160 |
Genel |
surely [us] [canada] zf.
|
bile |
|
161 |
Genel |
lordy [us/canada] ünl.
|
şaşırma veya korku ifade eden bir ünlem |
|
162 |
Genel |
say [us/canada] ünl.
|
dinleyin! |
|
163 |
Genel |
say [us/canada] ünl.
|
aaaa! |
|
164 |
Genel |
say [us/canada] ünl.
|
deme be! |
|
165 |
Genel |
beauty [canada] ünl.
|
oo iyiymiş |
|
166 |
Genel |
ex [canada] kısalt.
|
muayene |
|
167 |
Genel |
ex [canada] kısalt.
|
sınav |
|
168 |
Genel |
bna (british north america) [canada] kısalt.
|
britanya kuzey amerikası |
|
169 |
Genel |
cpa [canada] kısalt.
|
yeminli muhasebeci |
|
Phrasals |
|
170 |
Öbek Fiiller |
shuck down [us/canada] f.
|
üstündekileri çıkarıp atmak |
|
171 |
Öbek Fiiller |
shuck down [us/canada] f.
|
paldır küldür/aceleyle/telaşla soyunmak |
|
172 |
Öbek Fiiller |
shuck down [us/canada] f.
|
(birinin) kıyafetlerini hızlıca çıkartmak |
|
173 |
Öbek Fiiller |
shuck down [us/canada] f.
|
(birini) hemen soymak |
|
174 |
Öbek Fiiller |
shuck down [us/canada] f.
|
(birini) çabucak soymak |
|
175 |
Öbek Fiiller |
latch on [us/canada] f.
|
elde etmek |
|
176 |
Öbek Fiiller |
latch on [us/canada] f.
|
edinmek |
|
177 |
Öbek Fiiller |
latch on [us/canada] f.
|
erişmek |
|
Colloquial |
|
178 |
Konuşma Dili |
eggbeater [us/canada] i.
|
helikopter |
|
179 |
Konuşma Dili |
keener [uk/canada] i.
|
aşırı hevesli kimse |
|
180 |
Konuşma Dili |
keener [uk/canada] i.
|
dalkavuk |
|
181 |
Konuşma Dili |
keener [uk/canada] i.
|
yalaka |
|
182 |
Konuşma Dili |
kudlik [canada] i.
|
eskimolara ait sabuntaşından geleneksel bir yağ lambası |
|
183 |
Konuşma Dili |
joe job [canada] i.
|
sıradan/vasıf gerektirmeyen iş |
|
184 |
Konuşma Dili |
joe job [canada] i.
|
adi iş |
|
185 |
Konuşma Dili |
joe job [canada] i.
|
geliri düşük iş |
|
186 |
Konuşma Dili |
whips of [us/canada] i.
|
çok miktarda |
|
187 |
Konuşma Dili |
whips of [us/canada] i.
|
bol miktarda |
|
188 |
Konuşma Dili |
whips of [us/canada] i.
|
bolca |
|
189 |
Konuşma Dili |
whips of [us/canada] i.
|
bol bol |
|
190 |
Konuşma Dili |
honey [us] [canada] i.
|
türünün tipik örneği |
|
191 |
Konuşma Dili |
moccasin telegraph [canada] i.
|
söylenti veya gizli bilgilerin iletilmesi |
|
192 |
Konuşma Dili |
moccasin telegraph [canada] i.
|
dedikodu gazetesi |
|
193 |
Konuşma Dili |
moccasin telegraph [canada] i.
|
fısıltı gazetesi |
|
194 |
Konuşma Dili |
moose pasture [canada] i.
|
değersiz kabul edilen arazi |
|
195 |
Konuşma Dili |
muckymuck [canada] i.
|
çok önemli kimse |
|
196 |
Konuşma Dili |
muckymuck [canada] i.
|
çok önemli gibi görünen kimse |
|
197 |
Konuşma Dili |
eye opener [us/canada/south africa] i.
|
sabah gözünü açar açmaz içilen sert içki |
|
198 |
Konuşma Dili |
eye opener [us/canada/south africa] i.
|
sabah erkenden enerji vermesi için içilen sert içki |
|
199 |
Konuşma Dili |
eye opener [us/canada/south africa] i.
|
sabah gözü açılsın diye içilen sert içki |
|
200 |
Konuşma Dili |
fake cheque [uk/canada] i.
|
sahte çek |
|
201 |
Konuşma Dili |
fake cheque [uk/canada] i.
|
karşılıksız çek |
|
202 |
Konuşma Dili |
lock [us/canada] i.
|
başaracağı kesin olan kimse |
|
203 |
Konuşma Dili |
lock [us/canada] i.
|
kazanacağı kesin olan şey |
|
204 |
Konuşma Dili |
rink rat [canada] i.
|
sahayı bedava kullanma karşılığında buz hokeyi sahasında çalışan genç |
|
205 |
Konuşma Dili |
chippie [us/canada] i.
|
önüne gelenle yatan kadın |
|
206 |
Konuşma Dili |
chippie [us/canada] i.
|
kaşar |
|
207 |
Konuşma Dili |
road rash [us] [canada] i.
|
düşme sonucu derinin sıyrılması |
|
208 |
Konuşma Dili |
rock [canada] i.
|
newfoundland |
|
209 |
Konuşma Dili |
import [canada] i.
|
deplasmanda oynayan sporcu |
|
210 |
Konuşma Dili |
dog [us/canada] i.
|
uyduruk şey |
|
211 |
Konuşma Dili |
shinplaster [canada] i.
|
25 sentlik kağıt para |
|
212 |
Konuşma Dili |
shit disturber [canada] i.
|
tartışma yaratıp sinir bozmaktan hoşlanan kimse |
|
213 |
Konuşma Dili |
shit disturber [canada] i.
|
trol |
|
214 |
Konuşma Dili |
skedaddler [canada] i.
|
(iç savaş dönemi) kanada'ya kaçan amerikan vatandaşı |
|
215 |
Konuşma Dili |
sugar off [us/canada] f.
|
akçaağaç şekeri yapmak |
|
216 |
Konuşma Dili |
sugar off [us/canada] f.
|
akçaağaç reçinesini kaynatarak şeker yapmak |
|
217 |
Konuşma Dili |
sugar off [us/canada] f.
|
akçaağaç şurubu yapmak |
|
218 |
Konuşma Dili |
haul off [us/canada] f.
|
(hamle yapmak için) geri çekilmek |
|
219 |
Konuşma Dili |
high hat [us] [canada] f.
|
(birine) saygısızca davranmak |
|
220 |
Konuşma Dili |
hop [us] [canada] f.
|
yoğun şekilde çalışmaya başlamak |
|
221 |
Konuşma Dili |
hustle up [us] [canada] f.
|
çabucak hazırlamak |
|
222 |
Konuşma Dili |
hit [us/canada] f.
|
-den talep etmek |
|
223 |
Konuşma Dili |
hit [us/canada] f.
|
'-den istemek |
|
224 |
Konuşma Dili |
rustle [canada] [us] f.
|
koşuşturmak |
|
225 |
Konuşma Dili |
rustle [canada] [us] f.
|
acele ile hareket etmek |
|
226 |
Konuşma Dili |
rustle [canada] [us] f.
|
hızlıca hareket etmek |
|
227 |
Konuşma Dili |
connect [us/canada] f.
|
başarılı olmak |
|
228 |
Konuşma Dili |
connect [us/canada] f.
|
başarmak |
|
229 |
Konuşma Dili |
bush [us/canada] s.
|
ikinci sınıf |
|
230 |
Konuşma Dili |
bush [us/canada] s.
|
yontulmamış |
|
231 |
Konuşma Dili |
anyplace [us/canada] zf.
|
herhangi bir yerde |
|
232 |
Konuşma Dili |
anyplace [us/canada] zf.
|
herhangi bir yere |
|
233 |
Konuşma Dili |
gee whizz [us/canada] exclam.
|
vay canına! |
|
234 |
Konuşma Dili |
gee whizz [us/canada] exclam.
|
süper! |
|
Idioms |
|
235 |
Deyim |
johnny one-note [us/canada] i.
|
bir/birkaç konuda güçlü fikirlerini koruyan veya sürekli dile getiren kimse |
|
236 |
Deyim |
johnny one-note [us/canada] i.
|
bir konuda/bazı konularda sürekli fikir belirten kimse |
|
237 |
Deyim |
johnny one-note [us/canada] i.
|
bir konuda/bazı konularda güçlü fikirleri olan kimse |
|
238 |
Deyim |
johnny one-note [us/canada] i.
|
sürekli bir konudan/bir şeylerden şikayet eden kimse |
|
239 |
Deyim |
4-1-1 [us/canada] i.
|
bilgi |
|
240 |
Deyim |
4-1-1 [us/canada] i.
|
detaylar |
|
241 |
Deyim |
the good oil [australia/canada] i.
|
güvenilir bilgi |
|
242 |
Deyim |
the good oil [australia/canada] i.
|
geçerli bilgi |
|
243 |
Deyim |
cross the aisle [uk/canada/australia] f.
|
rakip partiye geçmek |
|
244 |
Deyim |
cross the aisle [uk/canada/australia] f.
|
rakip partiyle işbirliği yapmak |
|
245 |
Deyim |
cross the floor [uk/canada/australia] f.
|
parlamento'daki rakip kanada geçmek |
|
246 |
Deyim |
cross the floor [uk/canada/australia] f.
|
parti değiştirmek |
|
247 |
Deyim |
rattle (one's) dags [canada] f.
|
acele etmek |
|
248 |
Deyim |
rattle (one's) dags [canada] f.
|
elini çabuk tutmak |
|
249 |
Deyim |
go snaky [canada] f.
|
düşünmeden hareket etmek |
|
250 |
Deyim |
go snaky [canada] f.
|
fevri davranmak |
|
251 |
Deyim |
go snaky [canada] f.
|
kendine hakim olamamak |
|
252 |
Deyim |
go snaky [canada] f.
|
kontrolden çıkmak |
|
253 |
Deyim |
go snaky [canada] f.
|
kontrolünü kaybetmek |
|
254 |
Deyim |
go snaky [canada] f.
|
zıvanadan çıkmak |
|
255 |
Deyim |
go snaky [canada] f.
|
sınırlarını aşmak |
|
256 |
Deyim |
rattle (one's) dags [canada] f.
|
harekete geçmek |
|
257 |
Deyim |
rattle (one's) dags [canada] f.
|
yoğun enerji, çaba sarf etmek/göstermek |
|
258 |
Deyim |
rattle (one's) dags [canada] f.
|
kıçını kıpırdatmak |
|
259 |
Deyim |
give someone the gears [canada] f.
|
birini gıcık etmek |
|
260 |
Deyim |
give someone the gears [canada] f.
|
birini sinir etmek |
|
261 |
Deyim |
give someone the gears [canada] f.
|
birinin sinirini bozmak |
|
262 |
Deyim |
give someone the gears [canada] f.
|
birine rahat vermemek |
|
263 |
Deyim |
give someone the gears [canada] f.
|
birinin başının etini yemek |
|
264 |
Deyim |
put in the nips [australia/canada] f.
|
para koparmak gibi amaçlarla birine baskı yapmak |
|
265 |
Deyim |
put in the nips [australia/canada] f.
|
para dilenmek/koparmak |
|
266 |
Deyim |
put in the nips [australia/canada] f.
|
borç almak |
|
267 |
Deyim |
put the hard word on (one) [australia/canada/new zealand] f.
|
(birine) baskı yapmak |
|
268 |
Deyim |
put the hard word on (one) [australia/canada/new zealand] f.
|
(birini) sıkıştırmak |
|
269 |
Deyim |
not much chop [australia/canada] s.
|
beklendiği gibi olmayan |
|
270 |
Deyim |
not much chop [australia/canada] s.
|
gereken özellikleri taşımayan |
|
271 |
Deyim |
not much chop [australia/canada] s.
|
yeterince iyi olmayan |
|
272 |
Deyim |
not much chop [australia/canada] s.
|
yetersiz |
|
273 |
Deyim |
not much chop [australia/canada] s.
|
sudan |
|
274 |
Deyim |
not much chop [australia/canada] s.
|
istenen düzeyde olmayan |
|
275 |
Deyim |
not much chop [australia/canada] s.
|
tatmin edici olmayan |
|
276 |
Deyim |
not much chop [australia/canada] s.
|
ahım şahım olmayan |
|
277 |
Deyim |
no screaming hell [canada] s.
|
oldukça sıradan |
|
278 |
Deyim |
no screaming hell [canada] s.
|
pek etkileyici olmayan |
|
279 |
Deyim |
no screaming hell [canada] s.
|
ahım şahım olmayan |
|
280 |
Deyim |
up the booay [canada] expr.
|
tamamen yanlış |
|
281 |
Deyim |
up the booay [canada] expr.
|
tamamen yoldan çıkmış/sapmış |
|
Trade/Economic |
|
282 |
Ticaret/Ekonomi |
equalization payment [canada] i.
|
fiyat farkının giderilmesi |
|
283 |
Ticaret/Ekonomi |
wheelhorse [us/canada] i.
|
istikrarlı veya çok çalışan kimse |
|
284 |
Ticaret/Ekonomi |
dépanneur [canada] i.
|
mahalle bakkalı |
|
285 |
Ticaret/Ekonomi |
instalment plan [us/canada] i.
|
alıcının önce depozito verip ardından taksitler halinde ödeme yaptığı ve satıcının son ödeme yapılana kadar malın sahibi olduğu bir satın alım sistemi |
|
286 |
Ticaret/Ekonomi |
druggist's [canada] [us] i.
|
eczane |
|
287 |
Ticaret/Ekonomi |
druggist's [canada] [us] i.
|
ilaç dükkanı |
|
288 |
Ticaret/Ekonomi |
crown corporation [canada] i.
|
devlete ait olup memurlarca kontrol edilen bir ticari şirket |
|
289 |
Ticaret/Ekonomi |
convertible [canada] s.
|
mali ceza olmadan daha uzun vadeli ipoteğe dönüştürülebilen (ipotek senedi) |
|
290 |
Ticaret/Ekonomi |
rrsp (registered retirement savings plan) [canada] kısalt.
|
kayıtlı emeklilik tasarruf planı |
|
Law |
|
291 |
Hukuk |
examination for discovery [canada] i.
|
duruşma öncesinde daha sonra sunulacak kanıtları göstermek için yapılan toplantı |
|
292 |
Hukuk |
homestead [canada] i.
|
federal hükümet tarafından yerleşimciye verilen genellikle 160 dönümlük arazi |
|
293 |
Hukuk |
homesteader [us] [canada] i.
|
arazi yasası uyarınca arazi edinen kimse |
|
294 |
Hukuk |
dangerous offender [us/canada] i.
|
müebbet hapis cezasına çarptırılan suçlu |
|
295 |
Hukuk |
courier parent [canada] i.
|
çocuklarının oturum hakkı alabilmesi için kanada'ya göçmenlik başvurusu yapan kimse |
|
296 |
Hukuk |
crown attorney [canada] i.
|
kraliyet avukatı |
|
297 |
Hukuk |
snitch line [canada] i.
|
doğrudan ihbar hattı |
|
298 |
Hukuk |
sunsetting [us] [canada] i.
|
sona erme maddesinin uygulanmasına ilişkin eylem |
|
299 |
Hukuk |
cisc (criminal intelligence services of canada) kısalt.
|
kanada kriminal istihbarat servisi |
|
Politics |
|
300 |
Siyasal |
o canada i.
|
kanada milli marşı |
|
301 |
Siyasal |
auditor general of canada i.
|
kanada sayıştayı |
|
302 |
Siyasal |
landed immigrant [canada] i.
|
henüz vatandaşlık almamış olup oturma izni olan göçmen |
|
303 |
Siyasal |
landed immigrant [canada] i.
|
yerleşik göçmen |
|
304 |
Siyasal |
bluebook [canada] i.
|
devlet hesaplarının yıllık beyanı |
|
305 |
Siyasal |
loyalist [canada] i.
|
birleşik imparatorluk yandaşları |
|
306 |
Siyasal |
general election [canada] i.
|
seçmenlerin avam kamarası üyelerini seçtikleri bir seçim |
|
307 |
Siyasal |
department of justice canada i.
|
kanada adalet bakanlığı |
|
308 |
Siyasal |
dojc (department of justice canada) i.
|
kanada adalet bakanlığı |
|
309 |
Siyasal |
dipper [canada] i.
|
yeni demokratik parti'nin üyesi |
|
310 |
Siyasal |
dipper [canada] i.
|
yeni demokratik parti'yi destekleyen kimse |
|
311 |
Siyasal |
grit [canada] i.
|
liberal kimse |
|
312 |
Siyasal |
grits [canada] i.
|
kanada liberal partisi |
|
313 |
Siyasal |
old-line party [canada] i.
|
liberal parti |
|
314 |
Siyasal |
old-line party [canada] i.
|
muhafazakar parti |
|
315 |
Siyasal |
pickup [canada] [us] i.
|
seçim bölgesini kazanan parti veya adaya meydan okuma |
|
316 |
Siyasal |
saw-off [canada] i.
|
siyasi rakiplerin aynı görev için adaylık koymayacaklarına dair anlaşması |
|
317 |
Siyasal |
first minister [canada] i.
|
kanada başbakanı |
|
318 |
Siyasal |
first minister [canada] i.
|
kanada başkanı |
|
319 |
Siyasal |
first nation [canada] i.
|
kanada aborijinleri |
|
320 |
Siyasal |
first nation [canada] i.
|
kanada hükümetince tanınan yerli halk |
|
321 |
Siyasal |
first nations [canada] i.
|
kanada aborijinleri |
|
322 |
Siyasal |
first nations [canada] i.
|
kanada hükümetince tanınan yerli halklar |
|
323 |
Siyasal |
scrum [canada] i.
|
(kanada medyasında) haberci çemberi |
|
324 |
Siyasal |
scrum [canada] i.
|
kanada avam kamarası üyesini çevreleyen haberci grubu |
|
325 |
Siyasal |
freeper [us] [canada] i.
|
free republic forumunun aktif üyesi |
|
326 |
Siyasal |
french fact [canada] i.
|
fransız kökenli kanadalıların konfederasyondaki ayrı bir kültürel güç olarak varlığı |
|
327 |
Siyasal |
drop the writ [canada] f.
|
(parlamentoyu feshetmek ve seçim düzenlemek için devlet başkanına) müzekkere vermek |
|
328 |
Siyasal |
re-offer [canada] f.
|
tekrarlanan seçime adaylığını koymak |
|
329 |
Siyasal |
landed [canada] s.
|
yasalarca göçmen olan |
|
330 |
Siyasal |
landed [canada] s.
|
yasal mülteci statüsü olan kimse |
|
331 |
Siyasal |
grit [canada] s.
|
liberal parti'ye ait |
|
332 |
Siyasal |
fn (first nation) [canada] kısalt.
|
kanada'da yaşayan kızılderililer |
|
Institutes |
|
333 |
Kurum/Kuruluş |
section for the united kingdom, usa and canada i.
|
ingiltere, amerika, kanada şube müdürlüğü |
|
334 |
Kurum/Kuruluş |
compassion club [canada] i.
|
(kanada'da) tıbbi amaçlarla kullanılması için güvenilir bir ortamda saf kenevir temin edip kar amacı gütmeyen kuruluş |
|
335 |
Kurum/Kuruluş |
department of justice canada i.
|
kanada adalet bakanlığı |
|
336 |
Kurum/Kuruluş |
department of justice canada i.
|
kanada'da mahkeme açma, hukuki tavsiye ve teklifte bulunma yetkisine sahip bir devlet kurumu |
|
337 |
Kurum/Kuruluş |
dojc (department of justice canada) kısalt.
|
kanada adalet bakanlığı |
|
Industry |
|
338 |
Sanayi |
branch plant [canada] i.
|
merkezi farklı ülkede bulunan şirketin kanada'daki bir fabrikası |
|
339 |
Sanayi |
branch factory [canada] i.
|
merkezi farklı ülkede bulunan şirketin kanada'daki bir fabrikası |
|
340 |
Sanayi |
cutline [canada] [us] i.
|
kesme çizgisi |
|
341 |
Sanayi |
cutline [canada] [us] i.
|
kesme işareti |
|
342 |
Sanayi |
cutline [canada] [us] i.
|
bir şeyin nereden kesilmesi gerektiğini gösteren işaret |
|
343 |
Sanayi |
hbc [canada] (hudson's bay company) kısalt.
|
hudson's bay company |
|
Insurance |
|
344 |
Sigortacılık |
health card [canada] i.
|
sağlık kartı |
|
Media |
|
345 |
Medya |
sound track [us/canada] i.
|
hoparlör düzeni bulunan motorlu araç |
|
Technical |
|
346 |
Teknik |
quarter section [us/canada] i.
|
abd ve kanada'da arazi ölçümünde kullanılan çeyrek millik ölçü birimi |
|
347 |
Teknik |
tenpenny [usa&canada] s.
|
7.62 santimetre uzunluğunda (çivi) |
|
348 |
Teknik |
third-class [us/canada] s.
|
açık halde gönderilen ürünlerden oluşan posta ile ilgili |
|
Computer |
|
349 |
Bilgisayar |
canada:ca i.
|
kanada:ca |
|
Telecom |
|
350 |
Telekom |
local [canada] i.
|
telefon uzatması |
|
351 |
Telekom |
local [canada] i.
|
iç hat |
|
352 |
Telekom |
local [canada] i.
|
aynı ev hattına bağlanan ek telefon |
|
Textile |
|
353 |
Tekstil |
elastic [us/canada] i.
|
lastikten yapılmış |
|
354 |
Tekstil |
butt bra [us] [canada] i.
|
kalçaları desteklemek için giyilen bir iç çamaşırı |
|
355 |
Tekstil |
cowichan sweater [canada] i.
|
ilk olarak kızılderililerce kullanılmış yünlü bir tür süveter |
|
356 |
Tekstil |
cowichan indian sweater [canada] i.
|
ilk olarak kızılderililerce kullanılmış yünlü bir tür süveter |
|
357 |
Tekstil |
siwash [canada] i.
|
ilk olarak kızılderililerce kullanılmış yünlü bir tür süveter |
|
358 |
Tekstil |
siwash sweater [canada] i.
|
ilk olarak kızılderililerce kullanılmış yünlü bir tür süveter |
|
359 |
Tekstil |
dome fastener [us] [canada] i.
|
çıtçıt |
|
360 |
Tekstil |
cuffless [us/canada/australia] s.
|
(pantolon) kıvrık paçasız |
|
361 |
Tekstil |
cuffless [us/canada/australia] s.
|
(pantolon) paçası katlı olmayan |
|
Architecture |
|
362 |
Mimarlık |
french doors [us] [canada] i.
|
dış mekana açılan kapı görevi gören kanatlı pencere çifti |
|
Construction |
|
363 |
İnşaat |
latilla [us/canada] i.
|
kirişlerin veya çatı kerestelerinin arasında tavan malzemesi olarak kullanılan genelde soyulmuş ağaç dalı veya sopa |
|
364 |
İnşaat |
hard hat [us/canada] i.
|
inşaat işçisi |
|
Furniture |
|
365 |
Mobilya |
windsor rocker [us/canada] i.
|
sallanan windsor sandalye |
|
366 |
Mobilya |
winnipeg couch [canada] i.
|
kolları ve sırt kısmı olmayan ve çift kişilik yatak haline gelen bir tür kanepe |
|
367 |
Mobilya |
chesterfield [canada] i.
|
uzun ve geniş kanepe |
|
Automotive |
|
368 |
Otomotiv |
bombardier® [canada] i.
|
bir tür kar küreme aracı |
|
369 |
Otomotiv |
rig [us/canada] i.
|
tır kamyonu |
|
370 |
Otomotiv |
rig [us/canada] i.
|
treyler |
|
371 |
Otomotiv |
shiftstick [us/canada] i.
|
vites kolu |
|
372 |
Otomotiv |
shiftstick [us/canada] i.
|
vites değiştirme kolu |
|
Traffic |
|
373 |
Trafik |
grid road [canada] i.
|
haritası çıkarılmış bir bölgedeki ızgara çizgilerini takip eden belediye yolu |
|
Railway |
|
374 |
Demiryolu |
wildcat [us/canada] i.
|
yolcu veya yük vagonu bulunmayan lokomotif |
|
Aeronautic |
|
375 |
Havacılık |
air canada i.
|
kanada hava yolları |
|
376 |
Havacılık |
air canada i.
|
kanada'nın ulusal hava yolu şirketi |
|
Marine |
|
377 |
Denizcilik |
longshoring [us/canada] i.
|
gemi yükleme-boşaltma işi |
|
378 |
Denizcilik |
slob ice [canada] i.
|
deniz üzerinde yüzen kırık buz tabakası |
|
379 |
Denizcilik |
slob ice [canada] i.
|
deniz buzu tabakası |
|
Medical |
|
380 |
Medikal |
extra-billing [canada] i.
|
katkı payı |
|
381 |
Medikal |
medicare [canada] i.
|
kanada ulusal sağlık hizmetleri sistemi |
|
Psychology |
|
382 |
Psikoloji |
bushed [canada] s.
|
yalnız yaşamaktan dolayı psikolojisi bozulmuş |
|
Printing |
|
383 |
Baskı Teknikleri |
cutline [canada/us] i.
|
illüstrasyona eşlik eden yazı |
|
384 |
Baskı Teknikleri |
duo-tang [canada] i.
|
esnek metal klipsleri olan bir tür dosya |
|
385 |
Baskı Teknikleri |
semi-monthly [us/canada] i.
|
iki ayda bir gerçekleştirilen yayım |
|
386 |
Baskı Teknikleri |
semi-monthly [us/canada] i.
|
iki aylık baskı |
|
387 |
Baskı Teknikleri |
semi-monthly [us/canada] s.
|
iki ayda bir yayımlanan |
|
388 |
Baskı Teknikleri |
semi-monthly [us/canada] s.
|
iki ayda bir baskısı yapılan |
|
Food Engineering |
|
389 |
Gıda |
homo [canada] i.
|
homojenize süt |
|
390 |
Gıda |
homo [canada] i.
|
türdeşik süt |
|
Gastronomy |
|
391 |
Mutfak |
canada bacon i.
|
bir çeşit fileto domuz pastırması |
|
392 |
Mutfak |
yeast cake [us/canada] i.
|
maya keki |
|
393 |
Mutfak |
white toast [canada] i.
|
kızarmış beyaz ekmek |
|
394 |
Mutfak |
brewis [canada] i.
|
bir tür güveç |
|
395 |
Mutfak |
brevis [canada] i.
|
bir tür güveç |
|
396 |
Mutfak |
brown toast [canada] i.
|
kızarmış tam buğday ekmeği |
|
397 |
Mutfak |
moose milk [canada] i.
|
kanada'ya özgü süt, yumurta ve genellikle romla yapılan bir içki |
|
398 |
Mutfak |
bumbleberry [canada] i.
|
tart dolgularında ve reçellerde kullanılan bir kırmızı meyve karışımı |
|
399 |
Mutfak |
glacé [canada] i.
|
içkiye konan buz |
|
400 |
Mutfak |
glacé [canada] i.
|
içeceğe konan buz |
|
401 |
Mutfak |
butter tart [canada] i.
|
tereyağı, esmer şeker ve kuru üzümle hazırlanan bir tür tart |
|
402 |
Mutfak |
rubaboo [canada] i.
|
dövülmüş etle yapılan çorba |
|
403 |
Mutfak |
rubaboo [canada] i.
|
dövülmüş etle yapılan güveç |
|
404 |
Mutfak |
cracknel [us] [canada] i.
|
gevrek kızartılmış domuz yağı parçaları |
|
405 |
Mutfak |
digby chicken [canada] i.
|
kurutulmuş ringa balığı |
|
406 |
Mutfak |
digby chick [canada] i.
|
kurutulmuş ringa balığı |
|
407 |
Mutfak |
double-double [canada] i.
|
iki porsiyon krema ve şekerle servis edilen kahve |
|
408 |
Mutfak |
cottage roll [canada] i.
|
kemiksiz bir tür jambon |
|
409 |
Mutfak |
panzerotto [canada] i.
|
içinde domates, peynir ve bazen farklı dolgular bulunan bir hamur işi |
|
410 |
Mutfak |
cookery [canada] i.
|
(madende, şantiyede) yemekhane |
|
411 |
Mutfak |
scruncheon [canada] i.
|
kızarmış domuz cipsi |
|
412 |
Mutfak |
scrunchion [canada] i.
|
kızarmış domuz cipsi |
|
413 |
Mutfak |
smokie [canada] i.
|
bir sosis çeşidi |
|
414 |
Mutfak |
soapolallie [canada] i.
|
ezilmiş sabun ağacı meyvelerinden yapılan bir içecek |
|
415 |
Mutfak |
sugar pie [canada] i.
|
şekerli tart |
|
416 |
Mutfak |
sugar pie [canada] i.
|
esmer şeker ile hazırlanan bir tart |
|
Marine Biology |
|
417 |
Deniz Biyolojisi |
cusk [us/canada] i.
|
dünyanın en önemli ticari balıklarından biri |
|
418 |
Deniz Biyolojisi |
boston bluefish [canada] i.
|
sarı mezgit balığı |
|
419 |
Deniz Biyolojisi |
gaspereau [canada] i.
|
ringa familyasına ait bir sofra balığı |
|
420 |
Deniz Biyolojisi |
loche [canada/france] i.
|
tatlısu gelinciği |
|
421 |
Deniz Biyolojisi |
doré [canada] i.
|
amerika'nın tatlı sularına özgü bir sofra ve av balığı |
|
Zoology |
|
422 |
Zooloji |
canada lynx i.
|
kanada vaşağı |
|
423 |
Zooloji |
canada porcupine (erethizon dorsatum) i.
|
kuzey amerika oklu kirpisi |
|
424 |
Zooloji |
canada porcupine (erethizon dorsatum) i.
|
kanada oklu kirpisi |
|
425 |
Zooloji |
canada goose i.
|
kanada kazı |
|
426 |
Zooloji |
canada lynx i.
|
kuzey amerika'nın kuzeyinde yaşayan bir vaşak |
|
427 |
Zooloji |
siffleur [canada] i.
|
tıslayan hayvan |
|
428 |
Zooloji |
siffleur [canada] i.
|
fısıldayan hayvan |
|
Botanic |
|
429 |
Botanik |
canada violet i.
|
kalp şeklinde yaprakları ve beyaz çiçekleri olan bir kuzey amerika bitkisi |
|
430 |
Botanik |
canada anemone (anemone canadensis) i.
|
labrador'dan colorado'ya kadar olan ormanlık alanda yetişen yazları çiçek açan bir bitki |
|
431 |
Botanik |
canada balsam i.
|
balsam köknarı |
|
432 |
Botanik |
canada turpentine i.
|
balsam köknarı |
|
433 |
Botanik |
canada garlic (allium canadense) i.
|
kanada sarımsağı |
|
434 |
Botanik |
canada ginger (asarum canadense) i.
|
kanada zencefili |
|
435 |
Botanik |
canada hemp (apocynum cannabinum) i.
|
kızılderililer tarafından lifleri çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılmış bir kenevir türü |
|
436 |
Botanik |
canada lily (lilium canadense) i.
|
kanada zambağı |
|
437 |
Botanik |
canada mayflower (maianthemum canadense) i.
|
kuzey amerika'ya özgü kokulu küçük beyaz çiçekleri olan bir orman bitkisi |
|
438 |
Botanik |
canada moonseed (menispermum canadense) i.
|
kuzey amerika'da geniş oval yapraklı, küçük beyaz çiçekli bir asma |
|
439 |
Botanik |
canada pitch i.
|
kanada sugası reçinesi |
|
440 |
Botanik |
canada plum (prunus nigra) i.
|
turuncu-kırmızı meyveli kuzey amerika eriği |
|
441 |
Botanik |
canada rice i.
|
kanada pirinci |
|
442 |
Botanik |
canada violet i.
|
kanada menekşesi |
|
443 |
Botanik |
canada wild rye (elymus canadensis) i.
|
kuzey amerika yabani çavdarı |
|
444 |
Botanik |
canada yew i.
|
kanada porsuğu |
|
445 |
Botanik |
canada burnet (poterium canadensis) i.
|
bir bataklık bitkisi |
|
446 |
Botanik |
canada goldenrod (solidago canadensis) i.
|
kanada altınbaşak otu |
|
447 |
Botanik |
canada plum (prunus nigra) i.
|
kanada eriği |
|
448 |
Botanik |
canada pitch i.
|
kanada karasakızı |
|
449 |
Botanik |
canada wild rye (elymus canadensis) i.
|
kanada yabani çavdarı |
|
450 |
Botanik |
canada elderberry i.
|
kuzey amerika'nın orta ve doğu kesimlerine özgü, mor-siyah renkli meyveleri şarap ve reçel yapımında kullanılan yaygın bir mürver ağacı |
|
451 |
Botanik |
canada fly honeysuckle i.
|
kuzey amerika'da yetişen sarı-beyaz çiçekli yaprak döken dik bir çalı |
|
452 |
Botanik |
canada germander i.
|
kuzey amerika'da yetişen çentikli yaprakları, pembe veya mor çiçekli salkımları olan bir çalı |
|
453 |
Botanik |
canada goldenrod i.
|
altın başak |
|
454 |
Botanik |
canada golden-rod i.
|
altın başak |
|
455 |
Botanik |
canada thistle i.
|
devedikeni |
|
456 |
Botanik |
canada balsam i.
|
kanada köknarı |
|
457 |
Botanik |
canada balsam i.
|
kanada balsamı |
|
458 |
Botanik |
canada thistle i.
|
köy göçüren |
|
459 |
Botanik |
canada mint (mentha canadensis) i.
|
kanada nanesi |
|
460 |
Botanik |
canada mint (mentha canadensis) i.
|
yaprak ile dal arası köşelerinde çiçekleri olan yabani ve yaygın bir amerikan nanesi |
|
461 |
Botanik |
canada columbine i.
|
kuzey amerika'nın doğusunda yetişen uzun kırmızı çiçekli bir bitki |
|
462 |
Botanik |
canada ginger i.
|
kanada ile abd'nin doğu ve orta kesimlerinde yetişen yaprak döken bodur çok yıllık bir bitki |
|
463 |
Botanik |
canada wild ginger i.
|
kanada ile abd'nin doğu ve orta kesimlerinde yetişen yaprak döken bodur çok yıllık bir bitki |
|
464 |
Botanik |
canada field pea (pisum sativum variety arvense) i.
|
yem bezelyesi |
|
465 |
Botanik |
canada field pea (pisum sativum variety arvense) i.
|
akdeniz bölgesi ve kuzey afrika'da yem amaçlı yetiştirilen bir bezelye |
|
466 |
Botanik |
canada field pea (vigna unguiculata) i.
|
börülce |
|
467 |
Botanik |
canada field pea (vigna unguiculata) i.
|
baklagil familyasına ait bir bitki |
|
468 |
Botanik |
canada field pea (vigna sinensis) i.
|
börülce |
|
469 |
Botanik |
canada field pea (vigna sinensis) i.
|
baklagil familyasına ait bir bitki |
|
470 |
Botanik |
canada field pea i.
|
börülce bitkisinin yenebilir tohumu |
|
471 |
Botanik |
canada field pea (lathyrus pratensis) i.
|
çayır mürdümüğü |
|
472 |
Botanik |
canada field pea (lathyrus pratensis) i.
|
yılan gürülü |
|
473 |
Botanik |
canada flebane (erigeron canadensis) i.
|
kanada şifa otu |
|
474 |
Botanik |
canada rice i.
|
zizania cinsini oluşturan dört ot türü |
|
475 |
Botanik |
canada rice i.
|
zizania cinsinden elde edilen tahıl |
|
476 |
Botanik |
canada lettuce i.
|
dikenli marula benzeyip dikenleri olmayan uzun boylu bir kuzey amerika bitkisi |
|
477 |
Botanik |
canada wild lettuce i.
|
dikenli marula benzeyip dikenleri olmayan uzun boylu bir kuzey amerika bitkisi |
|
478 |
Botanik |
canada frostweed i.
|
abd'nin doğusuna özgü, önce sarı çiçek açıp ardından yapraksız çiçekleri olan çok yıllık bir bitki |
|
479 |
Botanik |
lopstick [canada] i.
|
sınır işareti işlevi görmesi için tepesindeki dallar hariç tümüyle budanmış ağaç |
|
480 |
Botanik |
lobstick [canada] i.
|
sınır işareti işlevi görmesi için tepesindeki dallar hariç tümüyle budanmış ağaç |
|
481 |
Botanik |
buttonball [us/canada] i.
|
kuzey amerika'ya özgü bir çınar ağacı |
|
482 |
Botanik |
buttonball [us/canada] i.
|
batı çınarı |
|
483 |
Botanik |
canada balsam (abies balsamea) i.
|
balsam göknarı |
|
484 |
Botanik |
cotton sedge [canada] i.
|
pamuk otu |
|
485 |
Botanik |
prairie crocus [canada] i.
|
düğünçiçeğigillere özgü bir bahar çiçeği |
|
Agriculture |
|
486 |
Tarım |
corn shuck [us/canada] i.
|
mısır kabuğu |
|
487 |
Tarım |
corn-picker [us/canada] i.
|
mısır hasat makinesi |
|
488 |
Tarım |
corn-picker [us/canada] i.
|
mısır toplama makinesi |
|
Breeding |
|
489 |
Hayvancılık |
latigo [us/canada] i.
|
(atçılıkta) kolanı sıkıştırmak için atın eyerinde bulunan bir kayış |
|
490 |
Hayvancılık |
vealer [us/canada/australia] i.
|
dana eti |
|
491 |
Hayvancılık |
vealer [us/canada/australia] i.
|
buzağı eti |
|
Forestry |
|
492 |
Ormancılık |
runway [canada] [us] i.
|
kesilen kütüklerin yuvarlandığı eğimli tepe |
|
493 |
Ormancılık |
rutter [canada] [obsolete] i.
|
pulluk |
|
494 |
Ormancılık |
diamond willow [canada] i.
|
üzerinde elmas şeklinde desenler olup baston, masa lambası yapımında kullanılan çeşitli söğüt odunlarına verilen ad |
|
495 |
Ormancılık |
firewarden [canada] i.
|
yangın gözcüsü |
|
496 |
Ormancılık |
shanty [canada] i.
|
(eskiden kanada'da) ağaç kesme kampında yer alan ahşap işçi barakası |
|
497 |
Ormancılık |
shanty [canada] i.
|
(eskiden kanada'da) ağaç kesme kampı |
|
498 |
Ormancılık |
lumber [us/canada] f.
|
(ağacı) kereste haline getirmek |
|
499 |
Ormancılık |
lumber [us/canada] f.
|
(ağacı) keresteye dönüştürmek |
|
Fishery |
|
500 |
Balıkçılık |
saltchucker [canada] i.
|
tuzlu suda avlanan olta balıkçısı |
|