drive a truck - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

drive a truck

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"drive a truck" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 1 sonuç

İngilizce Türkçe
General
drive a truck f. kamyon sürmek

"drive a truck" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 19 sonuç

İngilizce Türkçe
Idioms
could drive a truck through (something) [us] f. (argümanın, anlaşmanın) çok boşlukları olmak
could drive a truck through (something) [us] f. (argümanın, anlaşmanın) açık/zayıf noktası çok olmak
could drive a truck through (something) [us] f. (argümanda, anlaşmada) at oynatacak noktalar olmak
can drive a truck through (something) [us] f. (argümanın, anlaşmanın) çok boşlukları olmak
can drive a truck through (something) [us] f. (argümanın, anlaşmanın) açık/zayıf noktası çok olmak
can drive a truck through (something) [us] f. (argümanda, anlaşmada) at oynatacak noktalar olmak
could drive a truck through (something) f. (bir şeyi) kolaylıkla çürütebilmek
could drive a truck through (something) f. eksiklikleriyle kusurlarını ortaya çıkarabilmek
could drive a truck through (something) f. yanlışlıklarını ortaya serebilmek
can drive a truck through something f. (bir şeyi) kolaylıkla çürütebilmek
can drive a truck through something f. eksiklikleriyle kusurlarını ortaya çıkarabilmek
can drive a truck through something f. yanlışlıklarını ortaya serebilmek
could drive a truck through (something) [us] f. kusurları açıkça/apaçık ortada olmak
could drive a truck through (something) [us] f. kabak gibi ortada olmak/görünmek
could drive a truck through (something) [us] f. kusurlarını/yanlışlarını ortaya dökmek
could drive a truck through (something) [us] f. kusurlarını/yanlışlarını gözler önüne sermek
can drive a truck through something expr. (bir anlaşmanın, tartışmanın, sözleşmenin) çok büyük açıkları/zayıf yönleri olması
can drive a truck through something expr. (bir anlaşmanın, tartışmanın, sözleşmenin) açıklarının/zayıflıklarının apaçık ortada olması
can drive a truck through something expr. (bir anlaşmanın, tartışmanın, sözleşmenin) açıklarının/zayıf yönlerinin kabak gibi ortada olması