confined - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

confined

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"confined" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 11 sonuç

İngilizce Türkçe
General
confined s. sınırlı
confined s. sınırlanmış
confined s. sınırlandırılmış
confined s. kapatılmış
confined s. loğusalık yatağında olan
confined s. hapsedilmiş
confined s. mahsur
confined s. sarılmış
confined s. kapalı
confined s. kuşatılmış
Geology
confined s. çevrelenmiş

"confined" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 42 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
confined space i. kapalı alan
General
confined ground water i. tutuk yeraltı suyu
confined space i. yasak alan
confined space i. dar alan
confined space i. etrafı çevrili yer
confined space i. sınırlı alan
permit-required confined space i. giriş izni gerektiren kapalı alan
permit-required confined space i. giriş izni gerektiren sınırlı alan
confined space i. kapalı alan
be confined f. mahsur kalmak
be confined f. loğusa olmak
be confined to f. (hastalık vb'den ötürü) yataktan kalkamamak
be confined to f. mahkum kalmak
be confined to bed (by illness) f. hastalıktan yatmak
be confined f. hapsedilmek
be confined f. hapsolmak
confined to bed s. yatalak
confined in an asylum s. akıl hastanesine kapatılmış
confined to bed s. yatağa bağımlı
confined to bed s. yatağa bağlı
confined to ed. hapsolmuş
confined to ed. mahkum
confined to ed. sınırlı
Phrases
in confined area zf. dar alanda
in confined area zf. sınırlı alanda
Law
confined to bed i. yatalak hasta
Technical
entropically confined systems i. dağıntısal kısıtlanmış dizgeler
confined space warning sign i. kapalı alan uyarı levhası
confined compressive strength i. sınırlı kompresif güç
laterally-confined s. yanal genişlemesi önlenmiş
Construction
confined concrete i. sargılı beton
confined compression test i. yanal yerdeğiştirmesi engellenmiş basınç deneyi
Medical
pre-operative prediction of organ confined tumors i. organa sınırlı tümörlerin preoperatif saptanabilmesi
organ-confined prostate cancer i. organa sınırlı prostat kanseri
organ-confined tumors i. organa sınırlı tümörler
Agriculture
confined water i. sıkışmış yeraltı suyu
confined ground water i. tutuk yeraltı suyu
Environment
confined aquifer i. kaya katmanları arasında sıkışıp kalmış yer altı suyu
confined ground water i. sınırlanmış yeraltı suyu
Geography
confined aquifer i. kapalı akifer
Geology
confined aquifer i. basınçlı akifer
confined aquifer i. sınırlanmış akifer