Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | gıcırtılı | squeaky s. | ||
Dogs like squeaky toys. Köpekler gıcırtılı oyuncakları sever. More Sentences |
||||
Genel | gıcırtılı | strident s. | ||
Genel | gıcırtılı | creaky s. | ||
Genel | gıcırtılı | screaky s. | ||
Genel | gıcırtılı | screechy s. | ||
Genel | gıcırtılı | rasping s. | ||
Genel | gıcırtılı | scratchy s. | ||
Genel | gıcırtılı | raspy s. | ||
Genel | gıcırtılı | roofy s. | ||
Slang | ||||
Argo | gıcırtılı | dirty s. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | sert ve gıcırtılı ses | groan i. |
Genel | gıcırtılı bir şekilde | raspily zf. |
Genel | gıcırtılı bir şekilde | stridently zf. |
Genel | gıcırtılı bir biçimde | scratchily zf. |
Technical | ||
Teknik | bir cihazın çalışmaya başlaması veya düzensiz bir şekilde hareket etmesi ile, hareketli aksamlarının arasındaki boşluk veya gevşeklik kaynaklı ortaya çıkan gıcırtılı ses veya sarsıntı | lash i. |