Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
crunch
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"crunch"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 55 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
crunch
f.
çıtırdamak
General
2
Genel
crunch
i.
çiğneme sesi
3
Genel
crunch
i.
ses
4
Genel
crunch
i.
çıkmaz
5
Genel
crunch
i.
hışırtı
6
Genel
crunch
i.
kütürtü
7
Genel
crunch
i.
zor durum
8
Genel
crunch
i.
çıtırtı
9
Genel
crunch
i.
çatırtı
10
Genel
crunch
i.
çatırdı
11
Genel
crunch
i.
çuturdu
12
Genel
crunch
i.
ezilerek ayrılan parça
13
Genel
crunch
i.
sıkıştırılarak oluşturulan parça
14
Genel
crunch
i.
zıt elementler arasında biriken kritik basınç noktası
15
Genel
crunch
i.
kıtırtılı olma
16
Genel
crunch
i.
kıtırtı yaratma
17
Genel
crunch
i.
kritik durum
18
Genel
crunch
i.
önemli durum
19
Genel
crunch
i.
tehlikeli durum
20
Genel
crunch
f.
çatır çutur yemek
21
Genel
crunch
f.
kütürdetmek
22
Genel
crunch
f.
çatır çatır etmek
23
Genel
crunch
f.
çiğnemek
24
Genel
crunch
f.
çatırtı ile ezmek
25
Genel
crunch
f.
hışırdamak
26
Genel
crunch
f.
hart hurt yemek
27
Genel
crunch
f.
katır kutur yemek
28
Genel
crunch
f.
hatır hatır yemek
29
Genel
crunch
f.
ezmek
30
Genel
crunch
f.
kıtır kıtır yemek
31
Genel
crunch
f.
çıtırdamak
32
Genel
crunch
f.
kar vb gıcırdamak
33
Genel
crunch
f.
gürültüyle yemek
34
Genel
crunch
f.
çıtır çıtır yemek
35
Genel
crunch
f.
çatırdamak
36
Genel
crunch
f.
öğütmek
Colloquial
37
Konuşma Dili
crunch
i.
sıkıştırma
38
Konuşma Dili
crunch
s.
kritik
39
Konuşma Dili
crunch
s.
önemli
40
Konuşma Dili
crunch
s.
kararlı
41
Konuşma Dili
crunch
s.
kesin
42
Konuşma Dili
crunch
s.
belirleyici
Trade/Economic
43
Ticaret/Ekonomi
crunch
i.
krizin dönüm noktası
44
Ticaret/Ekonomi
crunch
i.
darlık
45
Ticaret/Ekonomi
crunch
i.
iktisadi tazyik
46
Ticaret/Ekonomi
crunch
i.
sıkıntı
47
Ticaret/Ekonomi
crunch
f.
kemer sıkmak
48
Ticaret/Ekonomi
crunch
f.
küçülmeye gitmek
Math
49
Matematik
crunch
f.
hesaplama yapmak
50
Matematik
crunch
f.
işlem yapmak
Sport
51
Spor
crunch
i.
yere sırt üstü yatılarak yapılan mekik benzeri hareket
Music
52
Müzik
crunch
i.
çıtırdak
Slang
53
Argo
crunch
i.
hesaplaşma
54
Argo
crunch
i.
karşılaşma
55
Argo
crunch
i.
rest çekme
"crunch"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 76 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
crunch time
i.
karar anı
2
Genel
crunch time
i.
kritik zaman
3
Genel
crunch time
i.
dönüm noktası
4
Genel
tummy crunch
i.
karın ezme hareketi/egzersizi
5
Genel
tummy crunch
i.
karın egzersizi
Phrasals
6
Öbek Fiiller
crunch down
f.
ezmek
7
Öbek Fiiller
crunch down
f.
üzerine basarak ezmek
8
Öbek Fiiller
crunch up
f.
bir şeyi kırmak
9
Öbek Fiiller
crunch up
f.
(kol, bacak) kırmak
10
Öbek Fiiller
crunch someone or something up
f.
birini/bir şeyi kırmak
11
Öbek Fiiller
crunch someone or something up
f.
birini/bir şeyi parçalamak
12
Öbek Fiiller
crunch someone or something up
f.
birini/bir şeyi parçalara ayırmak
13
Öbek Fiiller
crunch something down
f.
bir şeyi ezmek
14
Öbek Fiiller
crunch something down
f.
bir şeyi çatır çatır ezmek
15
Öbek Fiiller
crunch (the) numbers
f.
karmakarışık hesaplar yapmak
16
Öbek Fiiller
crunch (the) numbers
f.
zor hesaplar yapmak
17
Öbek Fiiller
crunch (the) numbers
f.
finansal hesaplarla uğraşmak
Phrases
18
İfadeler
with a crunch
expr.
hart hurt
Colloquial
19
Konuşma Dili
it's crunch time
expr.
karar anı
20
Konuşma Dili
it's crunch time
expr.
kritik zaman/an
21
Konuşma Dili
it's crunch time
expr.
dönüm noktası
Idioms
22
Deyim
budget crunch
i.
bütçe sıkışıklığı/darlığı
23
Deyim
budget crunch
i.
bütçede sıkışıklık/darlık
24
Deyim
budget crunch
i.
bütçe kısıtlaması
25
Deyim
budget crunch
i.
bütçe yetersizliği
26
Deyim
budget crunch
i.
bütçe darlığı
27
Deyim
be caught in the crunch
f.
eli darda yakalanmak
28
Deyim
be caught in the crunch
f.
(paraca) sıkışık durumda yakalanmak
29
Deyim
crunch numbers
f.
karmakarışık hesaplar yapmak
30
Deyim
come to the crunch
f.
paçası sıkışmak
31
Deyim
crunch numbers
f.
zor hesaplar yapmak
32
Deyim
be caught in the crunch
f.
mali sıkıntılar yaşamak
33
Deyim
be caught in the crunch
f.
darboğaza girmek
34
Deyim
feel the crunch
f.
maddi olarak çatırdamak
35
Deyim
feel the crunch
f.
maddi açıdan zorlanmak
36
Deyim
feel the crunch
f.
maddi olarak gerilmek
37
Deyim
feel the crunch
f.
maddi çıkmaza girmek
38
Deyim
feel the crunch
f.
finansal olarak sıkışmak
39
Deyim
feel the crunch
f.
maddi darlığa düşmek
40
Deyim
feel the crunch
f.
maddi sıkıntıya girmek
41
Deyim
feel the crunch
f.
maddi krize girmek
42
Deyim
caught in the crunch
s.
eli darda
43
Deyim
caught in the crunch
s.
(paraca) sıkışık durumda
44
Deyim
caught in the crunch
s.
mali sıkıntıda
45
Deyim
caught in the crunch
s.
darboğazda
46
Deyim
when it comes to the crunch
expr.
en zor aşamaya gelinirse
47
Deyim
when it comes to the crunch
expr.
en zor aşamaya gelindiğinde
48
Deyim
if it comes to the crunch
expr.
en zor aşamaya gelindiğinde
49
Deyim
if it comes to the crunch
expr.
en zor aşamaya gelinirse
50
Deyim
when the crunch comes
expr.
iş ciddiye bindiğinde
51
Deyim
the crunch comes
expr.
işin zor yanı ortaya çıkıyor
52
Deyim
when it comes to the crunch
expr.
iş ciddiye bindiğinde
53
Deyim
when crunch time comes
expr.
işler sarpa sardığında
54
Deyim
in the crunch
expr.
paçası sıkışınca
55
Deyim
the crunch comes
expr.
zorluklar başlıyor
56
Deyim
when the crunch comes
expr.
zor zamanlar başladığında
Trade/Economic
57
Ticaret/Ekonomi
credit crunch
i.
bankaların kredi verme faaliyetlerini azaltmaları durumu
58
Ticaret/Ekonomi
credit crunch
i.
faizlerin arttığı ancak yeteri kadar yükselmediği dolayısıyla krediye aşırı talebin bulunduğu bir ortamda bazı insanların cari faiz oranından ödünç alacak fon bulamamaları dolayısıyla bir tür kredi dağıtımı durumunun ortaya çıkması
59
Ticaret/Ekonomi
credit crunch
i.
kredi krizi
60
Ticaret/Ekonomi
credit crunch
i.
kredi sıkışması
61
Ticaret/Ekonomi
credit crunch
i.
kredi arzı daralması
62
Ticaret/Ekonomi
credit crunch
i.
kredi sıkışıklığı
63
Ticaret/Ekonomi
credit crunch
i.
kredi daralması
64
Ticaret/Ekonomi
liquidity crunch
i.
likidite sıkışması
65
Ticaret/Ekonomi
liquidity crunch
i.
likidite darlığı
66
Ticaret/Ekonomi
cash crunch
i.
nakit sıkışıklığı
Politics
67
Siyasal
credit crunch
i.
kredi darlığı
Technical
68
Teknik
crunch finish
i.
hışırtılık apresi
Textile
69
Tekstil
crunch finish
i.
hışırtılılık apresi
Medical
70
Medikal
hamman’s crunch
i.
hamman sendromu
Astronomy
71
Gökbilim
big crunch
i.
büyük çöküş
Sport
72
Spor
abdominal crunch
i.
yarım mekik
73
Spor
abdominal crunch
i.
karın egzersizi
74
Spor
abdominal crunch
i.
mekik
75
Spor
crunch machine
i.
bir tür mekik aleti
Basketball
76
Basketbol
crunch time
i.
dördüncü çeyrekte oynanan son birkaç dakika
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of crunch
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy