Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
filled with
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"filled with"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 2 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
filled with
f.
ile dolu olmak
General
2
Genel
filled with
s.
dolu (ile dolu olmak)
"filled with"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 35 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
triangles of pastry filled with cheese
i.
muskaböreği
2
Genel
cigar-shaped fried pastry filled with cheese
i.
sigaraböreği
3
Genel
be filled with admiration
f.
hayran kalmak
4
Genel
be filled with
f.
dolu olmak
5
Genel
be filled with longing
f.
özlemle dolu olmak
6
Genel
be filled with anxiety
f.
meraktan çatlamak
7
Genel
be filled with apprehension
f.
tedirginlik duymak
8
Genel
be filled with sadness
f.
üzüntü basmak
9
Genel
be filled with hate
f.
nefret duymak
10
Genel
be filled with air
f.
şişirilmek
11
Genel
be filled with compassion
f.
şefkat dolu olmak
12
Genel
be filled with admiration
f.
hayranlık beslemek
13
Genel
be filled with admiration
f.
hayranlık duymak
14
Genel
be filled with joy
f.
sevinçle dolmak
15
Genel
be filled with joy
f.
sevinç dolu olmak
16
Genel
be filled with hate
f.
nefret dolu olmak
17
Genel
be filled with cement
f.
çimentoyla doldurulmak
18
Genel
be filled with anxiety
f.
kaygı ile dolmak
19
Genel
filled with water
s.
su dolu
20
Genel
filled with ground meat
s.
kıymalı
21
Genel
filled with emotion
s.
duygu dolu
22
Genel
filled with emotion
s.
duygu yüklü
Colloquial
23
Konuşma Dili
filled with school children
s.
öğrencilerle dolu
Technical
24
Teknik
percent voids filled with asphalt
i.
asfaltla dolu boşluk yüzdesi
25
Teknik
elastic tube filled with an incompressible inviscid fluid
i.
içi sıkışmaz viskoz olmayan akışkanla dolu elastik tüp
26
Teknik
filled with hydrogen fuel
s.
hidrojen yakıtıyla dolu
Textile
27
Tekstil
quilt filled with feather
i.
kuş tüyü ile doldurulmuş yorgan
28
Tekstil
filled with feathers
s.
kuş tüyü ile doldurulmuş
29
Tekstil
filled with feather
s.
kuştüyü ile doldurulmuş
Gastronomy
30
Mutfak
fist sized burghull balls filled with seasond minced meat
i.
içli köfte
31
Mutfak
pastry filled with spinach
i.
ıspanaklı börek
32
Mutfak
pocket of pide filled with seasmed minced meat
i.
kapalı kıymalı pide
33
Mutfak
yeast pastries filled with filling
i.
peynirli pide
34
Mutfak
savoury pastry filled with cheese
i.
peynirli börek
35
Mutfak
small rolls of pastry filled with meat
i.
sigara böreği
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of filled with
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy