Geçmiş

confine

"confine" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 25 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	confine i.	sınır
2	Genel	confine i.	hudut
3	Genel	confine i.	bölge
4	Genel	confine f.	kapatmak
5	Genel	confine f.	kapamak
6	Genel	confine f.	sınırlandırmak
7	Genel	confine f.	tahdit etmek
8	Genel	confine f.	toplamak
9	Genel	confine f.	hapsetmek
10	Genel	confine f.	tutmak
11	Genel	confine f.	sınırlamak
12	Genel	confine f.	kısıtlamak
13	Genel	confine f.	hapsetmek
14	Genel	confine f.	sınırlı olmak
15	Genel	confine f.	kapatılmak
16	Genel	confine f.	mahkûm olmak
Law
17	Hukuk	confine f.	cezaya çarptırmak
18	Hukuk	confine f.	hapsetmek
19	Hukuk	confine f.	mahkum etmek
20	Hukuk	confine f.	sınırlamak
21	Hukuk	confine f.	tahdit etmek
Technical
22	Teknik	confine f.	kuşatmak
23	Teknik	confine f.	sınırlamak
24	Teknik	confine f.	sınırlar içinde korumak
Aeronautic
25	Havacılık	confine f.	sınırlamak

"confine" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 32 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	confine with f.	çevrelenmek
2	Genel	confine oneself to f.	yetinmek
3	Genel	confine in a cage f.	kafese kapatmak
4	Genel	confine to f.	bağlamak (birini eve/yatağa) (bir hastalık)
5	Genel	confine to f.	-e hapsetmek
6	Genel	confine to f.	-e hasretmek
7	Genel	confine to f.	-e kapatmak
Phrasals
8	Öbek Fiiller	confine (someone or something) within (something) f.	(birisini ya da bir şeyi bir yere) kapamak
9	Öbek Fiiller	confine (someone or something) within (something) f.	(birisini ya da bir şeyi bir yere) hapsetmek
10	Öbek Fiiller	confine (someone or an animal) within something f.	(birisini ya da bir hayvanı bir yere) kapamak
11	Öbek Fiiller	confine (someone or an animal) within something f.	(birisini ya da bir hayvanı bir yere) hapsetmek
12	Öbek Fiiller	confine to f.	hareket özgürlüğünü kısıtlamak
13	Öbek Fiiller	confine to f.	ile sınırlı tutmak
14	Öbek Fiiller	confine to f.	özgürlüğünü sınırlamak
15	Öbek Fiiller	confine to f.	özgürlüğünü kısıtlamak
16	Öbek Fiiller	confine someone or an animal to something f.	birini/bir hayvanı bir şeye/yere kapamak
17	Öbek Fiiller	confine someone or an animal to something f.	birini/bir hayvanı bir şeye/yere hapsetmek
18	Öbek Fiiller	confine something to someone or something f.	bir şeyi biriyle/bir şeyle sınırlı tutmak
19	Öbek Fiiller	confine something to someone or something f.	bir şeyi biri/bir şey çerçevesinde tutmak
20	Öbek Fiiller	confine something to someone or something f.	bir şeyi biriyle/bir şeyle sınırlamak/sınırlandırmak
21	Öbek Fiiller	confine something to someone or something f.	bir şeyi biriyle/bir şeyle kısıtlamak
22	Öbek Fiiller	confine something to someone or something f.	bir şeyin kapsamını biriyle/bir şeyle sınırlı tutmak
23	Öbek Fiiller	confine (someone or something) to (something) f.	(birini/bir şeyi bir şeye/yere) kapamak
24	Öbek Fiiller	confine (someone or something) to (something) f.	(birini/bir şeyi bir şeye/yere) hapsetmek
25	Öbek Fiiller	confine (something) to (someone or something) f.	(bir şeyi biriyle/bir şeyle) sınırlı tutmak
26	Öbek Fiiller	confine (something) to (someone or something) f.	(bir şeyi biri/bir şey) çerçevesinde tutmak
27	Öbek Fiiller	confine (something) to (someone or something) f.	(bir şeyi biriyle/bir şeyle) sınırlamak/sınırlandırmak
28	Öbek Fiiller	confine (something) to (someone or something) f.	(bir şeyi biriyle/bir şeyle) kısıtlamak
29	Öbek Fiiller	confine (something) to (someone or something) f.	(bir şeyin kapsamını biriyle/bir şeyle) sınırlı tutmak
30	Öbek Fiiller	confine within f.	-e kapatmak
31	Öbek Fiiller	confine within f.	'-e hapsetmek
Politics
32	Siyasal	confine oneself to making a recommendation f.	kendini tavsiyede bulunmakla sınırlandırmak